1. YAZARLAR

  2. Ödül Muhtaroğlu

  3. PKK silah yaktı. Peki, bundan sonraki aşamalarda neler olması bekleniyor?
Ödül Muhtaroğlu

Ödül Muhtaroğlu

PKK silah yaktı. Peki, bundan sonraki aşamalarda neler olması bekleniyor?

A+A-

Türkiye ile birlikte, pek çok ülke tarafından terör örgütü olarak ilan edilen PKK, Irak'ın Süleymaniye kentinde düzenlenen sembolik bir törenle silahlarını yaktı.

PKK'nın sembolik bir törenle silah bırakması, 40 yıldır süren terör olayları için, tarihi bir dönüm noktasıdır. Ekim ayında başlatılan bu süreçte, PKK'lı farklı grupların da önümüzdeki bir kaç ay içinde silahlarını bırakmaları bekleniyor.

40 yılı aşan bir süredir devam eden silahlı bir ayaklanma sona eriyor. Bu hem Türkiye, hem bölge, hem de uluslararası konjonktürde önemli bir gelişmedir.

Ancak, sadece silahların bırakılması, Kürt meselesinin çözümü anlamına gelmemektedir. Mücadele, silahlı olmaktan çıkıp, siyasi alana geçmiş olacaktır.

PKK tarafı da, silahlı mücadelenin sona erdirilmesinin "bir kayıp değil, tarihi bir kazanım olduğunu" belirterek "Silahların bırakılması, yapılan mücadelenin demokratik siyaset ve hukuk aşamasına gönüllü geçişidir" demişti.

Peki, bundan sonraki süreçte, neler yaşanması bekleniyor? Türkiye, bu ilk adımın ardından tüm PKK’lı grupların 3-4 ay içinde silah bırakmasını talep ediyor.

PKK ve DEM Parti ise, silah bırakan PKK'lıların hukuki güvenceye kavuşturulması ve diğer önemli konuları ele alacak olan çözüm komisyonunun kurulmasını istiyor.

Bu bağlamda, TBMM'de, kurulması planlanan çözüm komisyonuna odaklanılmasını ve Barış Sürecinin tek taraflı işlememesi gerektiğini vurguluyor. 

Bundan sonraki süreçte, devlet tarafından atılacak adımlar ile oluşturulan çözüm komisyonunun çalışmalarına odaklanılması gerekiyor.

TC Hükümet’inin "Terörsüz Türkiye",  DEM Parti'nin ise "Barış ve Demokratik Toplum Süreci" adını verdiği süreçle ilgili yasal altyapıyı hazırlaması beklenen TBMM komisyonunda, DEM Parti, Kürt sorununun kapsamlı bir şekilde her açısıyla ele alınmasını istiyor. Hükümet tarafı ise, hasta tutukluların durumu ve cezaevlerindeki tutukluların ceza şartlarını, infaz düzenlemesini ön planda tutuyor.

PKK'nın silahları yakma adımının ardından, Erdoğan'ın yapacağı açıklama büyük önem kazanmıştı. Devletten, bir tür yol haritası ya da bir niyet beyanı açıklaması bekleniyordu.

Bu çerçevede, PKK'nın silahları bırakmasından sonra konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, süreçle ilgili yasal düzenleme yapılacağını açıkladı ve "TBMM'de bir komisyon kuracak, sürecin yasal ihtiyaçlarını Meclis çatısı altında konuşmaya başlayacağız. AK Parti, MHP, DEM Parti olarak, bu yolda beraber yürümeye karar verdik" diye konuştu.

DEM partili yöneticiler ise, Erdoğan’ın bu sözlerinden, DEM Parti’nin cumhur ittifakına katılacağı anlamının çıkarılmaması gerektiğini, Erdoğan’ın barış sürecinde ve Meclisteki komisyonda birlikte çalışacaklarını kastettiğini açıkladılar.

