1. YAZARLAR

  2. Serhat İncirli

  3. İhbar: KKTC’de hırsız ve rüşvetçi  olabilirsiniz ama barış isteyemezsiniz! 
Serhat İncirli

Serhat İncirli

İhbar: KKTC’de hırsız ve rüşvetçi  olabilirsiniz ama barış isteyemezsiniz! 

A+A-

Bu yazının ana fikri şudur: KKTC adı verilen devlette, sesinizi kesin ve dilediğiniz kadar çalın! 
Devletin ismini değiştirin çalmaya devam edin!

-*-*-

Ana fikri açmaya çalışalım…
Diyelim ki Kıbrıs sorununda Ersin Tatar ile aynı şeyleri düşünmüyorduk…
Evet, düşünmüyoruz…
Diyelim ki dilim veya kalemim ya da klavyem, Ersin Tatar tarafından kabul edilemez “ifadeler” söylüyor ve yazıyordu…
Haliyle, Tatar’ın televizyonunda veya sarayında çalışmam mümkün değildi değil mi?
Çok haklı!
Gerçekten haklı!
Aha itiraf!

-*-*-

Ama ben hep böyleydim…
Aklım kesmeye başladığı günden beri Kıbrıs ile ilgili aynı görüşü savunuyorum ve Türkiye bana göre “işgalci”dir!
Bir bir daha iki!

-*-*-

Farklı görüşte olmam nedeniyle Tatar tarafından “kovuldum”!
Buraya kadar açıklanmayan bir şey var mı?
Yoktur!
Ve diyorum ki Tatar haklıdır!
Ama ben de haksız değilim!

-*-*-

Haaa eleştirecek miyim?
Elbette!
Sonuna kadar!
Tatar, hak etmediği, asla dolduramadığı liderlik koltuğundan ininceye kadar!

-*-*-

Abuk sabuk ziyaretlerini, seviyesiz kabul ve gezmelerini, devleti bizzat aşağılayan ifadelerini, kendi özel gazetesine verdiği saçma sapan demeçlerini elbette eleştiriyorum!
Özel yaşamına giriyor muyum?
Hayır!
Ama kendi gazetesi evet her gün özel demeç verdiği sanal bir kimliksiz – künyesiz gazete, bize – bana özelden vuruyor!

-*-*-

Bunları geçtik!
Şimdi, bir ihbarda bulunacağım…
İkisi yabancı, biri Kıbrıslı, üç ayrı “emlak” meselesi ilgilisi ile sohbet ettim…
Bana iki isim verdiler…
Şu anda kim oldukları hiç önemli değil ama ikisi de Ersin Tatar’ın çok yakınında…
Yabancılara konut satışı gerçekleştiren kişilere yaklaşıyorlar, “size yardımcı olalım” deyip akabinde de “annang yaa” meselesine geçiyorlar!

-*-*-

“Bu kişileri yanından uzaklaştır Ersin Tatar” falan demiyorum…
Zerre kadar da umurumda değil…

-*-*-

Şunu da belirteyim; Tatar’ın da, polisin de, Başsavcılığın da, hükümet üyelerinin de bu kişilerden haberleri olduğu konusunda hiç şüphem yok!

-*-*-

Peki neden yazdım bunları?
Bu iki kişiyi ihbar etmek için mi?
Kesinlikle hayır!
Ama neyin ihbarını yapmak istiyorum biliyor musunuz?
Bu ülkede çözüm istemeyeceksiniz!
Bu ülkede Türkiye’nin siyasetini eleştirmeyeceksiniz!
Bu konuda demokratik hukuk devleti gereği, görüşlerinizi de açıklama özgürlüğünü kullanmayacaksınız ama “biz filanın danışmanıyız, size yardımcı olalım” diyerek, dilediğiniz kadar rüşvet ya da satıştan komisyon talep edebilirsiniz!
İhbarım budur!

-*-*-

Bilin yaşadığınız coğrafyanın pisliğini!
Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı, düşüncelerini yazdı diye Ali Kişmir’in hapis cezasıyla yargılanmasını talep ediyor…
Aynı Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı da, Türkiye’nin çeşitli istihbarat birimleri de, bu komisyoncu rüşvetçi danışmanları çok iyi bildiği halde, kılını kıpırdatmıyor!
TC Büyükelçisi, benle ilgili olarak Tatar’a, “helal süt emmiş birini bulun, İncirli’yi gönderin” diyebiliyor ama bu komisyoncuları, bu rüşvetçileri bildiği halde, telefonu kaldırıp, “Sayın Tatar, ne iş?” demiyor!

-*-*-

Kısacası ihbarımı bir kez daha netleştireyim; KKTC’de hırsız ol, komisyoncu ol, rüşvetçi ol, çal, çırp ama barış isteme!


Türkiye’ye sokulmama meselesi…

Türkiye’ye sokulmayan Kıbrıslı Türkler mi Türkiye’ye karşı suç potansiyelidir yoksa Türkiye mi bu isimlerden nefret etmektedir?
Nefret falan ayrı konu ama bu soruyu açmak – anlamak lazım…

-*-*-

Bugünkü öteki yazımızdaki aynı mantık…
Türkiye’yi yönetenleri asla eleştirmeyeceksin ama Dünya’nın en büyük rüşvetçisi, ahlaksızı, hırsızı, komisyoncusu olabilirsin!

-*-*-

Türkiye’yi yönetenleri eleştirdikleri için Türkiye’ye sokulmayanları, “Türkiye için güvenlik tehdidi olarak” görmek, saçma sapan bir işgüzarlıktır!
Türkiye’yi yönetenler de çok iyi bilir ki; Kıbrıs’ın Türk tarafında, geçenlerde Hindistan’da yakalanan Müslüman bir canlı bomba gibi biri yoktur!
Bu canlı bombayı Hindistan Polisi yakalamış!
Adamın cinsel organlarının etrafında çelikten korse bulunmuş!
Polis, “neden?” diye sormuş!
Pakistan kökenli canlı bomba, “cennete gittiğimde 72 huri verecekler ya…” diye anlatmış!
KKTC’de ya da Kıbrıs genelinde bu seviyede “inançlı” yoktur!
Emin olabilirsiniz!

-*-*-

Şaka ya da hikaye bir yana, Türkiye’den nefret eden, Türkiye’ye düşman olan, en basitiyle Türkiye’nin kılına zarar gelmesini isteyen tek bir Kıbrıslı bulamazsınız!

-*-*-

Kısacası, “muhalif” kimlikli Kıbrıslı Türklerin Türkiye’ye sokulmaması, faşist zulümden başka bir şey değildir!
“Islah olun” mesajıdır…
“Ersin Tatar gibi olun” kelamıdır…
Hatta, rüşvetçiler, hırsızlar gibi bile olabilirsiniz!
Hatta Fatiha bilemeden, besmele dahi çekemeden her Cuma camiye gider gibi yapsanız bile olur!
Yeter ki, “bize muhalefet etmeyin”…

-*-*-

Bu tavır insanlık değildir, doğru değildir ve ayrıca günahtır…
Lütfen değiştirin!

387196575-2149134765420743-6125084018089562092-n.jpg

Bravo Belpaz… Bravo Girne Belediyesi… İyi ki seçildin Murat Şenkul… Hayırlı olsun Girne…

Bu yazı toplam 1760 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar