1. YAZARLAR

  2. Yücel Vural

  3. BM’yi Anlayışla Karşılama Zamanı
Yücel Vural

Yücel Vural

SALAMİS TARTIŞMALARI

BM’yi Anlayışla Karşılama Zamanı

A+A-

BM’nin de katılımıyla 5+1 formatında yapılacağı çoktan açıklanmış olan ve Kıbrıs sorununda var olan çıkmazdan kurtulmayı öngören toplantının yeniden ertelenmesi gündeme geldi.

Aslında BM, Kıbrıs’ın kuzeyindeki seçimlerden sonra ortaya konulan tavır nedeniyle bu toplantının gerçekleşme olasılığının çok zayıf olduğunu görmekteydi.

Daha doğrusu, var olan engellerin farkında olmamaları mümkün değildi.

Bu engellerin niteliği, en azından Lute’un temaslarından sonra artık kesinlik kazandığı açıktır.

Buna rağmen BM, umutsuz bir hava yaratmaktan kaçındı.

Önce bu toplantının amacını yeniden tanımlayarak beklentileri daha gerçekçi bir zemine yönlendirdi.

‘İki taraf arasında ortak bir zeminin olup olmadığı araştırılacak’tı.

Ama böyle bir hedef için zirve türünden bir toplantı yapmak pek de gerçekçi sayılamazdı.

O nedenle BM işi ağırdan almaya başladı.

Toplantının sürekli ileriye atılmasının gerçek nedeninin, ortada tarafların buluşup konuşabileceği bir zeminin olmamasıdır.

Bu nedenle BM, bu durumun kamuoyu tarafından anlaşılmasını bekledi.

Kimileri, mevcut çıkmazı hafiften alarak, Türkiye’nin gündeme getirdiği iki-devletli çözüm ya da kalıcı taksim siyasetinin bir taktik olduğunu düşünerek iyimser kalmaya çalıştı.

Ama artık bu iyimserliği sürdürmenin imkanı yoktur.

BM, zaman kazanmaya, ABD-Türkiye ilişkilerinde ortaya çıkabilecek bazı fırsatların gölgesinden yararlanmaya çalışıyor.

BM, ‘Kıbrıs’ta barışçıl çözüm çabalarının sonuna geldik’ şeklinde bir açıklamayı hiç yapmayacak.

Tarafların da şimdilik, buna benzer bir duruş sergileyerek, oyundan çekilmek istemedikleri anlaşılıyor.

Şimdi BM’nin girişiminin yakın zamanda sonuç vererek toplantının yapılması için iki yol var:

Ya Kıbrıs Rum tarafı ‘iki devletli çözüm’ü konuşmaya hazır olduğunu açıklayacak ya da Kıbrıs Türk tarafı bu toplantının BM’nin Kıbrıs sorununa ilişkin yerleşmiş parametreleri zemininde yapılmasını kabul edecektir!

Bu iki olasılıktan hiçbirinin gerçekleşme şansının olmadığını tarafların açıklamalarına bakarak anlayabiliriz.

Yani ‘dostlar alış-verişte görsün’ mantığıyla bir zirve yapılamaz.

Ama 5+1’li toplantının sürekli ertelenmesinin arkasında daha başka gerçeklikler de vardır.

Bunlardan birincisi, BM’nin, tarafların farklılıklarını gidermeye dönük çabalarının sonuçsuz kalacağını anlamış olmasıdır. Buna, ‘BM şimdilik çaresizdir’ de diyebilirsiniz.

İkinci neden ise, Kıbrıs ölçeğinde bir siyasal dinamizmin de tarafları masaya oturtmaya yönlendirmesindeki zayıflıktır.

Bir dizi başka etkenin yanında pandemi de zorluğun tuzu-biberi oldu.

Pandeminin etkisi nedeniyle kamuoyları sağlık merkezli konularla ilgilenmektedir. Dahası iki toplumun ilişkilerinin aracı durumundaki Yeşil Hat da, ayni nedenden ötürü karanlığa bürünmüştür.

Tüm bunların ötesinde belki de en önemlisi, Kıbrıs sorununun artık bögesel ve global jeopolitik dengelerin bir aracı haline gelmesidir.

Kısacası, bu köşede daha önce de vurgulandığı gibi, özel olarak BM’nin düzenlemeye çalıştığı toplantının, genel olarak da Kıbrıs sorununun geleceği, Türkiye-Batı ilişkilerine endekslenmiştir.

Gerek AB-Türkiye gerekse Türkiye-ABD ilişkileri ve bu ilişkilerde yaşanan sorunlar çetin ve çok boyutludur.

BM’nin biraz daha zaman kazanma manevraları işte tüm bu nedenlerden ötürü anlayışla karşılanmalıdır.

Bu yazı toplam 1640 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar