Serhat İncirli

Serhat İncirli

Vordolar!

A+A-

Vordo ne demektir?

Vordo, kaba kişidir…

Vurdumduymazdır…

Çevresine dayılanan, kabadayılık yapandır…

-*-*-

Bencildir vordo...

Hep haklı olduğundan emindir…

Görgü kurallarına uymayandır...

Vordo, vordodur!

-*-*-

Dünya siyasetinde de “vordolar” veya “vordoluk” yapanlar vardır!

Mesela Amerika dilediği zaman vordo olur!

Neden?

Gücüne güvenir!

Pazu ve para gücüne!

-*-*-

Ama dilediğinde Suudi Arabistan da vordolaşabilir!

Mesela Kaşıkçı cinayetinin bir aşırı vordoluk olduğunu herkes bilir!

Bu vordoluğa karşı dik duruş sergileyen Türkiye’nin, akabinde aldığı ya da almak istediği dev kredi nedeniyle nasıl diplomatik anlamda yerle bir edildiğini hatırlayalım…

Suudi’ler resmen paralarıyla vordoluk yapmıştır…

-*-*-

Vordoluk yapmanın genelde iki yolu vardır…

Ya paranız ya da pazunuz çok güçlü olmalıdır…

Değilse, vordoluğunuz elinizde patlar, rezil olursunuz…

-*-*-

Pile köylüsü, kesinlikle bir yola ihtiyaç duyuyor…

Çünkü Pergama’dan - doğru ve yasal yoldan geçişler tam bir eziyete dönüştü.

Düşünün bu geçiş, yasal anlamda “Birleşik Krallık İmparatorluğu’nun topraklarına geçişi” gerektirir…

Son zamanlarda trafik yoğundur.

Biliyorsunuz Euro - TL ilişkisi nedeniyle, Euro kazananlar, TL’nin geçerli olduğu tarafı bit pazarı olarak kullanıyor ya!

-*-*-

Evet, Pileliler çok haklıdır, yola ihtiyaçları vardır ve Yiğitler - Pile yolu da mutlaka ve mutlaka kullanılmalıdır, onarılmalıdır, asfaltlanmalıdır…

-*-*-

Peki nasıl?

Vordolukla mı?

Vordoluk yapacak gücünüz var mı?

Paranız var mı?

Yok!

Pazu gücü mü?

-*-*-

Pazu gücüyle vordoluğun son örneğini, Hüseyin Mavideniz cinayetinde gördük değil mi?

Mavideniz’i öldürenlerin, “hafifletici” tek bir sebep sayması, vicdanen kabul edilebilir mi sizce?

-*-*-

Daha önce de yazdık; tavşanın “afedersiniz” bülücüğünü taşa sürtüp, dağa tecavüz etti diye övünmesi olayındaki gibi davranmaktan vazgeçin…

Hem cinsel ayrımcılık yapıyor duruma düşersiniz hem de rezil olursunuz!

-*-*-

BM, hep Rumlar’ın tarafını tutuyor yalanından da vazgeçin…

Çünkü kesinlikle doğru değildir söylediğiniz…

BM’nin 1964 sonrasındaki süreçte, silah kaçakçılığı, insan kaçakçılığı veya insan nakliyesi gibi konularda Türklere çok yardımcı olduğunun hem kulak hem de göz şahitleri arasındayım…

-*-*-

Şimdi açıkça söyleyin!

Hedefiniz nedir?

Gerçekten Pile’ye yol yapmaksa, buyurun bunun yöntemi diplomasidir, dün de yazdık, siz de Rum tarafına bir yerden kolaylık sağlayın, win win çözüm bulun…

-*-*-

Yok eğer, askerinizle, polisinizle ve dozerlerinizle, kısacası “pazularınızla” bu işi halledeceğinizi sanıyorsanız, önce hem kendinizin hem de annenizin para durumunu bir kontrol edin!

Mevcut eziklikte, TL’nin mevcut pozisyonunda vordoluk yapmak, sadece ve sadece küçük bir çakıl taşçığına bülücüğü hafiften dokundurup, ardından hikaye anlatmaktır!

Dağı öyle devirdim, ovaları öyle geçtim falan!

Hikaye!

-*-*-

Verin kararınızı!

Gidişattan umutlu değil misiniz?

Federal çözümü konuşmak istemiyor musunuz?

Türkiye de mi istemiyor?

Ne papaz tahrik ederek, ne de dozerleri - yumrukları BM askerlerine yükleyerek bunu yapabilirsiniz!

Mümkün değil!

-*-*-

Bir vordoluk yaptınız!

Dünyanın en önemli üç vordo devletini karşınızda buldunuz!

-*-*-

Neyse!

Sırada ne var şimdi?

Hazırlanın!

Bizim vordolar, çok yakında, çok daha pis işlere de girişebilirler!

Mesela mı?

Rum tarafına gönderirler üç sersemi; “sıkın oğlum Türk tarafına” derler…

-*-*-

Kilisede zavallı bir papaza yapılandan ya da BM araçlarını dozerlerle sürüklemekten, dayılanmaktan, hukuk bilmezlikten, kabalıktan, bencillikten, hep haklıyım dangalaklığından yani vordoluktan, başka bir şey beklenmez ki!

KKTC düşmanı hainler!

KKTC’yi tanıtmak mı istiyorsunuz?

Dışişleri Bakanlığı’nın görevi değil mi bu?

Görevlerinden biridir diyelim!

-*-*-

Tekrara düşmüş gibi olmamak istiyorum ama “vordo” bir tavırla, Dünya’nın gözünün üzerinde olduğu Dipkarpaz’daki Kıbrıslı Rum toplumunun papazını taciz ederek tanınmak mümkün mü?

-*-*-

Bence KKTC diye bir devlet yoktur, koskocaman bir sahtekarlıktır...

Bana bu yüzden vatan haini veya Rumcu diyorsunuz...

-*-*-

Peki, Dipkarpaz’da papaza sarkıntılık eden zevzek sizce nedir?

Kahraman mıdır?

Mesela şimdi, Dünya’daki tüm Müslüman devletler, papaza bu kahraman kardeşinizin!!! yaptığını alkışlayarak, “helal olsun, kafire ders verdi, haydi KKTC’yi tanıyalım” mı diyecek?

-*-*-

Ya da şöyle soralım?

Pile’deki gerginlik sırasında, BM Barış Gücü askerine şiddet kullanan, araçlarını tahrip edenler sizce kahraman mı?

Onlar için “helal olsun” mu diyelim?

Pile’de yaşananlar, olaydan haberdar olan ve Kıbrıs’la ilgilenen her devletin protestosuna sebep oldu!

-*-*-

Bu mudur devleti savunmak veya tanıtmak?

Eğer “budur” diyorsanız, ya cidden salaksınız ya da hepimizi salak sanıyorsunuz!

-*-*-

Pile’de yaşam süren insanların bu yol hakları olabilir...

Haklarıdır da!

Ama siz, haklılığımızı tarumar ettiniz!

-*-*-

Hainler sizi!

Devlet düşmanları!

KKTC karşıtları!

dev-002.jpg

Devrimci İşçi Sendikaları Federasyonu (Dev-İş) eski başkanı Mehmet Seyis, dün son yolculuğuna uğurlandı… 10.00’da Lefkoşa’daki Dev – iş binasının küçük bahçesinde bir tören düzenlendi… Törene, 2.Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Ana Muhalefet CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sadık Gardiyanoğlu, TDP Genel Başkanı Mine Atlı, aynı partinin eski genel başkanı Cemal Özyiğit, BKP Genel Başkanı İzzet İzcan, YKP Genel Sekreteri Murat Kanatlı, CTP milletvekilleri, ilerici siyasiler, sendika başkan ve temsilcileri ile Güney Kıbrıs’tan AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu ile PEO Genel Sekreteri Sotirulla Haralambus ve Seyis’in yakınları – yoldaşları katıldı… Benim için, AKEL Genel Sekreteri’nin bu törene katılması, çok büyük bir onurdur… Ama Sadık Gardiyanoğlu’nun Dev – İş’teki törende yer alması, Kıbrıslının özlediği, beklediği, istediği ve olması gereken bir güzelliktir… Gazimağusa’daki törene katılamadım… Mehmet Seyis, kesinlikle dini tören istememiş… Bunu da alkışlıyorum ve bir gün hepimiz öleceğiz, sakın ama sakın, arkamdan kimse anlamadığım dilde dua okumasın… Her dilde şarkı söyleyebilirsiniz… Haaa dini törenle gömülmek isteyenlere de saygım sonsuzdur bu arada… Bu arada ekleyeyim, hem bu fotoğrafı hem de tabutun önündeki Mehmet Seyis fotoğrafını TAK’tan sevgili Erol Uysal çekti…

Bu yazı toplam 3648 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar