Tabii ki Tufan Erhürman!
Bir arkadaşım dün sabahki televizyon programı sırasında mesaj attı…
Ve sordu:
“… Holding, şirket, iş yeri sahibisin, iki kişi mülakata geldi, hangisini işe alırdın?”
-*-*-
“Ya da ikisi de çocuk doktoru, hangisinin çocuğuna doktorluk yapmasını isterdin?”
-*-*-
“İkisi de öğretmen olsa, hangisinin çocuğuna ders anlatmasını tercih ederdin?”
-*-*-
Kalem gazetesi muhteşem bir ön sayfa hazırladı…
“Barışa, çözüme, demokrasiye, toplumsal irademize, özgürlüklerimize, laikliğimize ve kültürümüze sahip çıkalım” dedi…
19 Ekim’de ona göre oy kullanalım istedi…
-*-*-
Yenidüzen’in dünkü ön sayfasında, Tufan Erhürman kazanırsa, ilk 100 günde neler yapacağı tek tek sıralandı… Her şey hazır…
-*-*-
Bugün gazetesi, “gençlere, Z kuşağına seslendi”, “sizin geleceğiniz” dedi…
-*-*-
Avukat Tacan Reynar, muhteşem bir yazı kaleme aldı, genç seçmene, Tufan Erhürman’a neden oy vermeleri gerektiğini tek tek anlattı…
-*-*-
Hüseyin Ekmekçi dün sabah canlı yayına önce Ersin Tatar’ı, akabinde Tufan Erhürman’ı çıkardı…
Neden Tatar’ın Erhürman ile canlı yayına çıkmadığının en canlı örneği, ard arda yayınlanan iki söyleşide net bir şekilde ortadaydı…
Ayrıca Ekmekçi’nin programına yapılan yorumlar da müthiş bir son dakika kamuoyu yoklaması gibiydi…
-*-*-
Evet, çok önemli bir seçime saatler kaldı…
Dürüst, bilgili, yaptığı işe hakim, ne yaptığının bilincinde, ne dediğinin farkında, kimse ile kavga etmeyen, herkesi kucaklayan Tufan Erhürman için sandığa gideceğiz…
-*-*-
Ama hepsinden önemlisi; rüşvetçiler ve tetikçiler için değil, başımıza çöken siyasi mafya düzeni için hiç değil; onurumuz, elimizden alınmak istenen irademiz ve çocuklarımız için mührü vuracağız!
Tabii ki Tufan Erhürman!
Çok boşsun be Ersin abi!
Ersin Tatar’ın Reşat Akar ve Hüseyin Ekmekçi ile yaptığı söyleşileri dinledim…
-*-*-
Toprak ve mülkiyet ile ilgili çözüm önerisi bu konuda ne kadar boş ve hamasi bir pozisyonda olduğunun kanıtıdır!
-*-*-
Özetle dedi ki, "Güney’de 500 bin dönüm Türk malı toprak var; Rum Yönetimi bunların bedelini ödeyemez; global takas yapacağız”…
-*-*-
Peki Kuzey’deki Rum mülklerinin karşılığını kim ödeyecek?
-*-*-
O kadar boş bir sallama görüş ki; Kıbrıs’ta toplam tapulu arazinin 3 milyon 200 bin dönüm ve bunun yaklaşık bir milyon 500 bin dönümünün de Kuzey’de olduğunu bilmiyor!
-*-*-
Ve bilmediği bir şey daha var!
Türklere ait toplam tapulu arazi miktarı 650 bin dönüm civarında…
-*-*-
2 milyon 500 bin dönüm arazi Rumlara ait!
-*-*-
Bizim Güney’deki mülklerimiz 500 bin dönümse; Kuzey’de en fazla 150 bin bilemediniz 160 bin dönümümüz var demektir!
-*-*-
Peki Kuzey’de geriye kalan 1 milyon 350 bin dönüm?
Kuzey’deki bir milyon 350 bin dönüm ile Güney’deki 500 bin dönümü mü takas edecek?
-*-*-
Hadi diyelim ki 500 biner dönümü takas ettik!
Geriye kalan en az 850 bin dönümlük Rum arazisinin tazminatını kim – nasıl – hangi parayla ödeyecek!
-*-*-
Tatar, Güney’de bıraktığımızı iddia ettiği 500 bin dönüme, 150 milyar dolar fiyat da biçti!
Yani dönümü 300 bin dolar!
-*-*-
O zaman Kuzey’de Rumların bıraktığı bir milyon 350 bin dönümün fiyatını hesapladı mı?
-*-*-
Tatar’ın hesabıyla hareket ederse; yaklaşık olarak, 400 milyar dolardan fazla bir rakama ulaşırız!
-*-*-
Tatar bunu kime ödetecek?
Erdoğan mı Trump mı?
İkisi mi?
Yoksa Tatar’ın Kralı Charles mı?
-*-*-
Bir şakaydın Ersin Tatar!
Hep şaka olarak hatırlanacaksın!
-*-*-
Haaa bu arada Ekmekçi’nin dün sabahki programında, ilk defa duyduğum bir şey de söyledi…
Kendisi iki devletli çözümden yanaymış ama “her ikisi de AB üyesi olacak iki devlet”!
Halkımızın AB istemi göz ardı edilemezmiş!
-*-*-
Yani, Kıbrıs’ı iki eşit devlete böleceğiz!
Ve akabinde, AB Bayrağı altına gireceğiz!
Bütün asfalyalar yanık!
Gerçekten olmaz böyle bir şey!
Ve “E Türkiye de var…” falan dedi!
-*-*-
Rum tarafı “tamam ayrılın, gidin kendi devletiniz sizin olsun” diyecek; AB de derhal kucağını açacak ve bizi, Hulusi Akar’ın, Süleyman Soylu’nun, Binali Yıldırım’ın Kıbrıs Türk Devleti’ni tam üye yapacak!”
-*-*-
Yapma be Ersin abi!
Bu kadar boş olmak sana yakışmaz!
Keşke hiç konuşmadan kampanya yapsaydın!