Öte yandan, sürecin en hassas noktalarından biri olarak da, Türkiye'nin PKK'nın uzantısı olarak gördüğü Suriye'deki PYD/YPG ve İran'daki PJAK'ın tutumlarının ne olacağı gösteriliyor.

Türkiye, Suriye Demokratik Güçleri'nin, Şam yönetimi ile anlaşması ve silahlı güçlerini Suriye ordusuna dahil etmesini istiyor. Şam ile SDG arasında ABD'nin arabuluculuğunda sürdürülen entegrasyon görüşmeleri de, Türkiye'deki sürecin başarısı açısından da değerli bir unsur olarak görülüyor.

Uzmanların analizlerine baktığımız zaman, sıradaki adımlar olarak, silahsızlanan PKK'lılar için, "yasal geri dönüş" mekanizmalarının kurulması ve sosyo-psikolojik entegrasyonu görüyoruz.

Bunun yanında, sürecin istikrarını gözetecek adımlar atılacağı, ayrıca terörden etkilenen toplulukların iyileştirilmesine, toplumsal uzlaşının teşvik edilmesine ve militanların topluma tam uyumuna yönelik çalışmalar yürütüleceği belirtiliyor.

Anladığımız kadarı ile, Türkiye yetkilileri, PKK'nın tüm şubeleri ve yapılarıyla feshi ve silahların teslim edilmesi sürecinin kısa zaman içinde tamamlanmasını bekleyecektir.

Öte yandan, TBMM çatısı altında bir komisyonun Temmuz ayı içerisinde kurulması hedefleniyor. Bu bağlamda, İYİ Parti hariç, Meclis'te grubu bulunan partiler komisyona üye vereceklerini duyurdular.

Komisyon, silahların bırakılması ve terör örgütünün feshedilmesi sürecini takip edecek ve gerekecek yasal düzenlemeleri hazırlamakla görevli olacaktır.

PKK'nın çatı oluşumu KCK'dan yapılan açıklamada ise, "Sürecin tek taraflı ve sadece bizim atacağımız adımlarla ilerlemeyeceği bilinmelidir" denilerek, Öcalan'ın serbest bırakılması talep edilmiş, "demokratik siyaset ve bütüncül hukuk için gerekenler yapılmalıdır" ifadeleri kullanilmıştı.

Öte yandan, DEM Parti, tutuklu Kürt siyasetçilerinin serbest bırakılması, görevden alınan DEM Parti belediye başkanlarının görevlerine iade edilmesi ve genel olarak Kürt siyaseti üzerindeki baskıların kaldırılmasını talep etmektedir.

Terör suçlarına bulaşmayan kişilerin, ifade özgürlükleri ve demoktatik siyaset yapma taleplerine imkan tanınması hususlarını DEM parti ön plana çıkarmaktadır.

Hükümet’in de bu taleplere vereceği yanıtlar, atacağı adımlar da, barış sürecinin geleceğini şekillendirecektir diye düşünüyorum.

Barış sürecinde esas mesele şudur; kalıcı barış sağlanacak mı? Yoksa ilerde yine silahlı çatışma ve ayaklanma yeniden başlar mı? Bu soruların cevabı çok önemlidir. Zira 2013 yılında yine bir çözüm süreci yaşanmış, fakat başarısız olarak, hendek olayları ile tarihe geçmişti.

Bu soruların cevaplarını, önümüzdeki dönem başlayacak siyasi görüşmeler ve TBMM’de oluşturulacak Komisyon’un çalışmaları belirleyecektir. Siyasi müzakereler, her 2 tarafı da tatmin ederse, silahlı mücadele tamamen bitebilecektir.

Umarım, barış süreci olumlu ilerler, 40 yılı aşkın bir süredir devam eden terör biter ve kalıcı barış sağlanır. Terörün bitmesi ile, tüm ülke ve bölge rahatlayacak, terörle mücadeleye ayrılan kaynaklar, halkın ihtiyaçlarına, refahına, ekonomik ve sosyal kalkınmasına harcanacaktır.

Bu yazı toplam 765 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar