1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. “Mahkemelerden sınıflara: Savaş dönemi işlenmiş savaş suçlarına dair veriler, Bosna’daki okullara taşınıyor...”
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

“Mahkemelerden sınıflara: Savaş dönemi işlenmiş savaş suçlarına dair veriler, Bosna’daki okullara taşınıyor...”

A+A-

Balkan Araştırmacı Gazetecilik Ağı BİRN’de Emine Dizdareviç imzasıyla yayımlanan inceleme yazısını okurlarımız için özetle derleyip Türkçeleştirdik. Emine Dizdareviç, özetle şöyle yazıyor:

***  Bosna-Hersek’te etnik bakımdan bölünmüş okul sisteminde 1990’lı yılların çatışması çoğunlukla tek taraflı olarak anlatılıyor öğrencilere ve savaş suçları nedeniyle yargılanıp ceza almış olanlara ilişkin bilgiler verilmiyor... Balkan Araştırmacı Gazetecilik Ağı BİRN, mahkemeler tarafından kabul edilmiş olan verilere dayalı bir veri tabanı hazırladı ve böylelikle bu durumu değiştirmeyi umuyor.

***  Fatima Pita, Bosna-Hersek’teki tüm çocukların okullarda Aralık 1992’de kızı Anisa’nın başına gelenleri öğrenmesini istiyor. Saraybosna’da Sirokaça mahallesindeki evlerinin önünde potinciklerinin bağlarını çözmekte olan üç yaşındaki Anisa, bir keskin nişancının kurşunuyla vurulmuştu. Fatima, çığlık atıp yere düşen kızı Anisa’nın bir metre yakınındaydı o anda... “Kızımın öldüğünü sanmıştım” diyor Pita. Pita geçirdiği şoktan ötürü bayılmış ve hastanede kızının anestezi olmaksızın ameliyat edilirken çığlıklarını dinlemek zorunda kalmıştı. Savaşın başlamasından birkaç ay sonrasıydı ve Saraybosna kuşatma altında olduğu için kentte tıbbi malzeme eksikliği başgöstermişti. Fatima Pita’nın kızı hayatta kalabildi ve şimdilerde Kanada’da yaşıyor. Fatima ise Lahey Mahkemesi’nde üç davada küçük Anisa’nın başına gelenler hakkında tanıklık etti... Bu davalar, Saraybosna kuşatmasına ilişkin açılan davalardı...

***  Bu davaların sonucunda, keskin nişancıya dair olay, mahkeme huzurunda ispatlanmış bir veri haline geldi. Fatima şimdilerde Saraybosna’da savaş esnasında sivilleri hedef alan keskin nişancılara ilişkin bu hikayenin yerel tarih kitaplarında yer almasını umuyor. “Eğer ders kitaplarına girmezse, kısa süre sonra unutulacaktır” diyor Fatima, “ve gelecek kuşaklar ve çocuklar böyle bir şey yaşandığını bilmeyecekler...”

***  Savaşa dair mahkemelerde kayda geçirilmiş olan tartışmasız veriler savaştan otuz sene sonra dahi, Bosna’daki okullarda pek ender inceleniyor... “Kızım ilkokul ve ortaokula giderken, ders kitaplarında bu konuda hiçbir şey yoktu. Kızım herşeyi bizden öğrendi çünkü ona bunları anlatırdım ve elbette gördüğü resimlerden öğrendi” diyor Pita.

***  Bosna-Hersek’te savaş konusu yerel eğitim sisteminde tabu bir konu olarak kalmış ve uzmanların analizlerine göre çocuklar ders kitaplarında neler olduğuna dair pek az bilgi bulabiliyorlar, bu bilgiler de tek taraflı bir bakış açısıyla aktarılıyor ve bu da toplumdaki etnik bölünmeleri daha da derinleştiriyor.

***  Eğitimle ilgili bir dergi olan Skolegiyum’un editörü Nenad Velikoviç, bunun Avrupa Konseyi tarafından önerilmiş bulunan okullarda savaşa dair incelemelerin geçici bir süre askıya alınmasına yönelik moratoryumun sonucu olduğunu söylüyor. 2000 yılında Bosna’da kabul edilen bu moratoryumun amacı aslında “tüm toplumlardan tarihçilerin ortak bir yaklaşım geliştirmelerini sağlamak” maksadıyla ortaya konmuştu Avrupa Konseyi’ne göre. 2018 yıloında bu moratoryum sona erdi ve o günden bu yana savaş dönemine dair bazı bilgiler ders kitaplarına girdi fakat bu bilgilerin kullandığı kaynaklar ya pek net değil ya da öğrenim materyalleri de çağdaş yöntemlerle güncellenmemiş durumda...

***  Velikoviç, “Ders kitaplarına bazı bilgilerin konmasının maksadı, eğitime dair siyasi karar alma süreçlerinde yer alanların gerçekten de savaşta ne olduğuna dair öğrencilere objektif ve adil biçimde bilgi vermek değildi – savaşı kendi etnik ve milli söylemlerinde malzeme olarak kullanmaktı maksatları, her bir tarafta da...” diyor.

*** Saraybosna’daki Obala Okrtaokulu’nda tarih öğretmenliği yapmakta olan Snyezana Melunoviç, şimdiki ders kitaplarının savaşta neler olduğunu doğru düzgün biçimde açıklamadığına dikkati çekiyor. “Yugoslavya’nın dağılmasına ilişkin verilerden söz ediliyor kitaplarda, sonra bir boşluk var, sonra da savaş sonrası Dayton barış anlaşmasının tartışması var – kısacası, ders kitapları savaşın bizzat kendisinden hiç söz etmiyor” diyor Melunoviç.

***  “Gorazde kentinde çocuklar modası geçmiş eski tarih kitaplarından savaşa dahir hemen hiçbir şey öğrenmiyor” diyor Admir Kurtoviç... Kendisi Bosna-Podrinye Kantonu’nda Pedagoji Enstitüsü’nün direktörü... “Tarihe dair ders kitapları genellikle savaştan söz etmiyor, yalnızca bir veya iki cümle olabilir kitaplarda fakat savaşa dair somut detaylar yoktur kitaplarda” diyor Kurtoviç.

***  Bosna-Hersek’te halen üç farklı eğitim sistemi bulunuyor – Boşnak, Hırvat ve Sırp... Bu eğitim sistemlerinin her üçü de farklı öğrenim metodlarına ve farklı müfredatlara sahiptirler – özellikle duyarlı konularda... Bunun sonucunda da ders kitapları da farklılık gösteriyor. Saraybosna Felsefe Fakültesi tarih bölümünde profesör olan Melisa Foriç Plasto’ya göre Bosna-Hersek’teki üç farklı eğitim sistemi, ders kitaplarına savaş tarihine ilişkin birşeyler koymaya çalışırken, bunu farklı şekillerde yaptıklarını anlatıyor...

***  “Bu yaklaşımın karakteri, milli, etnik tarihe odaklanmasıdır ya da başka şekilde söyleyecek olursak, tek bir etnik gruptan insanların savaştan nasıl etkilendiklerine odaklanmasıdır ve verilerin seçici biçimde öğrencilere sunulmasıdır” diyor Foriç Plasto... Plasto’ya göre tüm yeni ders kitaplarında, Lahey Uluslararası Ceza Mahkemesi’ndeki savaş suçlarına dair kararların bazılarından hiç söz edilmediğine de dikkati çekiyor.

***  Örneğin Tuzla Kantonu’nda geçen seneden bu yana kullanılmakta olan yeni bir ders kitabında hiçbir şekilde ne yerel, ne de uluslararası mahkeme kararlarından bir kaynak olarak söz edilmiyor... Ders kitabında “Barışın Anahtarı olarak Ordu” adlı bir kitaptan alıntılar yapılıyor bunun yerine – bu kitabı yazan Boşnak Ordusu’nda general olan Rasım Deliç, Lahey Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde üç yıl hapislik cezasına çarptırılmıştı. Bu cezanın gerekçesi de Zavidoviçi bölgesinde Sırp tutuklulara karşı “Mücahitler” adlı İslamcı yabancı savaşçıların işlemiş oldukları savaş suçlarını önlemek için adım atmaması ya da bu suçları cezalandırılmamasıydı.

***  Zenika’da ise öğrenciler Srebrenitsa soykırımına dair mahkemelerce kabul edilen veriler hakkında bilgi ediniyorlar ancak 1992 ile 1995 yılları arasında yaşanan savaşta neler yaşandığına dair pek az şey ve doğru olmayan şeyler öğreniyorlar Zenika-Doboy Kantonu Pedagoji Enstitüsü eğitim danışmanı Mirza Cehayiç’e göre...  Cehayiç, Zenika-Doboy Kantonu’nun kendisinde dahi işlenmiş savaş suçlarına dair mahkemelerde verilmiş kararlar hakkında hiçbir şey öğretilmediğine dikkat çekiyor.

***  “1993 yılında Zenika Müzik Okulu’nda tutuklular alıkonmuş ve saldırıya uğramışlardı, 1995 yılında da Zavidoviçi yakınlarındaki Vozuka’da tutuklular öldürülmüştü – ancak tüm bunlar Zenika-Doboy Kantonu’nda kullanılmakta olan ders kitaplarına alınmamıştır” diyor.

***  Son birkaç yıldan bu yana Saraybosna’daki çocuklar kentin kuşatılması ile Srebrenitsa soykırımına dair bilgileri, ilgili mahkeme kararlarına atıfta bulunan materyallerden öğrenmeye başladılar. Ancak gerek başkentte, gerekse diğer bölgelerde öğretmenler savaş hakkında eğitim verebilmek için güvenilir kaynaklara dayalı yeterli materyalden hala yoksun bulunuyorlar...

***  Bunu değiştirmek için son iki yıl içerisinde Balkan Araştırmacı Gazetecilik Ağı’nın Bosna-Hersek bölümü binlerce sayfalık Lahey Uluslararası Ceza Mahkemesi kararlarını karıştırdı, ülke çağında savaş suçlarına tanık olmuş olan şahitlerle konuştu ve Boşnak dilinde bir veri tabanı yarattı... Bu veri tabanı, savaş suçlarına dair mahkemelerde kabul edilmiş verilerden oluşuyor...

***  Sözkonusu veri tabanı on bölgeye ayrılmış ve her bir bölgeye dair yarmışar saatlik belgeseller var. Bu belgeseller savaş suçları kurbanı olup hayatta kalmış olanların kişisel tanıklıklarından ve mahkeme kararlarında bu konuda ilgili verilerden oluşuyor. Bu veri tabanına ilaveten Profesör Foriç Plasto da, eğitimcilere sınıfta yeni bir kaynak olarak kullanabilmeleri maksadıyla öğrenim materyalleri hazırlamış bulunuyor.

***  Balkan Araştırmacı Gazetecilik Ağı BİRN’den gazeteci Haris Rovcanin bu veri bankası için araştırma yapmıştı ve veri tabanının savaş dönemi işlenmiş savaş suçları hakkında mahkemeler tarafından ortaya konmuş, kabul edilmiş verileri öğrenmelerinde okullarda çocuklara yardım etmek maksadıyla oluşturulduğunu söylüyor ve “çatışmadaki çeşitli tarafların yorumladığı biçimde değil, işlerine geldiğini alıp da kendilerini kötü gösterecek diğer verileri inkar ederek yapılmamıştır bu veri tabanı” diye anlatıyor.

***  Rovcanin, “Bu veri tabanı önemlidir çünkü son yıllada pek çok kez tarihin görecelileştirildiğine, revizyonizme tabi tutulduğuna ve mahkeme tarafından belirlenmiş verilerin değiştirilmeye çalışıldığına tanık olmaktayız” diyor.

***  Andrea Soldu ise sosyal bir araştırmacı olarak Bosna-Hersek’teki tarih müfredatını analiz etmiş ve ilkokullardan başlayarak üniversitelere kadar tarih derslerinde savaşa dair mahkemelerce belirlenmiş verilerin, ek bir bilgi kaynağı olarak kullanılabileceğine inanıyor. “Tarih dersleri önemli bir yere sahip olabilir ve yeniden yakınlaşma ve barışı kurmakta ve geçiş dönemi adalet süreçlerinde daha geniş anlamda da önemli bir rol oynayabilir” diyor... “Ancak toplumuzda bir konsensüs olmadan ve bunun bizler için neden önemli olduğunu anlayıp kabul etmeden korkarım ki hiçbir ciddi ilerleme olmayacaktır” diye konuşuyor.

***  Mahkemeler tarafından kabul edilmiş verilerin tarih eğitiminde kullanılmasına dair nihai karar, elbette eğitim bakanlıkları ve federasyonun on kantonu tarafından onaylanması gerekiyor. Bu da, bu kararların politikacılara dayalı olduğu, onların da kendi etnik gündemleri bulunabileceği anlamına geliyor... Ancak bu veri tabanının potansiyelini kavramış olan bazı öğretmenler daha şimdiden Balkan Araştırmacı Gazeteciler Ağı’ndan gazetecileri sınıflarında konuşma yapmaya davet ettiler bile... Veri tabanı resmi olarak devreye girmeden birkaç ay önce, Saraybosna, Tuzla ve Mostar’da 50 öğretmene bu yeni kaynağı nasıl kullanabileceklerine dair eğitim kursları düzenlendi.

***  Foriç Plasto, sözkonusu veri tabanının Saraybosna Üniversitesi Felsefe Fakültesi’nde kendi tarih öğrencileri için yararlı olacağını söylüyor. “Tüm bu genç insanlar, geleceğin okul öğretmenleridir” diyor. “Burada elde edecekleri yetenekleri gelecekte öğrencileriyle çalışırken, kendi çalışma ortamına aktaracaklarını umuyorum, bu da gelecek için bir tür umudu temsil ediyor” diyor.

sayfa-16-saraybosnada-obala-lisesinde-ogrenciler.jpeg
Saraybosna'da Obala Lisesi'nde öğrenciler...

https://balkaninsight.com/2023/04/11/from-court-to-classroom-bringing-wartime-facts-to-bosnias-schools/

(BIRN’de Emine Dizdareviç imzasıyla 11 Nisan 2023’te yayımlanan yazıyı özetle derleyip Türkçeleştiren: Sevgül Uludağ/YENİDÜZEN).

Bu yazı toplam 825 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar