1. YAZARLAR

  2. Serhat İncirli

  3. Aldatandan vazgeçememek!!!
Serhat İncirli

Serhat İncirli

Aldatandan vazgeçememek!!!

A+A-

Aldatmak ya da aldatılmak!

Genellikle bu iki kelimeyi işittiğimiz anda ilk aklımıza gelen "… başka biriyle birlikte olduğundan, sevgilini / karını / kocanı haberdar etmemek"tir!

-*-*-

Kötü bir durum!

-*-*-

Aldatan var, aldatılan var!

-*-*-

Farklı kültürlerde, erkeğin aldatması – kadının aldatması elbette çok değişik değerlendirilir!

-*-*-

Ne yazık ki bizim veya bize benzer kültürlerde, aldatan erkekse çoğu zaman “vay hovarda vay” diye onurlandırılabilir!

Kadın için söylenmedik söz kalmaz!

-*-*-

Sabaha kadar bu konuyu tartışabiliriz!

-*-*-

Kısa keseyim!

-*-*-

Çoğu zaman aldatan da pişmandır belki de ve “… Sebebi şuydu, buydu, beni zorladıydı falan ve de filan…” diye çeşitli filmler çevrilebilir…

-*-*-

Evlilik veya her birliktelikte, örneğin iş ortaklığında da aldatma vardır…

-*-*-

Ancak iş ortaklığında belki bir kez aldatan, aldatılan tarafından affedilebilir…

Haaa evlilikte ya da insan ilişkilerinde de affedenler elbette vardır!

-*-*-

Medeni toplumlarda – doğru olan, aldatacak raddeye gelen bir ilişkiyi bitirmek ya da iyiye çekebilmek için profesyonel destek aramak olabilir!

-*-*-

Medeni olmayan toplumlarda özellikle aldatan kadınsa, çok ciddi bir şekilde infaz dahi edilmesi “ayıp” falan ya da “yanlış” kabul edilmez!

-*-*-

Ancak, nereye giderseniz gidin, hangi tip ilişkide olursanız olun, hangi nedenle olursa olsun, “aldatan” asla affedilmez!

Aldatanı affetmek bana da pek mantıklı gelmez!

-*-*-

Şimdi gelelim Türki Devletler meselesine…

-*-*-

KKTC’yi aldattılar mı?

Evet, hem de ne aldatma!

Üstelik parayla - çıkarla!

Ahlaksızlık zirvede!

-*-*-

Bu durumda aldatılan ne yapmalı; tereddüt etmeksizin derhal ilişkisini kesmeli!

-*-*-

Ezik ezik mazaretler uydurup da “… evet kocam ya da karım veya partnerim sevgilisi ile beni aldattı ama benimle de beraber olmayı sürdürecek” gibi yaklaşımlar; mide meselesidir!

-*-*-

Kıbrıs’ta bir tek Kıbrıs Cumhuriyeti’ni tanıyacağını beyan edenler, Türkiye’nin işgalci olduğu iddiasının altına imza atanlar, bakıyorum da “aldatılan KKTC’ciler” tarafından ciddi ciddi aklanmaya çalışılıyor!

Nasıl bir mideniz var ya seydiler!

-*-*-

Kimisi, “bilmeden yaptılar” diyor!

Hatta bunda ısrar da ediyor!

Yani “kocamı ya da karımı zengin ve de kötü AB kandırdı, O da gitti bilinçsizce beni aldattı” demeye getiriyorlar!

-*-*-

Kardeşim!

Yapmayın, etmeyin, eylemeyin!

-*-*-

“KKTC sonsuza kadar yaşayacak, elbet bir gün tanınacak” diyenler; hayatlarının en büyük aldatması ile karşı karşıyadır!

Aklamaya çalışmayın, hem komik oluyorsunuz hem de başka bir şey!

Lütfen!

-*-*-

Yani “boynuzu yedik, cilalayalım”la uğraşmayalım lütfen!

-*-*-

Medeni bir şekilde, “sizlerle olmaz” demek zorundayız…

-*-*-

“Mecbur kaldı aldattı” ne demek?

“Beni de öpecek!” nasıl bir savunmadır?

-*-*-

Lütfen toparlanın ve kime güveneceğimizin hesabını çok iyi yapın!

Bunlara güven olmadığı açık!

Ezdirmeyin kendinizi bu kadar!

Hem ayıptır hem yazıktır ya hu!


Tu yüzümüze!

Öncül sektör tamamen bitirilecek!

Ve kimsenin zerre umurunda değil!

Cypfruvex kapatıldı…

Narenciyede belirsizlik…

-*-*-

Geçinemiyoruz…

Ekonomide durum vahim!

Türk Lirası felaketlerde…

-*-*-

Kıbrıs’ta daha çok geçiş noktası açılması konusunda bir gelişme yok…

Müzakereleri düşünen dahi kalmadı!

-*-*-

İki hafta önce Ersin Tatar’a “adayımızsın” dediler; adamı şımarttılar, “kıvırttılar” sonra ne değişti de UBP, YDP ve DP “cırladı”, doğrusu anlayan yok!

-*-*-

Kimse olanları çözemiyor!

Karanlık!

-*-*-

Tatar, Türkiye medyasından medet umuyor!

Önüne geleni abuk sabuk eskimiş suçlamalara bulaştırmaya çalışıyor!

-*-*-

Tam bir bitmişlik hali!

-*-*-

Ve ne ilginçtir, UBP – DP ve YDP safları, Türkiye’den mesaj bekliyor!

-*-*-

Ve biz de o mesaj doğrultusunda aday belirleyecek bu partilere gidip seçimde oy vereceğiz!

Tu yüzümüze bence!


Eşit egemen devlet…

Kıbrıs’ta Türkiye dahil tüm devletlerin kabul ettiği, tanıdığı tek devlet Kıbrıs Cumhuriyeti’dir!

Gerisi hayaldir, ütopyadır, uydurmadır, ganimettir, rüşvettir ve son günlerde gördüğümüz gibi, her alanda ve her anlamda kaostur!

-*-*-

Turizm, Kıbrıs için çok önemli, çok değerli…

Ne diyoruz?

Öncül sektör!

-*-*-

Peki “hangi Kıbrıs?”

Tabii ki Kıbrıs Cumhuriyeti…

-*-*-

Belki uyanırız, belki çözüm için çabalarız, vites artırırız, biz de bu konuda başarıyı yakalarız diyerek, sizlerle bir haber paylaşmak istiyorum…

-*-*-

Kıbrıs Cumhuriyeti Turizm Müsteşarı Kostas Koumis, istatistiklerin yılın ilk çeyreğinde özellikle güçlü bir yıl vaat ettiğini, turizmin geçen yıl kaldığı yerden devam ettiğini gösterdiğini ve yılın ilk çeyreğinin bir önceki yıla göre yüzde 7,5 artış kaydettiğini belirtti…

-*-*-

Koumis, ana pazarların istikrarlı bir yükseliş eğilimi göstermeye devam etmesinin önemli olduğunu ifade etti; İsveç, Hollanda ve Romanya gibi önemli pazarların büyüme kaydetmesini de cesaret verici olarak nitelendirdi.

-*-*-

Biz mi?

Canım Erdoğan iki hafta sonra gelecek Külliye açılacak dualar da okunacak, sırtımız yere gelmez!

Yaaaa!

Aynen öyle!

Eşit ve egemen!

-*-*-

Çok üzgünüm ama iyi ki en azından kumarhanelerimiz var da havaalanında olsun biraz turist görüyoruz!

Gerisi “boş”!


ogretmen-011.jpg

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) ve Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), Disiplin Tüzüğü’nde yapılan düzenlemeye karşı Anayasa Mahkemesi’nde dava dosyaladı ve yürütmenin durdurulması talebiyle ara emri başvurusunda bulundu. Öğretmenimizin yanındaydık, yanındayız, yanında olmayı sürdürüyoruz ve sürdüreceğiz…

Bu yazı toplam 1788 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar