1. YAZARLAR

  2. Tayfun Çağra

  3. Ürün tanıtımı ve İsviçre gezisi
Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

Ürün tanıtımı ve İsviçre gezisi

A+A-

Üç günlük bir İsviçre ziyareti yaptık. Kaner Şirketler Grub’unun davetlisi olarak Zürih ve İsviçre’ye gitme nedenimiz olan bir ürünlerinin üretim ve bilim merkezinin bulunduğu Neuchâtel kentini ziyaret ettik.

Güzel, yararlı, bilgilendirici ve biraz da yorucu bir geziydi. Yorucu tarafı aktarmalı uçak seferleri… Uçak alanlarında beklenen zamanlar… İstanbul Atatürk Havaalanı bağlantılı yapılan yolculukta ‘İstanbul Havaalanı’nın açılmış olduğu söylense de Atatürk’ün tam kapasite yolcu trafiğine devam ettiğini görmek de ilginçti… Kısa zamanda taşınacak gibi bir izlenim oluşmadı bende…

Loşluğun huzuru

İsviçre gezisine ve izlenimlerimize geri dönersek; İsviçre-Zürih dediğimizde özellikle geceleri her yanın ışıklar içinde, pırıl pırıl olduğunu hayal ederiz ama öyle değil. Hatta öylesine loş ki bizim burada öyle bir loşluk olsa, bir yerlerde ışık olmasa o anda sosyal medya şikâyetten, eleştiriden dolup taşar, kime ne söyleyeceğimizi şaşırırız.

Bisiklet yolları mükemmel ama örneğin nehir kenarında akıp giden yolun çok da aydınlık olduğunu söylemek mümkün değil. Yine biz böyle bir yolun gündüz gibi olmasını talep ederiz. Düşündüm; Neden peki bu kadar loş, hatta karanlık denebilecek kadar ışıksızlık… Çünkü ihtiyaç yok. Bir güvenlik endişesi yok. Bir yerlerden bıçaklı, silahlı, tacizci birileri çıkacak gibi bir korku yok. O ışık/ışıksızlık aslında huzurun ta kendisi oluyor. 

Şehirlerarası yollarda da elektrik direkleri pek yok ama ne var biliyor musunuz? Her yer, şehir içi ve şehir dışı bir metrelik bile olsa eksik olan bir yol çizgisi, bir fosfor yok. Dolayısıyla ışığa gerek kalmıyor. Çizgiler ve fosforlar ışığın çok üzerinde görevlerini yapıyorlar zaten…

Saygı ve kurallar

Zürih’te ve de şehirarası yollarda bir klakson (boru) sesi yok. İş çıkışları trafik biraz sıkışsa bile kimse kimseye kızmıyor, önüne geçmeye çalışmıyor, borularla ortalığı karıştırmaya kalkmıyor. Tek bir ses yok. Huzur ve sakinlik var… Saygı var ama kurallar da var. Örneğin bir kafeye oturduk arkadaşlarla… Kafelerin önünde masa sandalye koyacaksanız sınırları mavi çizgiyle işaretlenmiş. Bir santim bile aşamıyorsunuz o çizgiyi… Arkadaş sandalyesini biraz açmış ve ayağı çizgiyi geçmiş. Garson kız uyardı; Çizgiyi geçmeyin lütfen… Kafeye biraz kalabalık bir grup geldi. Masaları birleştirmek istediler… Garson olmaz dedi çünkü oradaki düzen bozulur, yine çizilen çizgiler aşılır gerekçesiyle… Grup gitti.

Yerlerde tek bir çöp yok. Çok fazla çöp bidonu görmesek bile yine de yerlerde ne bir çöp, ne bir izmarit… Demek ki çöpler kişinin yanında gidiyor, bir çöp bidonu bulana kadar…

Pahalı bir ülke

İsviçre pahalı mı? Evet, çok pahalı… İster istemez kıyaslama yapıyorsunuz. Aldığınız ve kullandığınız parayla nasıl bir yaşam sürebilirsiniz veya sürebilir misiniz diye… İmkânı yok. Yanından bile geçemezsiniz!.. Zürih’in en pahalı alışveriş caddesinde vitrin camlarından fiyatlara bir göz gezdiriyorsunuz. Bir kadın elbisesi, bir ayakkabı ve çantası; 30-35 bin tl’ye çıkabiliyor. Bir kazak 2000-2500 tl… Öyle bir cadde ki İsviçrelilerin bile o alışverişi kolaylıkla yapabilmeleri pek mümkün değil. İsviçre’de Frank kullanılıyor… Bir İsviçre Frankı bir Euro değerinde… 1.1 oranında aslında ama taksiye binip taksiciye euro verirseniz frankı euroyla eşitler, öyle alır. Farkını isterseniz de üzerini frank olarak öder.

Sivaslı taksici

Taksiden açılmışken son gün bir taksiye bindik. Adam Türkçe konuşuyor… Nerelisin diye sorduk; Sivaslı’yım dedi. 28 yıldır Zürih’te… Dönmek ister misin memlekete diye sorunca “Erdoğan gitmedikçe ben de gitmem” dedi. Adam sosyalistmiş meğer… Yokluyoruz; Kendisi gibi düşünenlerin oranının %50 kadar olduğunu iddia ediyor… Özgürlüklerin olmadığı, ekonominin giderek bozulduğu ve daha da bozulacağı bir yere dönmenin mümkün olmadığını söylüyor. Kızıyla birlikte yaşayan Sivaslı taksiciye ayda 5000 Frank yeterli geliyormuş, lüks bir hayat olmasa da… Ancak gece gündüz çalışıyor, taksicilik yanında yarım gün de aşçılık yapıyormuş. Pazar günleri tatil ise yapıyor.      

***

Başta da söylediğim gibi yararlı bir gezi oldu. Hem başka yaşamlar görmek hem de ürün tanımı açısından… Ürün hakkında bu sayfalardan fazla bir şey yazmam uygun olmaz ama sadece adının IQOS olduğunu söyleyebilirim. Merak edenler bu ismi tıklayıp meraklarını giderebilirler. Özellikle sigara kullanıcıları açısından çok yararlı olacağını söyleyebilirim.

k1-086.jpg

Kaner Şirketler Grubu’nun davetlisi olarak gittiğimiz ürün bilim merkezinde bir anı fotoğrafı…

k2-069.jpg

Herhangi bir yer… Özel bir yer değil. Şehirlerarası yolda bir durak yerinin hemen dibinde olağanüstü bir manzara…

k3-035.jpg

Göller, nehirler ve dağlarıyla ünlü İsviçre’nin Zürih kentinden bir görüntü…

Bu yazı toplam 1617 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar