Dua ve sevgi nedir?

Efendim, bir insanı, ailesini, annesini, babasını çok seversiniz…

O anne – baba, bu ülke için büyük emekler harcamıştır, evlatları başarılı bir sporcu, güzel bir insandır…

Ve bir şanssızlık, o evlat bir gün rahatsızlanır…

İşte o anda içinizden Allah’a ne dualar edersiniz…

Arapça bilmeye gerek yok ki!

Dualar, o evladın iyileşmesi içindir…

Sevgi mi?

O aileyedir…

Çağrı Kıral; sen çok güzel bir anne ve babanın evladısın…

Çok güçlüsün…

Ve biz seni de anneni ve babanı da çok seviyoruz…

Hep yanındayız…

-*-*-

Güzellik nedir?

Lefke ve Mağusa Türk Gücü arasında oynanan Daikin Kıbrıs Kupası final maçı öncesi, her iki takımın oyuncularının sahaya Çağrı’ya geçmiş olsun dileklerinin belirtildiği dev pankartlarla çıkmış olması…

-*-*-

En güzel kimdir?

En güzel, annelerimizdir…

Hayatta olan annelerimizin ellerinden öperiz…

Bugün anneler günü…

Kendi anneme de sağlık ve huzur dilerim…

-*-*-

Mutluluk nedir?

Mutluluk, Lefke’nin, Mağusa Türk Gücü’nü 3 – 1 yenerek kupayı kazanması sonrası, tarihi bir güzellik yaşayan taraftarların ve Dünya’nın dört bir yanındaki Lefkelilerin yaşadığıdır...

Helal olsun…

Tebrikler Lefke…

-*-*-

Teşekkür nedir?

Lefke taraftarının, şu anda kulüp yönetimi, teknik ekip, sporcular ve o muhteşem taraftara “edilmesi gereken”dir!

-*-*-

Kıbrıslılık nedir?

Bir uçak dolusu Lefkelinin sırf kupa finali için Londra’dan KKTC’ye gelmesidir…

-*-*-

Ve biraz da siyaset…

Mesela “doğru siyaset” nedir?

PKK’nın çok yüksek bir olasılıkla, silah bırakma kararı alması; Kürt – Türk hiç fark etmez; insanların aynı devletin eşit ve mutlu insanları olarak yaşamayı başarmalarıdır…

-*-*-

Bundan daha doğru siyaset nedir?

Türkiye’nin bölünmez bütünlüğünün güçlü bir Dünya devleti yoluna angaje edilmesi ile birlikte; Kıbrıs’ın da bölünmez bir bütün olduğunun kabul edilmesi, bu doğrultuda, tüm Kıbrıslıların birlikte, kardeşçe, eşit ve mutlu AB vatandaşları olarak yaşamalarının sağlanmasıdır… O başka bu başka diyerek, iki farklı ama yakın coğrafyadaki siyasette “çelişki” olmamasıdır…

-*-*-

Lobicilik nedir?

Tayyip Erdoğan’ın, Donald Trump ile görüşmesi gündemde… Veya görüşecekleri söyleniyor…

Amerika’da anında 22 kongre üyesi, Trump’a mektup yazıyor ve Erdoğan’ın Kıbrıs siyaseti yerden yere vruluyor…

Ne Mavi Vatan bırakılıyor, ne işgalcilik ne diğer bilinen meseleler…

Bizim bu şekilde bir lobimiz var mı?

Hiç olmadı!

-*-*-

Doğru siyaseti sormuştuk, bir de akıllı siyaset var…

Nedir akıllı siyaset?

Tekrar gibi olacak ama akıllı siyaset, KKTC’yi çok sıkıntıya sokan Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki emlak davaları veya uygulamalarını sert bir şekilde göğüslemek için çaba sarf etmenin yanında, Dünya’nın en zavallı, en gariban, en ısgarta siyasetçilerinin bile yapmayacağı emlak – konut satışı ile alakalı yerel yasalar hazırlamamaktır!

Teşekkürler Devlet Hocam

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, üniversitenin ilk yılında hocamdı…

Sene 1985…

Yanlış da yazmayayım ama “Siyaset bilimine giriş”ti verdiği dersin adı…

-*-*-

Türk milliyetçisiydi…

Siyasi jargonda “faşist” sınıftaydı…

Zaten bir yıl kadar sonra da akademik yaşamdan “Doçent” unvanıyla ayrıldı ve MHP’ye profesyonel danışman olmuştu…

-*-*-

Türkçe konuşma veya İstanbul Ağzı ile konuşma konusunda, hem uyarıları olmuştu, hem yönlendirmesi… Hatta bana bu konuda kurs tavsiyesi… Bu kursun ücretinin bir bölümünü de cebinden ödemesi…

-*-*-

“Elbette farklı ağızlar, değişik şiveler vardır ve olacaktır ama seninki çok aksıyor, ne dediğini anlamakta zorluk çekiyorum” demişti…

Biraz Gaziveran, daha çok Yeşilırmak az da Tera ve Omorfo ağzı ile konuşmak; doğrusu Ankara’da anlaşılamamak olabilirdi tabii ki!

-*-*-

Neyse!

Aynı Devlet Bahçeli’ye, şu anda Türkiye’deki Kürt siyasi yapılanması içerisinden “Teşekkür” açıklaması geldi…

-*-*-

Neden?

Çünkü, Terörsüz veya kavgasız Türkiye için ilk düğmeye basan ya da bu projeyi ilk duyuran Devlet Bahçeli’ydi!

-*-*-

Umarım, bugünden itibaren Türkiye’de bu kavga için akan kan durur…

Çünkü evet akan su değildir, kandır…

Aynen Mustafa akıncı’nın zamanında deyip de linç edildiği gibi!

Ki bu da ayrı bir mesele!

-*-*-

Bütün halkalar, kendi dillerin, kültürlerini, şarkılarını, inançlarını dilediği gibi yaşar…

Hedef, sadece Türk ya da sadece Kürt mutluluğu değil; Türkiye’nin mutluluğu olur…

-*-*-

Şu gerçeği asla küçümseyemeyiz; daha mutlu bir Türkiye, daha mutlu bir Kıbrıs’tır…

-*-*-

Ve ne ilginçtir, Türkiye’deki “Kürt Barışı”ndan ve kesinlikle Kıbrıs’ta barış olmasından “huylanan” kesim, aynı kesimdir…

Kendilerine daha çok “ulusalcı” diyen bu gerçek yobazlar; halkların kardeşliğinden nefret etmekte, kini beslemekte ve elbette bundan kişisel çıkar elde etmektedirler!

-*-*-

Evet, Devlet Bahçeli’ye iki kez teşekkür ederim…

Birincisi, benle ilgili olarak tam 40 sene önce yaptıkları için; ikincisi Türkiye’ye ciddi kazanım getireceğinden emin olduğum “Yeni Türkiye” projesinin açılışını yaptığı için…

-*-*-

Ve tekrar edeyim, Yeni Türkiye’ye gelecek barışın, Kıbrıs’a da en olumlu şekliyle yansıması, en mutlu beklentimdir…

Kıbrıslı çok küfür eder… Doğrudur… Bu fotoğrafı ben çektim… Bir arkadaşıma gösterdim… Facebook sayfamda da paylaştım… Arkadaşım fotoğrafı gördüğü anda şu yorumu yaptı: “Çok güzeldir ya hu pez.…gin memleketi!”…