Bindik Bir Alamete
Cem Karaca’nın 1999 yılında müzikseverlerle buluşturduğu albümün adıdır “Bindik Bir Alamete…”.
Karaca, o gürleyen sesiyle, albümle aynı adı taşıyan ve sözleri kendine, müziği Uğur Dikmen ve Serpil Barlas’a ait olan şarkısında taşlamalar yaparken, Türkiye’nin o dönemki siyasetine ışık tutuyor.
***
Peki ya buralar? Yönettiğini zannedenlerin alameti farikaları?
“Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete
Yol dediğin yol gibi
Ulaşmalı bir yere
Biz dön baba dönelim
Geliyoruz aynı yere
Bu döngü kısır döngü
Başı var da sonu yok
Dönüyorum dönemiyorum
Sonunda bir çıkış yok”
***
Cumhurbaşkanlığı makamındaki Ersin Tatar, mal-mülk meselesi yüzünden müzakere masasına oturmayacağını söylüyor ve Hristodulidis’i Guterres’e şikayet ediyor.
Halbuki konunun muhatabı masada… Ama muhatabı ile konuşmaktan, düşüncelerini masada dile getirmekten bile kaçınıyor.
Hatırlayacaksınız, geçen hafta da “kucağa oturtma” polemiği ile gündemdeydi…
“Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete”
***
Daha da beteri var…
Tatar, Kıbrıs’ın kuzeyinde istikrarlı bir büyümenin olduğunu düşünüyor ve bunu Ekonomi Konferansı’nda dile getiriyor.
“Güney Kıbrıs tutuklama ve tehdit yoluyla KKTC’de istikrarı bozmayı, iki devletli iş birliği umutlarını yok etmeyi amaçlıyor. Bu girişimler kimseyi mutlu etmeyecek” diye de ekliyor.
“Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete”
***
Tatar’ın “Üzüldüm, görüşmem” açıklamasına ilk tepkiyi, aylardır Meclis kürsüsünde görmediğimiz Ali Pilli verdi ve “Görüşeceksin! Görüşmelisin!” dedi.
Pilli, Kermiya’da yapılan meclis yeni binasında yaptığı konuşmada çok net konuştu ve “Eğer Cumhurbaşkanıysan, çıkıp konuşacaksın. Hakkını savunacaksın. Görüşmek istiyorsa görüşeceksin, konuşacaksın. Üçlü görüşme, beşli görüşme, ne olursa olsun. Bu görüşmeler olunca dünya bunu duyuyor. Ama sustuğun sürece kimse duymaz” dedi.
Ha konuşmasının bir yerinde coşmuş olacak ki, adanın her bir noktasında Nikos Hristodulidis’ten fazla hakkı olduğunu da vurguladı.
“Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete”
***
Bir gün de DP Milletvekili Serhat Akpınar çıktı gündeme ve Güney Kıbrıs’ta yaşanan tutuklamalara karşı bir öneri yapar… “Kapıları kapatalım” der…
Tepkiler ve siyah çelenk gelince… Hemen top basına atılıyor ve “Sözlerim çarptırıldı” söylemi geliyor. Her zaman olduğu gibi…
“Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete”