• TALAT’DAN ‘EROĞLU’NUN PLANI’ YORUMU… “DP’nin kolunu kanadını kırdılar. Böylece UBP ile koalisyona yalnızca 5 milletvekili ile katılabilecek, bu koalisyonda çok güçlü olamayacağı için aslında dıştan destekle Eroğlu- DP Hükümeti kurulacak ve Kıbrıs Sorunu’nu sabote edecek. Hem de derhal… 5 dakikada, 1 günde sabote eder. Çok sayıda vatandaş yapar, binlerce vatandaş yapar, müzakere masası dağılır…”

• Talat: Ekonomik Protokol’de bizim kabul edemediğimiz 2-3 can alıcı unsur var: “KIB-TEK, DPÖ, Yargı”

•  “Emeklilik yaşını yükseltilmesi ihtiyaç… Aksi halde emeklilik fonları bu yükü çekemez. Zaten bizim de talebimizdi”

•  ““Biz UBP ile karşılık oturduk, anlaştık, bunu yazıya döktük. Türkiye’ye giden heyetimiz itirazlarını ortaya koydu, UBP’nin temsilcileri orada, Türkiye bürokratlarının haklı olduğunu söyledi, oysa biz burada anlaşmıştık…”

•  “Serdar Denktaş’la da, Cemal Özyiğit’le de görüştüm… Yetkili kurullarında değerlendirecekler”

YENİDÜZEN (Özel)

Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, siyasete yönelik kurgunun “Eroğlu-DP Koalisyonu” üzerine olduğunu belirterek, “Müzakere sürecini sabote edecekler” iddiasını ortaya koydu.

CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, Kanal SİM’de Öğlen Postası Programı’nın konuğu oldu.

Hükümetin bitme nedenleri ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Başkan Talat, “UBP’nin iletişim eksikliğine yönelik yakınmaları doğru olabilir ancak bunun dışında dişe dokunur bir şey yok. Bize intikal eden bir sürü başka şeyler var tabii…” şeklinde konuştu.

“UBP’lilik yapamadılar”

Hükümet olarak “münhalsız, sınavsız istihdam yapmayacakları’ iddiasıyla yola çıktıklarını anımsatan Talat, “Bunu yaptık, münhalsız istihdam yapmadık ve UBP’nin uyumsuzluğunda bunun da ciddi bir etken olduğunu düşünüyorum” dedi.

Talat sözlerini şöyle sürdürdü:
“ UBP, UBP’lilik yapamadı. Hükümetten ayrılma süreçlerinde bu önemli bir etken oldu. Çünkü tabanlarından baskı geldi. Ama biz bunları ısrarla konuştuk, Hükümet Programı’na da yazdık. Sonradan gördük ki olmuyor, rahatsız oluyorlar, sıkıntı yaşıyorlar. Çünkü tabanları öyle alışmış”.

“Türkiye önerdi, olduğu gibi imzalayın, değiştirmeyin tavrındaydılar…”

UBP Kurultayı döneminde komitelerin bile çalışmadığını ifade eden Talat, daha sonra UBP’nin biraz geri planda durduğu su protokolünün gündeme geldiğini anımsattı.
Talat sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir ara kriz çıktı, UBP olduğu gibi imzalayın dedi. Nasıl imzalarız olduğu gibi… Parasını alıp satın aldığımız suyu denize dökeceğiz, olur mu böyle şey dediğimizde, onu değiştiririz dediler, zaten değiştirmeye uğraşıyorduk”

Suyla ilgili süreçte CTP’nin büyük ölçüde yalnız bırakıldığını belirten Talat, UBP’nin Türkiye önerdiği için “olduğu gibi imzalayın, değiştirmeyin” tavrında olduğunu, halbuki Hükümet Programı’nda bu işin Özerk Su Kurumu tarafından yapılacağının belirtildiğini ve kabul edildiğini anımsattı.

Mehmet Ali Talat şunları söyledi:
“Biz UBP ile karşılık oturduk, anlaştık, bunu yazıya döktük. Türkiye’ye giden heyetimiz itirazlarını ortaya koydu, UBP’nin temsilcileri orada, Türkiye bürokratlarının haklı olduğunu söyledi, oysa biz burada anlaşmıştık…”

“Boş ver ne olursa imzala, al parayı…”

Mali Protokol’de ise UBP’li bakanın müsteşarının da olduğunu altını çizen Genel Başkan Talat, “Boş ver, ne olursa imzala, al parayı” UBP’ye hakim olduğunu belirtti.

UBP’nin bu anlayışını “belki değiştiririz” dediklerini ve Hükümet Programı’nı da bu konuları vurgulayarak yazdıklarını belirten Talat, “Belki düzelir dedik ama olmadı. Olamamasını da anlıyorum, çünkü öyle alışılmış” şeklinde konuştu.

“Emeklilik yaşını yükseltilmesi ihtiyaç… Zaten bizim de talebimizdi”

Mali Protokol’deki tartışılan noktalarına ilişkin soruyu da yanıtlayan Talat, tartışılacak bir sürü şey olduğunu ifade etti.

Talat şunları söyledi:
“Mesela emeklilik yaşının yükseltilmesi… Ama emeklilik yaşının yükseltilmesi bu ülke ilk defa konuşulmuyor, bütün dünyada yükseltilmiştir. Güney’de 67’e çıkarılmıştır. Günümüzde bu bir ihtiyaçtır aksi halde emeklilik fonları bu yükü çekemez. Bu zaten bizim de talebimizdir.
Örneğin bizim Yüksek Mahkeme Yargıçları 65 yaşında emekli olur ama 70’e çıkarılmasını kendileri talep ediyor. Bu İMF’nin de tavsiyesi… Sanırım artırılması noktasında bir karara varılmıştı.

Sanırım halen çalışanlarla ilgili teşvik edici bir şey yapılabilir, yasalar geriye dönük işlemez. Teşvik edici bir şey yaparsınız kendisi seçer onu, ama yeni girenler için bu uygulanır.

“Bizim kabul edemediğimiz 2-3 can alıcı unsur var: “KIB-TEK, DPÖ, Yargı”

Protokolle ilgili “bizim kabul edemediğimiz” dediği 2-3 “can alıcı unsur” olduğunu ifade eden Talat, bu unsurlardan birinin Elektrik Kurumu’nun dağıtım ve tahsilat bölümünün özelleştirilmesi, ikincisinin DPÖ’nün kapatılması, bir diğer ciddi konunun ise yargı olduğunu belirtti.

DPÖ’nün kapatılmasının hiç tartışılmadığını, itiraz noktasının da bu olduğunu kaydeden Talat, “Hiçbir şey tartışılmadan birden bire bunu karşımızda görünce şaşırdık doğrusu ve ben yadırgadım” dedi.

Yargıda ciddi yanlış anlaşılmalar olduğunu belirten CTP Genel Başkanı Talat, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yüksek Mahkeme Başkanı’nın ifade ettiği, yargının ekonomik protokolde özellikle içerik ve usul hukuku bakımından konuşulması yanlıştır. Yargı ekonomik protokolde ancak şöyle yer alabilir, ‘Yargı sisteminin geliştirilmesi çabuklaştırılması, etkinleştirilmesi için gerekli tedbirler alınır’ gibi… Yoksa yargı sistemine yönelik hususlar ekonomik protokolde olmamalı”.

------------------------------------------------------------------

CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, “hükümet kurma çalışmaları” hakkında da bilgi verdi:

“Serdar Denktaş’la da, Cemal Özyiğit’le de görüştüm…”

Hükümet kurma çalışmalarına yönelik soruyu yanıtlayan CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, “Ben bir görüşme Sayın Serdar Denktaş’la yaptım, bir görüşme de Sayın Cemal Özyiğit’le yaptım, Genel Sekreter Asım Bey de vardı” dedi.

TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit’le bir veya iki sefer, daha önceden de, Hükümet bozulmadan da görüştüğünü ifade eden Talat, ‘neden’ sorusuna işe şöyle yanıt verdi:
“Çeşitli konularda bilgi vermek için iletişim önemlidir, ayrıca protokolle ilgili itirazları vardı… Bizim Cemal Özyiğit’le özel bir de ilişkimiz var, yani bazen bir açıklama yaptığında orada maddi bir hata görürsem telefon açar söylerim. Öyle bir iletişimimiz var. O çerçevede görüştük, mali protokoldeki sıkıntılarımızı anlattım kendisine… Daha önce su görüşülürken birkaç kez görüştük, anlattım kendisine. Ama hükümetin istifasından sonra dün (önceki gün) görüştük. Tabii. her iki parti de yetkili kurullarında değerlendirecekler, onlar da değerlendirdikten ve eğilimlerini belirledikten sonra görüşmemiz olacak ama bugün için (dün) planlanmış bir görüşme yoktur. Bizim rutin Merkez Yönetim Kurulu toplantımız var. Onun öncesinde, sırasında telefon görüşmesi veya ani bir buluşma olur mu, olur ama planlanmış bir şey yoktur” dedi.

TDP’nin zorluğunun uzun yıllardır muhalefette olmasından kaynaklandığını belirten Talat, “Bizde bir de anlayış var, muhalefetteysen her şeye karşı çıkman lazımdır. Büyük ölçüde öyle olduğu için de şimdi zorluk yaşıyor tabii ki…” dedi.

“Serdar Denktaş’la hükümet modeli olasılıklarını konuştuk, somut bir sonuca varmadık”

DP Genel Başkanı Serdar Denktaş’la olası hükümet modellerini konuştuklarını belirten Talat, “CTP ile TDP ile veya UBP ile nasıl düşünüyor… Nasıl bir koalisyon ortaklığında var olacak. O konudaki olasılıkları değerlendirdik, somut bir şeye varmadık tabii… Yetkili kurullarını toplayacak” dedi.

DP veya TDP ile bakanlık sayıları veya bakanlıklarla ilgili bir görüşme olmadığını kaydeden Talat, “Daha o aşamada değiliz. O en son paylaşım aşamasıdır. Önemli olan hükümeti kurmak… Bakanlık paylaşımı da bir uzlaşmazlık noktası olabilir mi, elbette olabilir;  ancak o aşamaya gelmeden diğer önemli konularda anlaşmanız lazım” dedi.

Talat, Ekonomik Protokol’ün yeni hükümetin gündem maddesi olacağını ayrıca hükümet görüşmelerine de etki yaptığını belirtti.

“Hangi parti ile nasıl bir koalisyon olacağına Parti Meclisi karar verecek”

Konuşulan “CTP-DP-TDP Hükümeti”ne ilişkin değerlendirmesi sorulan Talat, CTP olarak herhangi bir kararları olmadığını ifade etti, Parti Meclisi’nin Genel Başkan ve MYK’ya hükümet kurma çalışmalarına katılması ve uygun durumlarla Parti Meclisi’nin bilgilendirilmesi görev ve yetkisini verdiğini anımsattı.

MYK ile birlikte değerlendirmelerini yaptıktan sonra konuyu Parti Meclisi’ne götüreceklerini ve hangi parti ile nasıl bir koalisyon olacağına Parti Meclisi’nin karar vereceğini belirten Talat, “Biz başlattık, muhtemel ortaklarımızın iki tanesinin yetkili kurullarının değerlendirmesi söz konusu, onlar değerlendirecekler, sonra yeniden görüşeceğiz” dedi.

---------------------------------------------------------------

SON GÜN Talat-Özgürgün görüşmesinin perde gerisi

“Özgürgün’le buluşmak için anlaştık, Parti Meclisi’nden çekilme kararı çıktı”

Hükümet henüz bozulmadan “UBP, DP ile oturdu görüştü, anlaştı, bakanlıkları bile bölüştü” gibi haberler aldıklarını söyleyen Talat, “UBP, maaş krizini geç öğrendiğini söylüyor, biz de SMS mesajı ile öğrendik” diye konuştu.

Son gün UBP Genel Başkanı Özgürgün’le görüştüğünü anlatan Talat şunları söyledi:
“Cuma günü buluştuk. Sayın Özgürgün bana rahatsızlıkları anlattı ben, ‘Haklısın daha önceden bilmeniz lazımdı ama bakanların sana haber vermediler mi, diye sordum. ‘Hayır bakanlar da bilmezdi’ dedi. Halbuki bakanları biliyordu. Zaten Faiz Sucuoğlu da Bakanlar Kurulu’nda öğrendik, demiş. Bir iletişimsizlik olduğu ortada... Hüseyin Bey’e ben dedim ki istersen bugün buluşalım, bakanları da çağıralım, başbakan da bulunsun. Biz parti başkanları, gerekirse genel sekreterler de bir araya gelelim, toplantı yapalım ve bu iletişim meselesini çözelim, çünkü bize de maaşların ödenmeyeceği bilgisi verilmedi, hatta biz MYK’dayken SMS’lerden öğrendik, Haber Paketi’nden...  Biz de yadırgadık ama bu iş hükümetin işi dedik ama UBP daha hassasmış.”

“Pazartesi tüm bakanlar ve başbakanla birlikte buluşmak üzere anlaştık, Cumartesi alkışlarla hükümetten çekilme kararı aldılar…”

Talat sözlerini şöyle sürdürdü:
“Pazartesi buluşalım diye anlaştık. Hatta beni Pazar günü arayacaktı, Pazartesi buluşma saatini kararlaştırmak üzere anlaşacaktık. Ne kadar yansır Meclis Grubu’ndaki hoşnutsuzluk Parti Meclisi’ne dedi ama Parti Meclisi rutindir, özel olarak çağırdığımız Parti Meclisi değil dedi, dolayısıyla oraya ne kadar yansır bilmem dedi, onu atlattıktan sonra Pazartesi buluşalım dedi. İnandık… Cumartesi tam hazırlıklı gidildi oraya, alkışlar eşliğinde hükümetten çekilme kararı oybirliği ile alındı. Siyaset evet bazı manevraları içerir ama böyle değil…”

“DP’den istifaların arkasında eski cumhurbaşkanı var, neredeyse eminim ondan…”

Önder Sennaroğlu’nun CTP’den istifasının, diğer istifalarla ilgili olmadığı düşüncesini belirten Genel Başkan Talat, DP’den istifaların ise mizansen olduğunu belirtti, “O işin arkasında da eski Cumhurbaşkanı var, Sayın Eroğlu var. Neredeyse eminim ondan” dedi.

Bütün istifa edenlerin Eroğlu’na en yakın olanlar olduğu görüşünü de belirten Talat, “Bir tanesini ise bilerek istifa ettirtmedi, çünkü istifa ettirseydi komitelerde CTP çoğunluk sağlamış olurdu” dedi.

İstifalarda Türkiye’nin parmağı olup olmadığına ilişkin soruya ise, “Yok canım ne alakası var… Türkiye’nin hiç işi yok da bizim milletvekili istifaları ile mi uğraşacak” yanıtı verdi.

---------------------------------------------------------------------

“DP, eğer UBP’yi seçerse 5’li koalisyon olur”

“Sayın Eroğlu UBP’yi ele geçirmeye çalışıyor” diyen Talat, siyasete dönmese de gölgede bu işi yönetmeye çalıştığını iddia etti.

Talat şöyle devam etti:
“DP’nin kolunu kanadını kırdılar. Böylece UBP ile koalisyona yalnızca 5 milletvekili ile katılabilecek, bu koalisyonda çok güçlü olamayacağı için aslında dıştan destekle Eroğlu- DP Hükümeti kurulacak ve Kıbrıs Sorunu’nu sabote edecek. Hem de derhal… 5 dakikada, 1 günde sabote eder. Çok sayıda vatandaş yapar, binlerce vatandaş yapar, müzakere masası dağılır… Baksanıza bağımsızlar dışarıdan destekleyeceklermiş… Böyle bir siyasi, ahlaki durum olabilir mi?.. Dün istifa ettin, bugün de destek verin. Böyle bir şey ancak siyasi anlamda ahlaki değerlerin çok sağlam olmadığı yerlerde olur. Bunu da yürürlüğe koyacak olan, siyasette hiçbir sınır tanımayan deha Sayın Eroğlu’dur. Sırf bir başkanı istemediği için kendi partisini bölmüş parçalamış, mahkemelere düşürmüş, rezil kepaze etmiş ve hala uğraşıyor… Yaptığı operasyon bana göre budur.”

---------------------------------------------------------------

“DP eğer partisel geleceğini düşünüyorsa bana göre UBP ile Hükümet kurmamalı”

UBP- DP’nin Bağımsızlar destekli bir koalisyon kurulması durumunda, 5’li bir koalisyon olacağını belirten Talat, UBP ve DP’nin yanı sıra 3 bağımsızla 5’li bir koalisyon olacağını kaydetti.

Bunun DP’nin aleyhine olacağı görüşünü belirten Talat, CTP ile girmesi durumunda ise tersi bir durum olacağını kaydetti. Normale bakıldığında DP’nin asla UBP ile hükümet kurmaması gerektiği görüşünü belirten Talat, “DP eğer partisel geleceğini düşünüyorsa bana göre UBP
ile Hükümet kurmamalı” dedi.

“Önder Sennaroğlu’nun bu operasyonla ilgisi yok”

CTP’den istifa eden Önder Sennaroğlu ile görüşmediğini belirten Başkan Talat, Sennaroğlu’nun istifasının başka gerekçeleri olduğunu, bu operasyonla ilgili olmadığını ifade etti. Sennaroğlu’nun ifade ettiği gerekçesinin, ‘Bakanlıktan alınırken karşılaştığı muamele’ olduğunu belirten Talat, Sennaroğlu ile görüşmek için 1-2 teşebbüste bulunduğunu ama Sennaroğlu’nun kendisi ile temas kurmadığını da açıkladı.

Talat, “Bakanlık’tan alınırken hiçbir sorun yoktu, hatta bana ‘Tamamdır başkan, ben oluşacak tepkileri de göğüslerim’ dedi, ben de çok rahattım ama ondan sonra öyle olmadı. Nedenlerini tam olarak bilemiyorum” dedi.

“Bizim Başbakan adayımızı saklamamız abesle iştigal olur”

Hükümeti kurma çalışmasının ‘kime verileceğine’ ilişkin soruya da, “Eğer hükümeti kuracaksak bunu da değerlendireceğiz” yanıtı veren Mehmet Ali Talat, “Bizim Başbakan adayımızı şimdiden saplamamız abesle iştigal olur. Hükümeti kuracağımız kesinleşirse o zaman yine potansiyel adaylar milletvekilleridir. MYK kararı, PM’nin onayı ile adayımızı göstereceğiz ve onaylayacağız” dedi.