1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Masadaki niyet!
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Masadaki niyet!

A+A-

Diyalog ve diplomasi önemlidir, toplumlarına 5 yıl kaybettiren iki ismin buluşması eğer sonuç verirse olumlu bir adım olacaktır.

Sonuç vermesi için samimiyet gerekir pek tabii…

Hem Tatar’ın hem de Nikos’un önerileri kabul edilebilir.
Atla deve değil…

Ama dedim ya…
Niyet önemli…

O masadan uzlaşarak kalkabilirlerdi, eğer irade ve samimiyet olsa…

Uzlaşmak için mi bir araya geliyorlar yoksa “karşı tarafı uzlaşmaz ilan etmek” için mi, kritik soru bu…

***

Her iki ismin de bu ülkeyi bir bütün olarak sevdiklerine inanmıyorum.

Yarısını seviyorlar Kıbrıs’ın…
Yarım seviyorlar…
Kendi koltuklarını, makamlarını, statülerini tam…

***
Görüşmenin odağında yeni geçişler -sokağın tabiriyle yeni kapılar açılması- vardı.

İki isim de “barikatların tümünü kaldıralım” diyemiyor.

Ama daha düşündürücü manzara, adanın güneyi ve kuzeyinden de böyle bir itiraz yükselmiyor.

***
Tatar, iki yeni geçiş önerdi; Haspolat (Mia Milia) ve Akıncılar (Luricina) geçişleri hayatı kolaylaştırmak, toplumlar arasında iletişimi artırmak, güveni geliştirmek anlamında iyi tekliflerdir.

Özellikle de Luricina köyü için tam bir nefes borusu olacaktır bu yeni geçiş…

1974’ten sonra Luricina ülkenin en ücra yeri olarak bırakıldı. Tam bir “çıkmaz sokak” gibi konumlandı.

Limya bize o kadar bir yakın ki, eskiden kullandığımız mevcut yola bir kamyon asfalt dökseler bu kapıyı açabilirler” demişti, Akıncılar’ın eski başkanı Barbaros…

***
Yine de doğrusunu söylemek gerekirse, en yoğun geçişlerin yaşandığı Lefkoşa’daki kaosu önleyecek ve olan asıl seçenek, Çağlayan’da Mağusa Kapısı’na giden geçiş olmalıydı.

Sivil toplum örgütleri Çağlayan’da eylem de yaptı geçmişte…

Burası niye unutuldu?

***
Gelelim Nikos’un önerilerine…

Diplomasi taktiği olsa bile “Gençlik Teknik Komitesi”,  “Hakikat Komitesi”, “Sivil Toplum Danışma Kurulu” barış inşasına yarar getirir.

Özellikle de gençlerin bu süreçte çok katılımcı olması önemlidir.

Buna karşın 8 maddelik öneri paketini “ya hepsi ya hiçbiri” gibi sunması umarım bir yanlış anlamadır.

Böylesi bir tutum fazlaca kibirli ve olumsuzdur.

***
Gelelim, Erenköy (Kokkina)’da geçiş önerisine…
Neden olmasın?
Kıbrıs Türk tarafı “yalnızca bizim istediğimiz olacak” yönünde tavır sergilerse, bu da süreci çökertmek yönünde kibirli bir yaklaşım olmaz mı?

Tatar, “askeri bölge” dedi…
Askeri bölge olmayan yer var mı?
Derinya da öyleydi, Lokmacı da…

Dedim ya…
Mesele masadaki niyet…
Bir de irade ve samimiyet elbette…

ÜZÜGÜNÜM, ÜZGÜNÜZ.

Türkiye’de, Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi’nde yaşanan yangın ve onca insanın ölümü sonrası hepimiz çok üzgünüz.

Yine bir facia…
Kader değil…
Yine ihmal muhtemelen…
Bizlere İsias’ı anımsatan…

Bir ülkede standartlar ve denetimler, insan hayatına verilen değerin göstergesidir.

Asıl kahredici sonuç ölümün bu kadar sıradanlaşmasıdır.

Albert Camus söylemişti, ''Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakınız” diye…

Hayatını kaybedenlerin devri daim olsun, yakınlarına sabırlar dilerim, umarım yaralılar iyileşir.

Zor günler…
Büyük acı…

 

Bu yazı toplam 768 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar