Serkan Soyalan

Serkan Soyalan

Napoli

A+A-

Geçtiğimiz hafta Baf Havaalanı üzerinden ulaştık Napoli’ye. Napoli’nin Naples Havaalanı Güney İtalya’nın en işlek havaalanı.

Napoli izlenimlerine geçmeden önce biraz şehir hakkında bilgiler verelim. İtalya’da nüfus itibarıyla, Roma ve Milano’dan sonra en büyük şehri olan Napoli, İtalya tarihinde 2.800 yıllık geçmişi ve 1285 - 1816 döneminde özerk bir devlet olan Napoli Krallığı başkentliği yapması nedeniyle çok büyük öneme sahip.

***

Şehir merkezi UNESCO Dünya Mirasları listesinde olan Napoli, milattan önceki ilk binyılda Yunanlılar tarafından kuruldu.

Dünyanın sürekli yerleşim olduğu en eski kentsel alanlardan biridir.

***

M.Ö. 8’inci yüzyılda, Pizzofalcone tepesinde Parthenope adlı bir koloni kurulmuş. M.Ö. 6’ncı yüzyılda da Neapolis olarak yeniden kurulmuş. Neapolis, “Yeni şehir” anlamını taşıyor ve bu kelime, zamanla Napoli’ye dönüşmüş.

Şehir, “Büyük Yunanistan” olarak da adlandırılan ve Antik Yunan koloni çağında İtalya’nın Güneyi ve Sicilya Adası’nı belirtmek için kullanılan coğrafi adlandırma Magna Graecia'nın önemli bir parçasıydı.

***

Napoli sonraki dönemde, Napoli Dükalığı'nın (661–1139), daha sonra Napoli Krallığı'nın (1282–1816) başkenti ve son olarak da 1861'de İtalya'nın birleşmesi'ne kadar İki Sicilya Krallığı'nın başkenti olarak görev yaptı.

***

Napoli’nin 2,800 yıllık tarihinin izlerini şehri adımlarken görmeniz de mümkün.

Tarihi şehrin sokaklarında dolanırken, Orta Çağ, Rönesans ve Barok stiller sıkça karşımıza çıkıyor.

***

Napoli, 448’i tarihi, toplamda 1000 kadar kilisesiyle, ibadet yeri sayısı bakımından dünyanın en Katolik şehri olarak da biliniyor.

Hatta Hıristiyanlığın en önemli isimlerinden havariler Peter ve Paul'ün İtalya'da önce Napoli'ye geldiğine ve burada dua ettiklerine de inanılır.

***

Şehrin, UNESCO tarafından ortak insanlık mirası olarak kabul edilmesi 1995 yılına dayanıyor.

***

Ekonomik veriler, şehrin dünyayı kasıp kavuran II. Dünya Savaşı’ndan bu yana ekonomik büyüme yaşadığını gösteriyor. Ancak Napoli’de işsizlik hala büyük bir sorun.

***

Napoli, İtalya'nın ve Avrupa'nın en çok turist çeken şehirlerinden biridir. Bunun en önemli nedenleri arasında şehirdeki Maradona sevdası, Vezüv Yanardağı çevresindeki Pompeii ve Herkulaneum gibi antik şehirler ile Capri adası gösterilebilir.

Öte yandan bir başka yazımızda derinlemesine aktaracağımız Amalfi’nin kıyısı da UNESCO Dünya Mirasları listesinde bulunmakta.

***

Mimariye ve sanata ilgi duyan biri olarak Napoli bende Orta Çağ, Barok ve Rönesans dönemi kiliseleri, kaleleri ve saraylarıyla dolu bir sanat merkezi izlenimi bıraktı.

İtalyanca “Napoli’ye ait” anlamına gelen “Napoliten” resminin gelişiminde, büyük hayranlık beslediğim Michelangelo Merisi de Caravaggio’nun 1606’da Napoli’ye gelişi büyük katkı sağlar.

Bourboun’lu III. Charles’ın 1752’de kurduğu Napoli Güzel Sanatlar Akademisi döneminin önemli sanat okullarındandı.

Farklı dönemlerde Domenico Morelli, Giacomo Di Chirico, Francesco Saverio Altamura ve Gioacchino Toma gibi sanatçılar burada çalışmalar yapmış, eserleri de akademinin sanat koleksiyonlarına eklenmiştir.

***

Sadece resim sanatında da değil, şehirde tiyatronun geçmişi de çok eskilere dayanır. Örneğin San Carlo Tiyatrosu opera binasının tarihi, 18’inci yüzyıla kadar uzanır. 1737’de inşa edilen bu tiyatro, Avrupa’nın en eski çalışan tiyatrosudur.

Napoli, Batı Avrupa sanat müziği tarihinde önemli bir yere sahiptir. Bunu günümüzde de zengin konser salonlarıyla da anlayabiliriz.

1826'da Bourbon'lu Francesco I tarafından kurulan San Pietro a Majella müzik konservatuarı, bugün hem prestijli bir müzik eğitimi merkezi hem de bir müzik müzesi olarak faaliyet göstermeye devam ediyor.

En eski altı telli gitar da, 1779'da Napoliten Gaetano Vinaccia tarafından yaratıldı; enstrüman şimdi “Romantik gitar” olarak anılıyor.

Ve porselen… Napoli Capodimonte porselen sanat geleneğinin de evidir. Napoli’nin 19’uncu yüzyılın ortalarında kalma porselen fabrikalarının birçoğu bugün de aktif durumdadır.

***

Napoli’de gezerken, boğazına düşkün olan biri olarak her sokakta karşımıza çıkan restoranlarda, fazlaca zaman geçirdiğimizi de söylemeliyim.

Bilindiği üzere, pizza Napoli’de icat edildi. Pizza gibi Napoli’nin şarapları da büyük bir üne sahiptir.

Pizza, ilk başlarda yoksulların yemeği olarak ortaya çıksa da, Ferdinand IV dineminde üst sınıf arasında da popüler oldu. Hatta pizzanın yapılışında kullanılan malzemeler 2004’te çıkarılan kanunla belirlenmiştir.

***

Napoli aynı zamanda dünyanın eski laik devlet üniversitesi olan Napoli II. Federico Üniversitesi'ne ev sahipliği yapmaktadır. 1224 yılında kurulan üniversite İtalya'nın en iyi üniversitelerinden birisidir ve tarih boyunca politika, bilim, hukuk, mimari gibi alanlarda pek çok önemli insanı yetiştirmiştir.

***

Şehrin özelliklerini sıralamaya çalıştık ama tarih sayfalarına baktığımızda Napoli’de işler her zaman iyi de gitmedi.

1656’da veba salgınıyla harap olan Napoli, II. Dünya Savaşı sırasında, 1940’tan 1944’e kadar müttefikler tarafından yoğun hava saldırılarına uğradı. Napoli’de o dönemlerde sivil kayıpların tahmini rakamları 20.000 ile 25.000 arasında değişiyor.  

***

Napoli, sokaklarıyla, kültürüyle, sanatıyla ve lezzetleriyle görülmeye değer. İlerleyen haftalarda Napoli’yi yazmaya devam edeceğiz…

napoli.jpg

napoli-1-001.jpg

napoli-2-001.jpg

Bu yazı toplam 1065 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar