Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

Çin Seddi

A+A-

 

Girne’deki emirname değişiklik tartışmaları devam ediyor… Yasa gereği yapılması gerekli bilgilendirme toplantısı sonunda yapıldı ve baştan beri söylediğimiz gibi aslında bu değişiklik isteminin ardında yatan nedenin Ayyorgi’de eski Zeyko Yağ Fabrikası’nın yerine yapılan oteldeki kaçak katların yasallaştırılması olduğu ortaya çıktı.

Bir otel inşaatının kaçak kat sayısının yasallaştırılması için bütün hükümetin seferber olduğu, bir otel sahibi için yapılan bu değişiklik isteminin sonradan eski Şehir Planlama Dairesi Müdürü Ertan Öztek’in dediği gibi Kuzey Sahil şeridini bir ‘Çin Seddi’ durumuna düşüreceği çok açık.

Şu anki Daire Müdür Vekili Türkmen Yiğitcan’ın kat sayısını 7 ile sınırlandırmaya çalışıyoruz şeklindeki sunumunu duyunca gülümsedim; Sanki daha önce 15-20 kat varmış da şimdi 7 ile sınırlama çalışması yapacaklarmış gibi bir sunum seçmiş olması yapılan suçun gizlenmeye çalışılması gibi bir durum ortaya çıkarıyor.

Bu değişiklikle sadece katların yükselmesi değil, binaların yerleştiği taban oranlarının da artırılması hedefleniyor. Yani düşünün hem enlemesine, hem boylamasına büyüyen bir Girne kıyı şeridi… Şu an bile yaşanmaz duruma gelen Girne’nin böyle bir değişiklikten sonra yaşanmayı bırakın durulmaz hale geleceğini kestirmek zor olmasa gerek.

O toplantının ardından bir de şunu merak ediyorum; Elbette ki eski Şehir Planlama Daire Müdürlerini suçlamak için değil ama sadece merak işte… “Şehir Planlama Dairesi yerlerde sürünüyor, bu hale gelmesinin nedeni siyasilerdir” diyen ve “Bu değişiklik isteminin nedeni Zeyko’nun yanındaki tesistir, böyle olursa Karşıyaka’dan Esentepe’ye Çin Seddi oluşur” diyen eski Müdürler eğer şu anda görevlerinin başında olsalar bu değişikliğe karşı çıkarlar mıydı, karşı çıkıp da kaale alınmaz iselerdi görevlerini bırakırlar mıydı?

Tekrar ediyorum, amacım suçlamak değil ama onların görevleri süresinde de Girne’de olumsuz çok şey oldu, şimdiki karşı duruşlar o zamanlar da oldu mu? Ve şunu da söylemeliyim ki şu anda bilir kişi olarak karşı duruşları ve söylemleri de çok önemli. Önemli ki yakıştırmalarını yazının başlığı yaptım.

-------------------------------------------------------

Özeleştiri   

Gazetecilere yine saldırı yapıldı. Mahkemelerde haber takibinde olan gazetelerin muhabirlerine yapılan saldırı kaça ulaştı bilmiyorum ama bu konuda emniyet güçlerinin tedbirlerini güçlendirmeleri mutlaka ki gerekli… Görevlerini yapan muhabirlere o anda zanlı yakınlarının canları da yandığı için saldırı yapabilecekleri her zaman düşünülmeli ve gerekli tedbirler alınmalı. Zanlı yakınları ‘haklıdırlar’ anlamında söylemiyorum, onlar da muhabirlerin işleri gereği orada olduklarını bilmeleri gerekir. Ancak bizim de özeleştiri yapmamız şart. Bizim derken gazetecilerin, gazetelerin, özellikle internet sitelerinin… Bir kimse hakkında karar verilmediği sürece suçlu ilan edilemeyeceği bilinmeli ve peşin olarak kişi veya kişilerin gazete manşetlerinde suçlu durumuna düşürülmesinin o kişinin bundan sonraki hayatında önüne çıkabilecek bu suçlamanın hesap edilmesi gerekir. Gazeteciliğin tiraj uğruna nefret edilen bir pozisyona düşürülmemesi çok önemlidir. Bu mesleğin icraattakiler için baskı unsuru olma pozisyonunu yıpratmamak, vatandaşın medyaya güvenini sarsmamak her gazetecinin, gazetenin ve basın-yayın organının görevi olmalıdır.

Bu yazı toplam 2191 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar