1. YAZARLAR

  2. Ünal Fındık

  3. Yeni normal nasıl olacak?
Ünal Fındık

Ünal Fındık

Yeni normal nasıl olacak?

A+A-

Dünya pandemi ile boğuşuyor. Özellikle Şubat ve Mart aylarından bu yana çeşitli ülkelerde “kısıtlı sokağa çıkma” uygulaması var.

Ama bir yandan da ülkeler gelecek planlaması yapıyor. Almanya başta olmak üzere Avrupa açılmaya başladı.

Bu ülkeler insanları evlere kapattığı 40-60 gün içerisinde boş durmadı. Önlemlerini aldı. Planlamasını yaptı. Ardından da küçük işyerlerinden başlamak üzere ve elbette korunma önlemlerini alarak açılmaya başladı.

Almanya Başbakanı Angela Merkel Federal Meclis’te yaptığı konuşmada, covid-19’un insanları zorladığını belirtti ve “Ancak salgının son aşamasında yaşamıyoruz, hala başlangıçtayız. Salgınla uzun süre yaşamak zorunda kalacağız” dedi.

Covid-19’la en zorlu savaşı veren salgının başlangıç yeri Çin’in Vuhan eyaletinde yaşam normale döndü.

Ama bu normal “Eski normal” değil. Artık “Yeni normal” den bahsediyoruz.

Merkel’in işaret ettiği tam da budur. Uzun bir süre bu virüsle yaşamaya devam edeceğiz. Öyleyse tedbirlerimizi alarak yaşama devam edeceğiz.

Belki uzun bir süre ailemiz, dostlarımız, yakınlarımızla kucaklaşmayacağız. Market ya da toplu bulunmamız gereken yerlere maske kullanmadan gitmeyeceğiz. Belki dostlarımızla yemeklerde buluştuğumuz zaman yemek masasına mesafeli oturacağız.

İşyerlerimizde maskeli ve sosyal mesafeye uygun çalışacağız. İş toplantılarımızı  şimdi yapmaya başladığımız gibi zoom ya da benzeri platformlar üzerinden yapacağız.

Biz küçük bir ülkeyiz. Nüfus yoğunluğumuz büyük şehirlere göre çok azdır. O nedenle tedbir almak çok daha kolaydır.

Ama bugüne kadar hiçbir tedbir almadan evlerimizde kapalı oturtuluyoruz. Hükümet her gün yeni kararlarla özgürlüklerimizi biraz daha kısıtlamaktadır. Stratejik plan hazırlığı yapılacaksa eyvallah biraz daha sabredelim. Özgürlüklerimiz biraz daha bekleyebilir. Ama günlük vaka sayısını sayarak gün geçireceksek boşuna niye bekleyelim.

Ülkemizde yeni normal nasıl olacak?

Bu soruya verilecek yanıt hazır olmadan neye, nasıl başlayacağımızı asla bilemeyeceğiz.

Amerika’yı yeniden keşfetmek gerekmez. Dünya ne yapıyorsa, nasıl bir yol izliyorsa biz de aynı yolu izleyerek yeni normali sağlayacağız. Bu iş atla deve değil ki.

Eskiye dönemeyeceğimize ve bu virüsle uzun süre birlikte yaşayacağımıza göre tedbirlerimizi alacak ve normale döneceğiz. Bu normal da “yeni normal” olacak.

24 Nisan “Evet” yıldönümümüz kutlu olsun

Bugün Kıbrıs Türkü için çok önemli bir yıldönümüdür. 24 Nisan 2004 tarihinde “Bir evetle dünyaya bağlan” sloganıyla gerçekleştirdiğimiz referandumda % 65 evet ile tarihe çok önemli bir not düştük.

Bir eveti sağladık. Maalesef ikinci evet gelmedi. Kıbrıslı Rumlar başka gailelerle BM çözüm planına % 76 Hayır diyerek çözümü reddettiler.

Bu da bizim evetimizi işlevsiz kıldı. Ama biz de evetimizin değerini bilemedik. Kısa sürede kendi gündemimize, günlük yaşama döndük.

O günlerde Kıbrıslı Türklere karşı dünyada oluşan hoşgörüyü ileri götürecek adımları atamadık.

Önceden AB üyeliğini resmen ceplerine koyan Rumlar 1 hafta sonra da fiili olarak AB üyesi oldu. Bu sayede kısa sürede referandumda verdikleri % 76’lık hayır oylarını unutturdular.

Bugün tam 16 yıl oldu. Artık bu adada böyle bir referandum olmamış gibi davranılıyor.

Yazık. Hem de çok yazık.

Kıbrıslı Türkler olarak bu günü asla unutmamalı ve unutturmamalıyız.

Bu yazı toplam 2107 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar