1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Yolsuzlar gücünü korudu (!)
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Yolsuzlar gücünü korudu (!)

A+A-


“Kuzey Kıbrıs Yolsuzluk Algısı Raporu”na göre her 4 iş insanından 1’i kamuda işini “halletmek” için  “rüşvet verdiğini” itiraf ediyor.
Üstelik bu iş insanlarının tümü yönetici düzeyinde…

Rüşveti kim alıyor?
Hükümet üyeleri ve onların atadıklarının yolsuzluğa en fazla karışan iki grup olduğunu düşünüyor, araştırmaya katılanlar...

Daha da açalım.

Ankete katılanların yüzde 58’i Başbakan ve Bakanlar düzeyinde yolsuzluğun “çok yaygın” olduğunu söylüyor. Milletvekilleri arasında “çok yaygın” diyenlerin oranı yüzde 52.
(Hükümet ve muhalefet milletvekilleri diye bir ayırım yapılmamış ama kamuda işi olsun diye herhalde kimse muhalif vekile rüşvet vermiyor.)

Katılımcıların yüzde 54’ü üst kademedeki memurlar arasında yolsuzluğun çok yaygın olduğunu düşünürken, bu oran alt kademe memurlar arasında yüzde 40’a iniyor. İki grup arasında 14 puanlık bir fark var, ancak ürkütücü nokta geçtiğimiz yıl bu farkın 36 puan olmasıyla ortaya çıkıyor.

Uluslararası Şeffaflık Örgütü (Transparency International, TI) ölçütlerine göre hazırlanan “Kuzey Kıbrıs Yolsuzluk Algısı Raporu”nun 7’ncisi de açıklanırken, yolsuzlar gücünü koruyor, çürüme büyüyor.

Alman düşünce kuruluşu Friedrich Ebert Vakfı'nın desteği ile hazırlanan raporda yine iki önemli akademisyen Ömer Gökçekuş ve Sertaç Sonan’ın imzası var.
"Kamu kaynaklarının rant olarak dağıtılması ve yıllar içinde oluşan rüşvet geleneği dünyadaki birçok ülkede yolsuzlukla mücadeleyi zorlaştırmaktadır" diyor iki uzman...
Sakın ha "yolsuzluk tüm dünyanın derdi" demeyiniz.
Çünkü önemli olan dünya sıralaması içindeki yeriniz.

Adanın kuzey yarısını yönetenler - ve onları atayanlar - eserleri ile gurur duyabilirler.
Yolsuzluk algısında 180 ülke içerisinde 140’ıncı sıradayız.

Puanımız da 100 üzerinden 27!
(Bizden beter 40 ülke daha var diye avunabilirsiniz.)

İki yıl önceki raporu anımsıyorum, “Yüzde 70 çoğunluk hükümetin büyük çıkar grupları tarafından yönetildiğini” belirtmişti.
O “hükümet” değişmedi (!)

Son raporda da “KKTC Hükümeti”nin önemli ölçüde, sadece kendi çıkarını düşünen, birkaç büyük çıkar grubu tarafından yönetildiğini söyleyenlerin oranı %55 oldu.

Şu gerçek de değişmiyor elbette…
Yolsuzluktan önemli rahatsızlık duyduğunu söyleyenler, çoğunlukla yine bu yolsuzları seçiyorlar (!)

Bakalım, bu kez değişecek mi, ilk seçimde…
 



 

Yolsuzluk en fazla kamu ihalelerinde

“Kuzey Kıbrıs Yolsuzluk Algısı Raporu”, bir skor hesaplamanın ötesinde iş insanlarının yolsuzlukla ilgili algı ve deneyimlerini de derinlemesine inceliyor.

LİPA Danışmanlık tarafından yapılan anket de rapora dahil edilmiş.
Raporu detaylı inceleme imkanı buldum.

Anket, Kıbrıs Türk Ticaret Odası, Kıbrıs Türk Sanayi Odası, Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği, Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası ve Kıbrıs Türk Otelciler Birliği’ne kayıtlı firmalarda yönetici pozisyonunda bulunan 324 katılımcıya uygulanmış.

Katılımcılara göre “rüşvet” ya da “el altından fazladan ödeme yapmanın” en yaygın olduğu üç işlem kimseye pek de yabancı değil.

İlk sırada kamu ihaleleri var.
Katılımcıların % 59’u kamu ihaleleri ve izin işlemlerinde rüşvetin çok yaygın olduğunu düşünüyor.
Bunu % 58’le tapu işlemleri ayrıca kamuya ait arazi ve binaların tahsisi ve kiralanması takip ediyor.

Yine ithalat ve ihracatla ilgili işlemler, devlet teşvikleri, gümrük ve vergi gibi işlemler “rüşvet” algısının yüksek olduğu alanlar…

Rüşvet algısının en az olduğu alan % 33’le “yargı kararlarını etkilemek” şeklinde rapora yansıyor.

“KKTC’de rüşvet ve yolsuzluk var mı” sorusuna “çok yaygın” diyenlerin oranı %73’ken, “hiç yoktur” diyenlerin oranı sadece %7’de kalıyor.

yolsuzluk-algisi-2023-ulkeler.jpg !
 

Türkiye’den beter bir noktadayız!


Uluslararası Şeffaflık Örgütü, tüm dünyada 180 ülkede her yıl yolsuzluk algısını ölçüyor.
Kıbrıs’ın kuzeyindeki tanınmamış yapı bu kapsam içine girmiyor elbette…
Friedrich Ebert Vakfı’nın bilimsel bir çalışma ile bu boşluğu doldurması gerçekten önemli…
İki değerli akademisyen Ömer Gökçekuş ve Sertaç Sonan yıllardır titiz bir çalışma ortaya koyuyor. Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün tüm bilimsel yöntemlerini Kıbrıs’ın kuzeyindeki araştırma, anket ve rapor sürecine dahil ediyorlar.

“Yolsuzluk Algı” skorlarının seçilmiş ülkeler içindeki kıyasına baktığımız zaman enteresan bir tablo çıkıyor ortaya…
180 ülke içinde kuzey Kıbrıs 140’ıncı sırada yer alırken, Türkiye 115’inci sırada…
Anlayacağınız, Türkiye’nin “atadığı” yönetim, Türkiye’den beter bir noktaya taşımışlar, ada yarısını…
Kıbrıs Cumhuriyeti’nin sıralamadaki yeri 49….

İlk sırada Danimarka var, son sırada Somali!
Kırgızistan, Türkmenistan, Nijerya hatta Rusya’dan daha iyiyiz, teselli olacaksa…
 

yolsuzluk-algisi-2023-raporu-1.jpg
 

4 reform önerisi!

"Nasıl daha iyiye gideriz" diye öneriler de var.
4 reform önerisi yıllardır yineleniyor.

Birincisi, hiçbir siyasi atama yapılmaması...
İkincisi, tüm fonların mutlaka denetime tabi olması...
Üçüncüsü, şeffaf mal ve borç bildirimi...
Dördüncüsü de bilgiye erişim sağlanması...

Bu reformlara “kamuya tüm istihdamların ilan edilerek, sınavla ve ihtiyaç temelinde yapılmasını” da eklerim mutlaka!
Aslında bir bütün olarak “kamu reformu”nu…

Bir de “demokrasi ve iradeye yönelik müdahalelere yönelik ağır yaptırımlar” uygulanmasını…

Raporun en dikkat çekici yorumlarından biri de şu sanırım…
“Yolsuzluk, adanın her iki tarafında da ciddi bir sorundur. Bundan önceki altı raporda da açıkça görüldüğü üzere adanın kuzey kesiminde yolsuzluk algısı daha kötüdür. Kuşkusuz, yolsuzluğun daha az olduğu ve daha iyi idare edilen bir kuzey Kıbrıs burada yaşayanlar için faydalı olacaktır. Fakat bu, aynı zamanda, gelecekte oluşmasını umut ettiğimiz yeniden birleşmiş bir Kıbrıs’ın siyasi, toplumsal ve ekonomik yaşayabilirliğini de artıracaktır.”


 

Bu yazı toplam 1560 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar