1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. 55 yıl sonra Küçük Kaymaklı’ya defnedildi…
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

55 yıl sonra Küçük Kaymaklı’ya defnedildi…

A+A-

55 yıl aradan sonra, Küçük Kaymaklı’nın simgesi, “kayıtsız kayıp” Hüseyin Ruso, vurulduğu yerin ve adına inşa edilmiş anıtın yanına defnedildi…

 

r1-010.jpg

“Kayıp” edilişinin tam 55nci yıldönümünde, dün yani 25 Aralık 2018’de, Küçük Kaymaklı’nın simgesi, sevilen futbolcu, sporcu, öğretmen ve “kayıtsız kayıp” Hüseyin Ruso, 55 yıl önce vurulduğu yerin ve adına inşa edilmiş olan anıtın yanına askeri törenle defnedildi…

r2-010.jpg

Küçük Kaymaklı’da öldürüldü – 55 yıl aradan sonra yeniden Küçük Kaymaklı’ya defnedildi…

Sabah saat 10.00’da Küçük Kaymaklı Camisi’nde cenaze namazı için siyasiler, askerler, Küçük Kaymaklılılar, “kayıp” yakınları ve Hüseyin Ruso’nun yakınları toplandılar… Kayıplar Komitesi adına Tekke Bahçesi’nde kazıları yürüten ekibin lideri olan, şimdilerde Kayıplar Komitesi Kıbrıslıtürk Üye Ofisi Kazılar Koordinatörü olan arkeolog Demet Karşılı, Kayıplar Komitesi Kıbrıslıtürk Üye Asistanı Mine Balman, Kayıplar Komitesi psikologları Ziliha Uluboy ve Pembe Ardıç da cenaze töreninde hazır bulundular… Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı adına Tekke Bahçesi’ndeki Ayvasıl’dan getirilmiş mezarların kazılmasına emek vermiş olan emekli albay ve Cumhurbaşkanı’nın güvenlik danışmanı Halil Sadrazam da törende hazır bulundu…

Cenaze törenine katılanlar arasında Küçük Kaymaklı Eğitim Kültür ve Dayanışma Derneği’nin Asbaşkan Ali Zeybekoğlu, dernek yetkililerinden Münür Altuner, Sevgi Alibaba ve diğer dernek yetkilileri ve üyeleri de vardı…

İki yıl önce Kayıplar Komitesi’nin Ayvasıl’dan getirilerek Tekke Bahçesi’ne gömülmüş olanların mezarlarında yürütmüş olduğu kazılarda, kalıntıları Hüseyin Yalçın yazılı mezarda bulunarak DNA testlerine gönderilen Hüseyin Ruso, yarım asır süreyle burada yatmış ancak kimsecikler nerede gömülü olduğunu bilmemişti. Ailesi onu aramış, bekleyip durmuş, Küçük Kaymaklı’da vurulduğu yerde kalmış olan naaşını almaya çalışmış, bunu başaramamıştı… Hüseyin Ruso, 1963 çatışmalarında öldürülen başka bazı Kıbrıslıtürkler’le birlikte Lefkoşa Genel Hastanesi morguna konmuştu. Burada bir liste yapılarak bu liste Kıbrıslırum makamlar tarafından Kızılhaç’a verilmiş, Kızılhaç yetkilileri de Kıbrıslıtürk yetkililere bu listeyi vererek 21 veya 22 Kıbrıslıtürk’ün naaşının morgtan alınmasını istemişlerdi. Ancak Türk tarafı bunu yapmamış ya da yapamamıştı. Bu yüzden aralarında Hüseyin Ruso’nun da bulunduğu morgtaki Kıbrıslıtürkler’e ait naaşlar, Ayvasıl Kıbrıslıtürk mezarlığı dışında toplu mezarlara Kıbrıslırum makamlar tarafından gömülmüştü. 4 Ocak 1964 tarihinde Kıbrıslıtürk makamlara 21 veya 22 kişinin morgta bulunduğu bildirildikten 9 gün sonra bu kez Kıbrıslıtürk yetkililer Ayvasıl’daki toplu mezarları İngiliz askerleri eşliğinde kazmışlar ve buldukları naaşları “Ayvasıl şehididir” diyerek Tekke Bahçesi’ne gömmüşlerdi…

Ayvasıl’dan getirilen bu mezarlarda kazı yapılabilmesi için on yıllık bir mücadele gerekmiş ve en sonunda bu başarıldığı zaman pek çok “kayıp” Kıbrıslıtürk’ten geride kalanlar bu mezarlardan çıkarılmıştı. Bunlar arasında Hüseyin Ruso da bulunuyordu. DNA testleriyle kimliklendirme yapıldıktan sonra Ruso’nun ailesi onu Tekke Bahçesi’ne değil Küçük Kaymaklı’da vurulduğu ve anıtının bulunduğu yere gömmek istediklerini söylemiş ve bir yıl bunun için mücadele etmişlerdi. Sonuçta hükümet kararıyla askeri bölge içinde olan anıtın bulunduğu yer sivilleştirilmişti ve dün işte bu bölgeye, anıtın yanına Hüseyin Ruso defnedilebilmiş bulunuyor.

Cenaze törenine Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın yanısıra 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, askeri yetkililer, Dışişleri Bakanı Kurdet Özersay, Lefkoşa Belediye Başkanı Mehmet Harmancı da katıldı.

Hüseyin Ruso’nun hayatta olan tek kardeşi, 86 yaşındaki ablası Meryem Ruso Paralik, cenaze namazında ve defin töreninde bir sandalyeye oturarak onun için çok anlamlı olan bu süreci izledi… Bundan tam bir yıl önce Meryem Ruso Paralik YENİDÜZEN’e verdiği ve bu sayfalarda yayımladığımız röportajında “Kardeşim vurulduğu yere gömülsün” demiş ve bir yıl boyunca bunda ısrarlı olmuştu… Cenaze töreni sırasında taziyeleri kabul eden Meryem Ruso Paralik, çok sevdiği kardeşini istediği yere, adına yaptırılmış anıtın yanına defnetmenin huzurunu yaşadığını da ifade ediyordu cenazeye katılanlara…

Cenaze namazını Din İşleri Başkanı Talip Atalay kıldırırken, “Bu hatıralar toplum için de bizim için de çok acı. Allah bir daha ne milletimize ne de aileler böyle acı göstermesin” diyerek Hüseyin Ruso’nun ailesi ile tüm şehit ailelerine başsağlığı diledi.

Cenaze namazının ardından Ruso’nun defnedileceği Küçük Kaymaklı Şehitliği’ne geçildi. Buradaki törene, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da katıldı. Akıncı ve Talat, koluna girdikleri Meryem Ruso Paralik’e taziyelerini ileterek, sabır diledi. Küçük Kaymaklı Camisi’nden şehitlik olarak ilan edilen Hüseyin Ruso Anıtı’nın bulunduğu alana büyük bir kalabalık cenazenin arkasından yürüyerek katıldı.

“Kayıtsız kayıp” olarak Kayıplar Komitesi kazılarında kalıntıları bulunan Hüseyin Ruso’nun küçük tabutu, daha büyük bir tabuta yerleştirilerek cenaze törenine getirilmişti. Gömüleceği anda büyük tabut açılarak içinden Hüseyin Ruso’dan geride kalanların bulunduğu küçük tabut çıkarıldı ve Ruso, bu küçük tabut içerisinde toprağa verildi… Cenaze töreni sırasında saygı duruşu ve saygı atışı da yapıldı.

Cenaze törenini de oturarak takip eden Meryem Ruso Paralik, duygularını “Kardeş yıkılmaz dağ. Yıkılırsa baştan yapılmaz. Hüseyinimin toprağını gördüm. Ne mutlu bana…” diyerek ifade etti. Paralik, Hüseyin Ruso’nun tabutunun sarılı olduğu KKTC bayrağını 3 kez şahadet getirdikten sonra teslim aldı ve dua okudu. Cenaze töreni dua okunmasıyla sona erdi.

 

SOSYAL MEDYADAKİ YANKILARI…

Küçük Kaymaklılılar’ı bir araya getiren ve iyi ve kötü hatıralarını canlandıran bu cenaze töreni, sosyal medyada da geniş biçimde paylaşıldı… Cenaze töreni BRT’den ve başka bazı TV’lerden canlı olarak yayımlanırken, Avustralya’dan Küçük Kaymaklı Facebook Grubu’na yazan Süheyla İsmail Bayram, duygularını şöyle paylaştı:

“Bugün Melbourne'dan içimi saran hüzün ve buruklukla rahmetli Huseyin Ruso'nun cenaze törenini canlı olarak izledim. Çocukluğumda hayran olduğum Meyrem ablayı yıllar sonra görmek nasib oldu. Savaş, kaçış, Hamitköy o zamanki ismi ile Mandrez’deki ve sonrası acı dolu günleri yeniden yaşadım. O zaman 10 yaşında olmama rağmen komşumuz olan bu ailenin ve tüm Küçük Kaymaklı insanlarının birbirlerine olan sevgi, saygı, birliktelik, beraberlik, kardeşlik ve samimiyetini her zaman hissettim. Küçük Kaymaklılı olmakla bir kere daha gurur duydum. Bütün şehitlerimizi rahmetle anarken Hüseyin Ruso’nun şehit düştüğü yere defnedilmesinin gerçekleşmesinde emeği geçenlere teşekkür etmek istiyorum. Kıbrıs tarihinde gelecek nesiller sizinle gurur duyacaklarından eminim. Kalın sağlıcakla.”

Kayıplar Komitesi psikologlarından Ziliha Uluboy ise cenaze sonrası sosyal medya sayfasında şöyle yazdı:

“Bugün Hüseyin Ruso’yu 55 yıl sonra defnettik. İsmi verilen orta okulda okumuştum. Ama kayıp olduğunu bilmiyorduk. Oysa bu kadar yıldır nerede gömülü olduğu bilinmiyordu.

2016 yılında Kayıp Şahıslar Komitesi’nin Tekke Bahçesi Şehitliği’nde yürüttüğü çalışmada Hüseyin Yalçın isimli mezardan çıkarıldı, kimlik tespiti yapıldı ve bugün defnedildi.

Toplum olarak kayıplar konusunda yeteri kadar bilgimizin ve farkındalığımızın olmamasının nedeni bellidir. Hüseyin Ruso gibi o yıllarda toplumda çok sevilen sayılan birinin bile kayıp olduğunun söylenmemesi çok üzücüdür.

Gerçek tarihimizi bilmek önemlidir. Tarihimiz geleceğimize yön verecek.

İki tarafta da kayıp kişiler vardır. Lütfen kayıpların gömü yerleri ile ilgili bilgisi olanlar Kayıp Şahıslar Komitesi’ne Alo 181’den ulaşsın. Zaman daralıyor!”

Hüseyin Ruso’nun ailesinin acısını paylaşıyoruz…

 

Fotoğraflar: Erol Uysal-TAK/Sevgül Uludağ-YENİDÜZEN

 

 

 

Bu yazı toplam 2015 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar