1. YAZARLAR

  2. Derya Beyatlı

  3. Katmer katmer
Derya Beyatlı

Derya Beyatlı

Katmer katmer

A+A-


Mutluluk ulaşılması zor bir ada haline gelmiş bizim için, çok uzakta.
Huzur, çırpınıp çırpınıp bir türlü varamadığımız, enfes gün batımlarının yaşandığı ıssız bir diyar halini almış toplumsal haritalarımızda.
Kızgın güneşin altında hayalini kurduğumuz meltem, başka toprakların ağaçlarını dalgalandırıyor şimdi püfür püfür.
Masmavi deniz, altın sarısı kum, rengârenk minik balıklar Akdeniz’in öte kıyılarında her daim.   
Martılar bizim diyardan umudunu kesmiş iyice, başka sandalların tepelerinde dönüyorlar çığlık çığlığa.
Kendi yarattığımız fırtınalarımızda çalkalanıyoruz biz sürekli. Saydığımız günler, aylara, aylar yıllara dönüşüyor. Vuslat gelmiyor.
Her daim zifiri karanlık. Şafak bir türlü sökmüyor ki bu topraklarda.
Küçük Prens’in gezegeni kadar uzak bize kaygısız günler. 
Ağız dolusu bir kahkahayı unutalı pek bir zaman olmuş.
En kötüyü düşünüp, en olmayacak şeylerden ürküyor olmuşuz sürekli. Endişe ikinci adımız haline gelmiş. 
Birbirimize korku salmaktan, sürekli eleştirmekten özel bir zevk alır gibiyiz.
Hep bir tedirginlik, hep bir huzursuzluk kaplamış günü, geceyi. 
Durmaksızın şikâyet, herkesten, herşeyden.
Bardaklar yarıyı da geçmiş, tamaman boşalmaya yüz tutmuş artık. Daha küçük bardak almayı aklımız hiç kesmemiş, kesmiyor.
Çırpındıkça battığımız koca bir bataklığa çevirmişiz güzelim adayı, el birliği ile yapmışız, düşünmemişiz hiç geleceği, düşünmüyoruz ısrarla. 
Parmaklarımız birbirimizi suçluyor, bataklıktan pis kokular yükseldikçe. Sorumluluk almak hiçbirimizin aklına dahi gelmiyor.
Güzel işler yapanlar, başaranlar çıkıyor arada, temiz insanlar, yürekli. Karalıyoruz anında. Hele bizden değilse, hiç acımıyoruz.
Yalanın, aymazlığın bini bir para.
Yıldızlar kaydıkça tuttuğumuz dilekler de pek bir işe yaramıyor artık, gelmiyor bir türlü güzel günler.
Yağmıyor yağmur, almıyor ateşini için için kavrulan kızgın toprağın. Yüreklerimiz serinleyemiyor bir nebze de olsa.
Bitmiyor bu umutsuzluk, bitmek ne kelime, artıyor katmer katmer.
Üzerinde düşünmek mi, özeleştiri mi, şapkasını alıp gitmek mi?
Ne gezsin?
Yüzsüzlük daha da bir katmerli!

Bu yazı toplam 2463 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar