1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. “EOKA-B tarafından 1974 darbesinde öldürülen 4 kişiden 3’ünün kalıntılarına ulaşıldı”
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

“EOKA-B tarafından 1974 darbesinde öldürülen 4 kişiden 3’ünün kalıntılarına ulaşıldı”

A+A-

TAK Ajansı’nın Rumca haber bülteninde yer alan bir haberde, EOKA-B tarafından 15 Temmuz 1974’teki faşist cunta darbesi sırasında öldürülen dört Kıbrıslırum’un gömülü bulunduğu mezarların yeniden açılması sürecinin gelişme halinde olduğu ve dört kişiden üçünün kalıntılarına ulaşıldığı bildirildi.

Armenohorlu Kıbrıslıtürk okurumuz Hasan Baytunç EOKA-B’ci faşist darbecilerin öldürdüğü Kıbrıslırumlar’ın gömü yerini yıllar önce 2012 yılının Nisan ayında bize ve Kayıplar Komitesi yetkililerine Aytihona bölgesinde göstererek bildiklerini paylaşmıştı… Dönemin Kayıplar Komitesi yetkilisi Kallis de Hasan Bey’in anlattıklarını doğrulamıştı…

 

AYNİKOLA MEZARLIĞI’NDA KAZILAR…

Limasol’daki Aynikola Mezarlığı’nda yapılan kazı çalışmaları, öldürülen kişilerin doğdukları yere ve gömülmeleri ve layıkıyla cenaze töreni yapılabilmesi talebiyle başlatılmıştı.

Alithia gazetesi, dört kişiden üçünün kalıntılarına ulaşıldığını ve dördündü kişiyi tespit etmek için çalışmaların devam ettiğini yazdı.

Haberde, kazı çalışmalarına “Liverpool John Moores Üniversitesi”nden uzmanların da katıldığı kaydedildi.

 

ANTENNA’NIN YAZDIKLARI

Öte yandan ANTENNA’nın TV’nin internet sitesinde yer alan habere göre, kazının başlaması, Leymosun’da mahkeme kararı alındıktan sonra gerçekleştirildi. Kazıyı Kıbrıs Cumhuriyeti İnsani İşler Komiserliği koordine ediyor… Buradaki kazı talebi, EOKA-B’cilerin olduğu Haralambus ve Anastasis Hristofis, Pandelis Haralambus ve Hristakis Kobus’un akrabalarından geldi. Sözkonusu dört Kıbrıslırum, 16 Temmuz 1974’te öldürülmüşlerdi.

Bugğne kadar sözkonusu dört kişinin kalıntıları, Aynikola Mezarlığı’nda bir toplu gömü yerinde idi… Leymosun Mahkemesi, bu dört kişinin akrabalarının talebi üzerine onların bulundukları yerden çıkarılarak doğdukları yere gömülmeleri için karar üretti.

Antenna’nın yazdığına göre, kazının başladığı 6 Temmuz 2022 günü sabahından itibaren, EOKA B’cilerin öldürmüş olduğu dört Kıbrıslırum’un akrabaları, hüzünlü bir bekleyiş içerisinde mezarlıkta bulunuyordu… Buradan çıkarılan kalıntılar, kimlik tespiti ardından Figardu köyüne defnedilecekler. Cenaze töreninin gelecek Pazar günü yapılması bekleniyor.

Antenna’nın haberine göre Pambos ve Tasos Hristofi iki kardeşti ve Pandelis Haralambus’la birlikte Kıbrıs Cumhuriyeti’nin o dönemki Cumhurbaşkanı Makarios’un koruma görevlileri olan ve Leymosun’da bulunan Hristakis Kobo ve Yorgos Vrudu’yu Lefkoşa’ya götürmeye gönüllü olmuşlardı. Ancak akrabaları durdurulmuş ve EOKA B’ciler onları alıp sorgulamış, ardından işkence yapmıştı… Onları daha sonra Aytihona yöresinde bir çöp alanında öldürmüşlerdi…

 

BİR OKURUMUZ GÖSTERMİŞTİ

Faşist darbenin kurbanı olan bu Kıbrıslırumlar’ın gömü yerini, bir Kıbrıslıtürk okurumuz olan Armenohorlu Hasan Baytunç, yıllar önce bize ve Kayıplar Komitesi yetkililerine 10 Nisan 2012’de göstererek olaya nasıl uzaktan görgü tanığı olduğunu anlatmıştı… Kayıplar Komitesi’nin o dönem yetkili olan ancak aynı zamanda darbede öldürülenlerin gömü yerlerini devlet adına araştırma görevinde bulunan Ksenofon Kallis, okurumuzun işaret etmiş olduğu alanda yaşanmış olanları doğrulatmıştı. 26 Nisan 2012 tarihinde bu sayfalarda, bu olayla ilgili olarak şöyle yazmıştık:

*** Kıbrıslıtürk görgü tanığı Hasan Baytunç, bize ve Kayıplar Komitesi yetkililerine bazı olası gömü yerleri gösterdi…

 

Armenohor ve Yermasoya’da olası gömü yerleri…

10 Nisan 2012 Salı sabahı Dörtyol’a (Prastio) gidiyoruz, bir Kıbrıslıtürk şahitle buluşuyoruz, sonra Pergama kapısından geçerek Pile’ye varıyoruz… Kayıplar Komitesi yetkilileri Murat Soysal, Okan Oktay ve Ksenofon Kallis’le birlikte Armenohor (Ermenohori) köyüne gideceğiz…

Aslında bu Kıbrıslıtürk şahit beni üç yıl kadar önce aramıştı… Keçilerini otlattığı bir tepeden aşağıya baktığı zaman, bazı EOKA-B’cilerin bazı Kıbrıslırumlar’ı öldürüp gömdüğüne tanık olduğunu belirtmişti… Bu yeri göstermek istiyordu… Ha şimdi, ha birazdan derken kısmet ancak şimdiyeymiş… Hasan Baytunç’un babası Armenohorlu, annesi Muttayagalı (Mutluyaka). 1948 doğumlu Hasan Bey’le önce Armenohor köyüne gidiyoruz. Armenohor’un camisi çok iyi korunmöuş durumda, olduğu gibi görünüyor. Durup önünde resim çekiyoruz. Armenohor’da Kıbrıslıtürkler’le Kıbrıslırumlar, 1958’e kadar birlikte yaşamışlar ama 58’de Kıbrıslırumlar köyden ayrılmışlar “Azınlıktılar” diyor Hasan Bey… “Nerede azınlık varsa, o azınlıklar o köyden kaçtılar…”

Sonra dağ yollarından “Aytihona Gorfisi”ne yani Aytihona Tepesi’ne gidiyoruz… Hasan Bey’in burada 12 dönüm tarlası var… Aytihona toprakları, Armenohor ve Muttayaga topraklarıyla birleşiyor…

Manzara inanılmaz güzel. Tüm Leymosun ayaklarımızın altında…

İşte darbe günlerinde bu tepede keçilerini otlatırken, 8-9 kişilik bir minibüsün Anovaca bölgesine gelip burada Kıbrıslırumlar’ı vurduğunu görmüştü Hasan Bey… Durduğu noktadan yol görünüyormuş… Bu tepelerden uçuruma bazı köylülerin çöp de attığını anlatıyor Hasan Bey… Minibüste getirilen Kıbrıslırumlar vurulduktan sonra tek kepçeli bir şiro gelmiş ve onları gömmüş. Yani üstlerini toprakla örtmüş, kazıp da gömmemiş…

Aytihona tepelerinden aşağıya, Anovaca bölgesine iniyoruz… Anovaca bölgesi, Armenohor yolunun üstünde, bir dönemece yakın…

Hasan Bey bizi bir noktada durduruyor ve şiroyu gördüğü yeri işaret ediyor… Buraradn fotoğraf çekiyoruz, koordinat alıyoruz. Kallis bize bu bölgede 1974’te EOKA-B’cilerin 5 Kıbrıslırum’u öldürdüğünü ancak hemen ardından onların gömülü olduğu toplu mezarın bulunduğunu, hatta bu olaya karışan EOKA-B’cilerin de yargılanıp hapse gönderildiğini anlatıyor. Bu beş kişilik grubun Aytihona’da tam olarak nerede bulunduğuna eski dosyalardan bakacak, bakalım Hasan Bey’in olay o mudur yoksa başka bir olay mıdır diye…

Sonra buradan ayrılıp Yermasoya’ya gidiyoruz.

Yermasoya’daki barajın yanına… O günlerde baraj yapımı devam ettiği için bu bölgede şirolar varmış… Dohnililer’in iki otobüsle “kayıp” edildiği günün akşamı, saat 4-5 sularında Muttayaga’da bulunan Kıbrıslıtürkler silah sesleri duymuşlar… Hasan Bey’’in yakın bir akrabası o gün Finigarga tepesindeymiş… Yermasoya’da baraj yapımı için şirolar bulunduğundan, bunların Dohni katliamından sonra gömü için kullanılmış olabileceğinden kuşkulanmışlar… Nitekim barajın idare edildiği yönetim binasının tam karşısında telli bir bölge var…

“Buraya gömülmüş olabilirler mi acaba?” diyor Hasan Bey, “Bundan kuşkulandıydık çünkü burada hazır şirolar vardı…”

Bu bölgenin de koordinatlarını alıyoruz… Dohnili Kıbrıslıtürkler’in bulunduğu ikinci otobüsün bu bölgede bir yerlere götürülmüş olabileceği yönünde söylentiler var…

Ardından buradan ayrılıyoruz ve Leymosun’a “kayıp” yakını Hristina’nın da babası ve erkek kardeşi 1974’te Galatya’da “kayıp” edilmiş…

Hristina’yla sohbetimiz ardından dönüş yolunda Dohni’den geçiyoruz… Kallis bize Dohni camisinin avlusunda bir yer göstermek istiyor…

Dohni’de iki otobüsle birlikte “kayıp” edilen Kıbrıslıtürkler’den ayrı olarak, köyde saklanan fakat sonra yakalanan bir veya iki Kıbrıslıtürk’ün öldürülerek cami avlusuna gömülmüş olabileceği söylentileri varmış…

Bu konuda belki Dohnili okurlarımız bize yardımcı olabilirler… Dohni’de camiş avlusunda durup resim çekiyoruz, koordinatlarını alıyoruz.

Eğer Dohnili Kıbrıslıtürk okurlarım, köyde yakalanıp “kayıp” edildiklerini bildikleri Kıbrıslıtürkler varsa, lütfen bizi arasınlar ki caminin avlusundaki olası gömü yeriyle ilgili söylentilerin doğru olup olmadığını öğrenebilelim ve bu yönde herhangi bir bilgi varsa, caminin avlusu da kazılacak yerler listesine konabilsin…

Sonra da önce Pile’ye, ardından Lefkoşa’ya dönüyoruz… Hasan Bey’e bildiklerini bizlerle paylaştığı için sonsuz teşekkürler…”

(YENİDÜZEN – Kıbrıs: Anlatılmamış Öyküler – Sevgül Uludağ – 26.4.2012)

Bu yazı toplam 1235 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar