Stella Mişaulis: “Kavazoğlu ve Mişaulis’in mücadelesi, modern tarih kitaplarına konmalıdır…Bir öğretmenin hoşgörüsüyle Nazi selamı verilen olayda ceza verilmezse bu devam edecektir…”
“Dialogos”ta 12 Nisan 2025 tarihinde yer alan bir habere göre, ASTRA radyosuna konuşan Kostas Mişaulis’in kızı Dr. Stella Mişaulis, “Kavazoğlu ve Mişaulis’in mücadelesi, modern tarih kitaplarına konmalıdır… Böylece öğrenciler onların isimlerini ve etkinliklerini öğrenebilirler” dedi. İlerici Öğretmenler Hareketi PRODEFTİKİ’nin, Kavazoğlu ve Mişaulis’in öldürüldüğü gün olan 11 Nisan’ın okullarda bir anma günü olarak tesis edilmesini de desteklediğini kaydeden Stella Mişaulis, “Ama bundan çok uzaktayız, son zamanlarda bir öğretmenin ‘hoşgörü’ göstermesiyle birlikte bazı öğrencilerin Nazi selamı verdiğini gördük. Bu olay cezalandırılmazsa, devam edecek” dedi. Stella Mişaulis, “Bugünlerde acı içindeyiz ama babamızla gurur duyuyoruz” dedi. 11 Nisan 1965’te Derviş Ali Kavazoğlu’yla birlikte bulundukları araba içerisinde “Teşkilat” tarafından pusuya düşürülerek öldürülen Kostas Mişaulis’in kızı, babası ve Kavazoğlu’nun 60ncı yıldönümünde duygularını Astra’da paylaştı.
Okurlarımız için Dialogos’un haberini özetle çevirdik. “Dialogos”un haberinde özetle şöyle denildi:
*** Bugünler Kostas Mişaulis’in kızlarında karmaşık duygular uyandırıyor çünkü 11 Nisan 1965’te babaları ve Derviş Ali Kavazoğlu’nun öldürülmüş olduğu gündü… AKEL eski Milletvekili Dr. Stella Mişauli, ASTRA radyosunda çıktığı programda, aradan kaç yıl geçerse geçsin, bugünlerin babalarını hatırladıkları ve hüzün duydukları günler olduğuna dikkati çekti.
*** Stella Mişaulis, diğer yandan bu iki kahramanın fedakarlıklarını tanıyıp onore eden ve onların mücadelesini sürdüren başta Sol güçler olmak üzere barışseverlerin onları kucaklamasından gurur duyduklarını belirtti.
*** “Sınırsız” adlı programda konuşan Stella Mişaulis, babasının iki toplumun bir arada barış içerisinde yaşamasına inandığını, bu yüzden Derviş Ali Kavazoğlu’na eşlik ettiğini, böylece barış içinde birlikte yaşama mesajının Kıbrıslıtürk toplumuna ulaştırılması için bunu yaptığını anlattı.
*** Stella Mişaulis, İlerici Öğretmenler Hareketi’nin 11 Nisan’I okullarda bu iki barış savaşçısını anma günü olarak kabul edilmesi ve uygulanması önerisini memnuniyetle karşıladığını, bunun için geç bile kalındığını belirtti. Stella Mişaulis, buna ek olarak bu iki kahramanın isimlerini ve etkinliklerini çocukların öğrenebilmesi için modern tarih kitaplarına en azından bir paragraf yazı eklenmesi gerektiğine de dikkati çekti.
*** Son zamanlarda bazı öğrencilerin, bir öğretmenin “hoşgörü” göstermesiyle birlikte, Nazi selamı verdiklerini gördüklerini, bunun da durumun ne kadar vahim olduğunu gösterdiğini kaydeden Stella Mişaulis, İkinci Dünya Savaşı’yla birlikte insanlığa hiçbir şeklide hiçbir şeyle kıyaslanamayacak biçimde onca yıkım getirmiş olanların bir selam olarak ortaya konmasının utanç verici olduğunu belirtti. Stella Mişaulis, “Eğer bu eylemler cezalandırılmazsa, devam edecektir” diye konuştu.
“BAKANLIĞIN TEPKİSİ DAHA FAZLA ENDİŞEYE YOL AÇTI…”
Öte yandan Stella Mişaulis’in sözünü ettiği, bazı öğrencilerin bir öğretmenin teşviki ve “hoşgörüsüyle” Nazi selamı vermiş olduğu yakın geçmişte yaşanmış olayla ilgili olarak AKEL’den yapılan açıklamada da, durumun vehametine dikkat çekildi ve şöyle denildi:
“…Bir okulda yaşanan Nazi selamı olayına Eğitim Bakanlığı'nın gösterdiği tepki daha da fazla endişeye yol açtı…
Mağusa'daki bir okulda bir öğretmenin de gösterdiği toleransla bir grup öğrencinin Nazi selamı vererek çektirdikleri fotoğrafla gündeme gelen olaya Eğitim Bakanlığı'nın gösterdiği tepki daha fazla endişeye yol açtı ve ülkede eğitim sisteminin nereye gittiği konusunda pek çok soruyu da gündeme getirdi.
Söz konusu olayı “düşüncesizlik” olarak niteleyip Nazi selamını da “yanlış yorumlanabilecek bir el hareketine” indirgeyerek, okul idaresinin ve öğretmenlerinin sorumluluklarını görmezden gelen Eğitim Bakanlığı meselenin özünü ve aşırı sağın okullarımızı ve gençlerimizi nasıl zehirlediğini görmüyormuş gibi davranıyor.
Aşırı sağ tarihsel bilgisizliği istismar ediyor, tarihi gerçekleri çarpıtıyor ve tahrif ediyor, eğitim sistemine yerleşmiş milliyetçi ideolojiler tarafından besleniyor ve devletin kendisine gösterdiği hoşgörüden ve siyasi sistemin büyük çoğunluğu tarafından aşırı sağ normalmiş gibi gösterilmesinden cesaret alıyor.
Temsilciler Meclisi’nin Kasım 2017'de onayladığı kararda, “Faşizm ve Nazizm'in tarihi, karakteri ve yaptıkları hakkında bilgilendirme, nihai hedefi özgür ve demokratik vicdanlar yaratmak olan -Kıbrıs da dâhil olmak üzere- Avrupa'daki eğitim sistemlerinin daimî bir görevi olmalıdır” diye vurgulandığını hatırlatırız. Ayrıca “Faşizmin faaliyetleri nedeniyle Kıbrıs’ın acı dolu bir tarihi deneyime sahip olduğunu” ve “Faşizmin Kıbrıs'ta işlediği suçlar hakkındaki tarihi gerçeğin bilinmesinin, hatırlatılmasının, araştırılmasının ve öğretilmesinin Kıbrıs eğitim sisteminin bir görevi olması gerektiği” de vurgulanmaktadır.
AKEL, öğrencilerin bilinçlerinin ve vicdanlarının faşizmin zehrinden korunmasının, vatanımızın ve halkımızın geleceği açısından şart olduğunun altını çizmektedir.”
*** KAZILARDA SON DURUM… KAZILARDA SON DURUM…
Akdeniz (Ayirini) köyünde hem “kayıp” Kıbrıslıtürkler, hem de “kayıp” Kıbrıslırumlar için kazılar…
Kayıplar Komitesi, Akdeniz (Ayirini) köyünde hem “kayıp” Kıbrıslıtürkler, hem de “kayıp” Kıbrıslırumlar için kazılar yürütüyor…
Aynı köyün farklı bölgelerinde yürütülen kazılarda, 1963-64’te “kayıp” edilmiş olan bir grup Kıbrıslıtürk’ün ve 1974’te “kayıp” edilmiş olan bir grup Kıbrıslırum’un gömü yerleri aranıyor.
Kayıplar Komitesi Kıbrıslıtürk Üye Ofisi Kazılar Koordinatör Yardımcısı Arkeolog Çınar Karal’dan aldığımız bilgilere göre, Kayıplar Komitesi Lapta’da yeni bir kazı başlatırken, Akçiçek’te (Siskilip/Sisklipos), Kermiya’da askeri bölgede, Kızılbaş’ta askeri bölge içindeki Domuzcular Burnu’nda ve Lefkoşa’nın güneyinde, Engomi’de kazılar sürüyor. Paşaköy’deki (Aşşa) kazı ise tamamlandı.
KAZILARDA SON DURUM…
Kayıplar Komitesi Kıbrıslıtürk Üye Ofisi Kazılar Koordinatör Yardımcısı Arkeolog Çınar Karal’dan aldığımız bilgilere göre, kazılarda son durum şöyle:
*** Akçiçek/Siskilipos/Siskilip: 1974 kaybı bir grup Kıbrıslırum'un yamaçlık bir alanda gömülü olduğu bilgisi üzerine başlatılan kazı çalışmaları halen devam etmektedir.
*** Akdeniz/Ayirini/Agia Eirini: 1974 kaybı bir grup Kıbrıslırum’un Akdeniz Köyü’nün güneyindeki ormanlık alan içerisinde gömülmüş olabileceği bilgisi üzerine ocak ayında başlatılıp, şubat ayında sonlanan kazı çalışmaları, Araştırma departmanı tarafından toplanan yeni bilgiler ışığında tekrardan değerlendirilip, ilk kazılan ve sonlanan alanın batı ve doğusuna doğru verilen genişletme limitleri doğrultusunda kazı çalışmaları yeniden başlatılmıştır.
*** Akdeniz/Ayirini/Agia Eirini: 1963-64 kaybı bir grup Kıbrıslıtürk’ün Akdeniz köyünde kumluk bir araziye gömülmüş olabileceği yönündeki bilgi üzerine başlatılan kazı çalışmaları halen sürmektedir. Kazı öncesinde alanda GPR ve ERT gibi jeofizik yöntemleri uygulanmış, elde edilen veriler doğrultusunda anomali tespit edilen bölgeler öncelikli olarak kazılmış; ardından geri kalan alanlarda çalışmalara devam edilmektedir.
*** Lapta/Lapithos: 1974 kaybı bir grup Kıbrıslırum’un Lapta’da, denize yakın bir tarlaya gömülmüş olabileceği yönündeki bilgi üzerine başlatılan kazılarda, iki kişiye ait olduğu düşünülen kalıntılara ulaşıldı. Bu gelişmenin ardından kazı çalışmaları genişletilerek sürdürülmektedir.
*** Paşaköy/Aşşa: 1974 kaybı bir Kıbrıslırum’un, Paşaköy’de bir evin bahçesine gömülmüş olabileceği yönündeki bilgi üzerine başlatılan kazılar, günümüzde boş bir tarla olan alanda yürütülmektedir. Ancak eski haritaların incelenmesiyle, bu arazide 1974 yılında bir ev ve bahçesinin bulunduğu tespit edilmiştir. Alanda gerçekleştirilen kazı çalışması sona ermiştir..
*** Lapta/Lapithos: 1974 kaybı bir grup Kıbrıslırum’un Lapta köyü içerisindeki bir evin bahçesine gömülü olabileceği bilgisi üzerine kazı çalışmaları başlatılmıştır.
*** Metehan/Agios Dometios/Kermiya (Askeri Bölge): 1974 kaybı 5 Kıbrıslırum’un bir efkalipto ağacı çevresine gömülmüş olabileceği yönündeki bilgi üzerine, günümüzde mevcut olmayan ağacın yeri eski haritalar kullanılarak tespit edilmiş ve bu noktada kazı çalışmaları tüm hızıyla devam etmektedir.
*** Trahonas/Kızılay (Kızılbaş/Domuzcular Burnu) - (Askeri Bölge): 1974 yılından kayıp bir grup Kıbrıslırum’un ağaçlık ve yamaç bir alana gömülmüş olabileceği yönündeki bilgi üzerine başlatılan kazı çalışmaları sistematik olarak devam etmektedir.
*** Engomi/İncirli: 1974 kaybı iki Kıbrıslıtürk’ün, yola yakın ağaçlık bir alana gömülmüş olabileceğine dair bilgi üzerine ve bölgede yakın zamanda müze inşası planlandığı için başlatılan kazı çalışmaları sistematik şekilde devam etmektedir.
Biz de kazı ekiplerindeki tüm arkeologlarımıza, şirocularımıza ve diğer çalışanlara “Çok golay gelsin” diyoruz.
Akdeniz'de bu alanda 1963-64'te kayıp edilen bazı Kıbrıslıtürk'ün gömü yeri aranıyor...
Akdeniz'de bu alanda beş kayıp Kıbrıslırum'un gömü yeri aranıyor...