1. YAZARLAR

  2. Tayfun Çağra

  3. Hastaneler ve denetim
Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

Hastaneler ve denetim

A+A-

Yasadışı kürtaj olayı günlerdir gündemin ilk sırasındaki yerini koruyor. İnsanın kabul edemeyeceği sonuçların ortaya çıktığı bir olayın gündemdeki yerini koruması çok normal.

Bu olayın ardından konuyla ilgili yasaya baktığımızda Kıbrıs’ın kuzeyi genelindeki özel hastane ve klinik gibi yerlerin 6 ayda bir denetlenme zorunluluğunun olduğunu görürüz. Ada Hospital olayından sonra ise Sağlık Bakanlığı tarafından hastane 3 aylığına kapatılırken bir de denetleme yapıldı. Yapılan denetlemede birçok eksiklik saptandı, özel klinik ve hastanelerde olması gereken bazı kriterlerin olmadığı saptandı. Ambulansının bile olmadığı, hemşirelerinin bile kayıtsız olduğu bir hastaneden bahsediyoruz.

Henüz mahkeme sonuçlanmamasına rağmen özelikle Türkiye bağlantılı yasa dışı kürtaj olaylarıyla ‘uzmanlaşan’ bu özel hastanenin yasaya göre 6 ay önce denetiminin yapılıp yapılmadığının açıklığa kavuşması da gerekir diye düşünüyorum.

Eğer 6 ay önce denetimi yapılmışsa şimdiki denetimde ortaya çıkan eksik ve yasa dışı hallerin (kayıtsız hemşire, ambulans eksikliği, yeni doğan ünitesinin olmaması gibi) de tespit edilebileceğini tahmin ediyorum.
Ada Hospital özelinde ortaya çıkan bulgular göz önüne alındığında bence Kıbrıs’ın kuzeyinde bulunan 11 tüp bebek merkezi, 14 özel hastane ve 100’ün üzerindeki özel klinik ve muayene merkezinin hemen bir plan dahilinde denetlenmesinin yapılması gerek… Eğer yakında denetimleri yapılmışsa bir kez daha üzerinden geçmekte yarar var.

İnsan sağlığı en önemli konu… Bu konuda bile yasaya aykırı durumların varlığı ve denetim eksikliği diğer konulardaki durumları düşünmemize korkuyla yaklaşmamızı sağlıyor.  

----------------------------------------------------------------------

Su imzalandı

Ve suda imzalar atıldı. Taslak geldiydi, gittiydi… İyi diye geldiydi, kötü çıktıydı, birileri onayladıydı, birileri karşı çıktıydı derken son halini aldı taslak ve dün iki ülkenin Başbakanlarının imzasıyla onaylandı.

Tekrar etmekte yarar var; Elbette ki anlaşmanın son hali de mükemmel bir anlaşma olarak alınamaz. Ancak ilk ortaya çıkan halinden zaman içinde iyileştirilerek imzaya hazır hale getirilmesi de herkesin bildiği gibi çok kolay bir süreç olmadı. Hükümetin ortağı UBP’nin “hemen imzalayalım, içeriği bizi ilgilendirmez” ısrarına ve “hükümeti bozarım” tehditine rağmen…

Bundan sonra yönetimde sıkı denetim ve belediyelerin uygulamadaki rollerini cılızlaştırmamak önemli…

Şimdi de su anlaşmasına itirazlar var, devam da edecek ancak bundan fazlası artık can sağlığı herhalde!..

 

Bu yazı toplam 1649 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar