Hüsnü Mahalli

Hüsnü Mahalli

Gaz (Man) !

A+A-

 

Geçen Pazar ‘Arap Baharı’ ile ABD ve Batının bu coğrafyayı esir almak istediğini söylemiş ve  ‘Kıbrıs bu baharın yıldızıdır’ diyerek noktalamıştım..
Nasıl mı ?
‘Arap Baharı’nın yaşandığı ilk ülke Tunus’ta hiç bir ekonomik değer yok.  NATO tarafından işgal edilen Libya ve komşusu Mısır’da hem petrol hem de doğal gaz var. Aynı şey İsrail ve kuşatma altında tuttuğu Filistin’in Gazze bölgesi için geçerli. İsrail’in kuzeyinde ise Lübnan ve Suriye var. Her iki ülke İsrail, Mısır ve Gazze gibi Kıbrıs’ın Doğu Akdeniz komşularıdır.
Yani doğal gaz ve petrol ortaklarıdır.
Hikayenin esas konusu da bu..
Şimdi gelin birlikte son üç yıllık gelişmelerin bazılarını birlikte hatırlayalım .
Güney gaz konusunda atağa kalktı. Bir yandan İsrail diğer yandan ABD ve Batılı şirketlerle işbirliğine başladı. İsrail kendi bölgesi dediği alanlardan gaz çıkarmaya başladı bile. Oysa o alan Lübnan ile sorunlu. Bu arada Güney Kıbrıs iflas ediyor. T.C. Dışişleri Bakanı Davutoğlu ‘’ Ya Çözüm ya Taksim’ diyor. Netanyahu ise durduk yerde değil Obama ve ABD’deki Yahudi lobilerinin telkinleri ile Erdoğan’dan özür diliyor. Anastasiadis ise bu hafta İsrail’e gideceğini söyledi. Güneyin iflası ve AB ile varılan anlaşma ile kendisinin hedef alındığını bilen Rusya tüm bu oyunun kilit ülkesi ve batının hedef tahtasındaki Suriye’ye  sahip çıkıyor. 5 Rus savaş gemisi daha Mayıs ortalarında Suriye limanlarına yanaşacak. Obama ise sırası ile Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Ürdün Kral, Emir ve Şeyhlerinden sonra 16 Mayıs’ta Erdoğan’ı Beyaz Saray’da kabul edecek. Masada doğal olarak ‘Arap Baharı’ ve bu ‘bahara’ bağlı bögesel süreç ve gelişmelerin tümü olacak.
Kıbrıs bu işin içinde..
Belki de en önemli yerinde..
Çünkü yukarda başlıkları ile vermeye çalıştığım tüm bilgilerde Kıbrıs dolaylı ya da dolaysız vardır ve hep olacaktır..
Klasik stratejik konundan dolayı değil bu kez gazından dolayı..
‘Arap Baharı’nda her şey ABD’nin planladığı şekilde devam ederse Libya, Mısır, Gazze, İsrail, Lübnan ve Suriye gazı farklı yollarla Avrupa’ya taşınacak. Böylece yılda 180 milyar metreküp doğal gaz tüketen AB ülkeleri Rusya’nın gaz tekelinden kurtulacak. Aynı şey Türkiye için geçerli. Rusya’dan yılda 50 milyar metreküp doğal gaz ithal eden Türkiye, Doğu Akdeniz’den sağlayacağı gazla Rusların nazlanmasından kurtulmayı hesaplıyordur. Hele hele bu gaz Kıbrıs üzerinden borularla Türkiye’ye oradan da Avrupa’ya taşınacaksa.
Ama ortada bir sorun var..
Adadaki çözümsüzlük..
Çözümsüzlüğün bir tarafı olarak Rumlara ‘’gaz’ verilerek yumşatılabilirler. Daha açık bir ifade ile olası zenginlikle ikna edilecek Rumlar büyük petrol tekellerinin de klasik oyunları ile masaya oturtulabilir. Kuzeyde ise Türklerin işi çok daha kolay. Nasıl olsa onlar adına hep Ankara konuşuyor. Ankara ise  çok taraflı bir mücadelenin içinde... Bir yandan ABD ve Batının desteği ile Arap ve İslam aleminin uyumlu islam kimlikli  model lideri olmak istiyor öbür yandan kendi ulusal çıkarlarını kovalıyor. Erdoğan’ın Kürt sorununu çözme çabalarına bu yönde bakmak gerekiyor. Çünkü Batının bölge ile ilgili yeni dizaynlerinde bir Kürt devletinin olabilceğini gören Ankara ‘Olacaksa böyle bir devlet bari benim olsun’ düşüncesiyle davranmaktadır.
Benzer şey Kıbrsı için geçerlidir.
Çünkü Kıbrıs’ın olası tüm planlarını gören Ankara bu planlarda ‘En avantajlı ülke benim’ düşüncesiyle davranmaktadır. Biraz da haklıdır. Çünkü ABD birçok nedenden dolayı en azından şimdiye kadar Erdoğan’a olan desteğini sürdürmektedir.
Yoksa  durduk yerde hem de böyle bir zamanda Netanyahu Erdoğan’dan özür diler miydi?
Obama Erdoğan’a 16 Maysı’ta gel görüşelim der miydi?
Davutoğlu ‘Ya Çözüm Ya  Taksim ‘ der miydi?
Anlaşılan herkes herkese ‘gaz veriyor’
Herkes gaz(man) olmuş durumda..
Kıbrısılılara ise hava  kalıyor.
Güneydekiler havayı aldılar bile ..
Bakalım Kuzeydekiler ne yapacak ?
Belki de bu nedenle bugün yapılan Lefkoşa seçimleri çok önemli.
Çünkü Lefkoşalılar hem başkan seçecekler hem de nasıl bir ülke istediklerini kanıtlyacaklar.
Seçenekler ortada..
Ya gaz, ya hava ya da ‘Amerikancı olmayan’ hakiki bahar !!

Bu yazı toplam 3155 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar