1. YAZARLAR

  2. Dr Filiz Besim

  3. Yeni Bir Sağlık Sistemine Doğru Mu?!!!..
Dr Filiz Besim

Dr Filiz Besim

Yeni Bir Sağlık Sistemine Doğru Mu?!!!..

A+A-

Kıbrıs konusu kadar eski bir sorun şu sağlıktaki sistem sorunu...

1963’de Kıbrıslıtürkler Kıbrıs Cumhuriyeti’nden ayrılıp kendi yönetimlerini kurmaya başladıklarında Kıbrıslıtürk hekimler de Cumhuriyet yönetimi altındaki hastanelerden ayrılmışlardı. O günlerde bir avuç hekimle, kötü fiziki ve coğrafi şartlarda yokluklar içinde sağlık hizmetleri sürdürülmeye çalışıldı. Çok az olan hekim sayısı ve hekime ödenen düşük maaşlar nedeniyle hekimlerin özel muayenehane açması da bizzat Türk Yönetimi tarafından isteniyordu. Zaten istenmese de hastalar hekimlerin sürekli evlerine gidip yardım istiyordu. İşte o günlerden kalan bir anlayışla sağlık sistemi maalesef yıllar içinde hiç revize edilemeden sürdü gitti. Artan hasta sayısı, eğitilen dev sağlıkçı ordusu ve özel sağlık hizmetleri organize edilemedi, denetlenemedi. Sağlık hizmetleri gelişti ancak sağlığın yönetimi çağdaşlaşamadı. Bu küçücük ülkede başaramadığımız sadece sağlık meselemiz değildi. Eğitim, ekonomi, çevre, trafik ve daha birçok yaşamsal konu maalesef savaş günlerinden kalma alışkanlıklarla, yeni dünya düzenine uyumlandırılamadı. Ya da devlet olma becerisi başarılamadı… Kurumsallaşma, hukuk devleti olma gereği yerine getirilemedi.

ANA BAŞLIKLAR…

Artık sağlıkta sözün bittiği yerdeyiz. Dünyanın en kutsal mesleğini yapan, en uzun eğitimini alan toplumun önde gelen insan kaynakları hekimler mutsuz. Hizmeti alan hastalar gerek devlet sağlık hizmetlerindeki kaos, gerekse özel sağlık hizmetlerindeki denetimsizlik nedeniyle mağdur ve güvensiz... Sağlık Bakanlığı bu kargaşa içinde şaşkın ördek gibi işin neresinden tutacağını bilemeden yıllardır yalpalıyor. Hekim örgütleri boşa giden milyonlarca saatlik çalışmanın sonunda yorgun ve bitkin. Yapılması gerekenler aslında belliydi. Hekime hak ettiği maaşı vererek onları tam gün hastanede tutmak. Özel sağlık hizmetlerini ciddiyetle, hiç fire vermeden düzenli olarak denetlemek ve toplumun kaliteli, güler yüzlü sağlığa ulaşımını kolaylaştırmak için Genel Sağlık Sigortasını temkinli küçük adımlarla başlatmak. Elbette ki bu ana başlıkların altı sayfalarca detayla doldurulabilir. Ancak sürdürülebilir bir sağlık hizmeti sistemini kurmak bu ana başlıkların oluşturulması ile başlar. Aslında sistemin en önemli ve ana başlığı da Kamu Sağlık Hizmetleri ve bu hizmetlerin temel taşı olan hekimlerdir. Bu yüzden hekime hak ettiği maaşı vererek onları tam gün hastanede tutmak önemlidir.

SİSTEM DOĞRU ORGANİZE EDİLMELİ…

Hastane ve özel klinik arasında koşuşturan kafası karışık bir hekim asla kamu sağlık hizmetlerinde ya da özel sağlık hizmetlerinde tam verimli olamaz. Peki ama nedir bu hekimin hak ettiği maaş ve özlük hakları?... Hekimin hak ettiği maaş bir ülkenin üst düzey bürokrat maaşıdır. Devletin hakimine verdiği maaştır. Nöbetlerdeki emeğinin karşılığıdır. Onca ağır yükün sonunda insan gibi ölebileceği bir emekliliktir. Bunun karşılığında ise hekimin özverili çalışmasıdır. Sağlık Bakanlığının sistemi doğru organize etmesi ve yönetmesidir. Yıllardır sistemin kurgulanamamasının nedeni işte bu ilkelere ilişkin ilk önemli adımın atılamaması oldu. Sağlık Bakanlıkları özel muayenehaneleri yasalara aykırı olmasına rağmen hep bir rüşvet, hekim ise kazanılmış bir hak olarak gördü. Öyle görülüyor ki; şimdi sağlıkta bir reform için hükümet ciddi bir adım atarak hekim maaşlarını artıracak. Sağlıkta politika yapılamaz. Eğer bu ilerleme gerçekçi ve tatminkâr bir oranda gerçekleşirse şu anda ve yıllardır sağlık sisteminin düzeltilmesine destek veren tüm kesimlerin çalışması sayesinde olacak. Ve belkide UBP-DP hükümetinin onca başarısız icraatının yanında çok büyük bir artısı olacak. Yine eğer başarılamazsa büyük ihtimalle bu hükümetin de sonu olacaktır.

BİR ŞEYLER YAPMANIN ZAMANI…

Yine de bilmek zorundayız ki; sistemin kurgulanmasına başlarken ille ki bir kaos yaşanacak. Mutlaka hekim istifaları olacaktır. Ancak adaya dönen genç hekimler de olacaktır. Eğer Sağlık Bakanlığı bu kaosu organize etmede başarılı olursa günün sonunda hep birlikte adaletli, mutlu sağlık çalışanları ve mutlu hastaların olduğu bir sistemi yakalamayı başaracağız. Belki bana “romantik” ve “aşırı iyi niyetli” diyebilirsiniz… Ama ben inanıyorum ki; eğer sağlık sistemini iyileştirmeyi başarabilirsek, diğer sistemlerin iyileştirilmesi için büyük bir umut yakalayacağız. Şimdi yeni şeyler söylemenin değil, yeni şeyler yapmanın zamanı...

 

Bu yazı toplam 2734 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar