Uzun zamandır, ülkedeki yolsuzluk ve rüşvet iddiaları halkın ve iş dünyasının içinde de konuşuluyordu. Malumun ilanı oldu
Ülkemizde son günlerde, üst kademe yöneticilerinin yolsuzluk ve rüşvet iddialarıyla tutuklanması veya görevden alınmaları konuşuluyor.
Tutuklananların veya görevden alınanların bulundukları makamlara baktığımız zaman, ülkeyi yöneten siyasilerle yakın çalışma ortamlarında bulunduklarını, onları bu makamlara atayanların hükümet yetkilileri olduğunu ve bundan dolayı ülkeyi yöneten siyasilerin de çok ağır eleştirildiğini görüyoruz.
Yolsuzluklarla ilgili olarak, gerek iş dünyası, gerekse de halk içinde bu tür iddialar uzun zamandır zaten konuşuluyordu.
Kuzey Kıbrıs’ ta yapılan araştırma ve anketlerde de benzer sonuçlar çıkıyordu. Halkın ve iş insanlarının bahse konu araştırma ve anketlere verdiği cevaplarda, ülkedeki yolsuzluğun, partizanlığın ve adaletsizliğin boyutlarının çok yüksek olduğu gözler önüne seriliyordu.
Memleketteki bu sorunların varlığını, bizde uzun zamandır dile getiriyoruz. Bizim vurguladığımız bu konuları, bilimsel araştırmalar ve anketler de teyit etmektedir.
Bu araştırmalardan biri de CMİRS şirketinin düzenli olarak her 3 ay da bir iş insanlarıyla ve halkla yaptığı anketlerdir. Ülkedeki yolsuzluk ve rüşvet iddiaları da, CMIRS’in yaptığı pek çok ankette, ülkedeki en önemli sorunların arasında yer alıyordu.
Bu bağlamda, Göç Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi’nin (CMIRS) Ağustos 2025 döneminde yaptığı kamuoyu araştırması, Eylül ayında açıklanmıştı. Araştırma, toplumun genel ruh halini ve ülke sorunlarına bakışını ortaya koymuştu.
Katılımcıların yüzde 82,6’sı ülkede adaletsizliğin, yüzde 83,6’sı partizanlığın, yüzde 73,2’si yolsuzluğun ve yüzde 69,8’i rüşvetin yaygın olduğunu ifade etmişti. Araştırmaya göre, katılımcıların yüzde 84,4’ü ülkede işlerin yanlış yönde gittiğini düşünüyordu.
CMIRS’in değerlendirmesine göre, ekonomik sorunlar toplumun gündeminde ilk sıradaki yerini korurken, bu dönemde altyapı ve sağlık sistemine dair şikâyetler yükselişe geçmişti.
CMIRS Anketine katılanların önemli bir çoğunluğu da, devlet yetkililerinin insanların sorunlarıyla ilgilenmediğini düşünüyor. Bu bağlamda, toplumun, adalet duygusunu yeniden kazanmaya ve iyi yönetim örnekleri görmeye ihtiyacı vardır.
Öte yandan, Mart 2025 de yayınlanan, Uluslararası Şeffaflık Örgütü kriterlerine göre hazırlanan 2024 yılına ilişkin “Kuzey Kıbrıs Yolsuzluk Algısı Raporu” da benzer noktalara vurgu yapıyor.
İş insanları ve uzmanlarla yapılan anket sonuçları pek de iç açıcı değil. Rapora göre iş insanlarının yaklaşık yüzde 75’i Kuzey Kıbrıs’ta rüşvet ve yolsuzluğun çok yaygın olduğunu düşünüyor. Ankete katılan iş insanlarının yaklaşık yüzde 65’i yolsuzluğun iş yapmaya engel olduğunu düşünüyor. Kuzey Kıbrıs Yolsuzluk Algısı Raporu’nda, ülkemizde yolsuzluğun en çok kamu ihalelerinde yapıldığı öne çıkıyor.
Ankette “Rüşvetle en fazla hangi durumlarda karşılaşıyorsunuz” sorusuna ise, iş insanları, yüzde 63’ü çoğunlukla “Kamu ihaleleri izin, lisans işlemlerinde" karşılaştıklarını belirttiler. Öne çıkan diğer yerler ise, Kamu arazi bina tahsisleri, Devlet teşvikleri, Vakıflara ait malların kiralanması ve çalışma izinleri..
Ekonomik sorunlar, yolsuzluk ve adaletsizlik olan ülkelerde toplumsal çürümeye çok sık rastlanmakta, ekonomik kaygıların ve adaletsizlik duygusunun çok yüksek olduğu ülkelerdeki hükümetlerin kendi taraftarlarına ekonomik çıkar ve avantaj sağladığı da çokça görülmekte, çıkarlar çatıştığı zaman da, kendi aralarında kavga etmektedirler. Bizde de benzer durumlar yaşanmaktadır.
Bunun en önemli örneklerinden biri de, kamu yönetiminde yapılan, sınavsız, münhalsiz, liyakata dayanmayan, partizanca istihdamlardır. Böylece, adalet duygusu zedelenmekte, kurumların verimliliği ve kurumsal hafızası da erozyona uğramaktadır.
Yolsuzluklar cezasız kaldıkça, vatandaşlar, sorunların düzeleceğine dair bir umut ışığı görmüyor ve Hükümet’ e olan güven de düşmeye devam ediyor. Bu bağlamda, yolsuzlukla mücadele çok ciddi bir iştir ve taviz verilmeden devam etmelidir.
Ülkemizde yaşanan sorunlara karşı önlemler alınmaz, liyakatli kişiler yönetici olarak seçilmez, Hükümet uygulamalarındaki adaletsizlik ve partizanlıktan uzaklaşılmazsa ve sadece partililere yönelik icraatlar yapılır ve halkın karşı olduğu konularda adımlar atılmaya devam ederse, bu Hükümet’ in yıpranması devam edecek ve halk, günü geldiğinde sandıkta hesap soracaktır.
Ülkemizde ciddi bir Hükümet sorunu olduğu nettir. Halkın tümüne eşit, adil ve şeffaf bir şekilde hizmet verecek, liyakat sahibi, bilgili, çalışkan, dürüst kadrolardan oluşan bir hükümet’ i halkımız dört gözle beklemektedir.







