1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. ‘DİN’ meselesi...
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

‘DİN’ meselesi...

A+A-

 

Hep bir “ispat” beklendi buralardan...
Önceleri “Türklüğün” ispatını istediler...
Şimdi “Müslümanlığın...”
Kıbrıs’ın asıl zenginliğini görmediler...
Özgün kimliğini...
Çok kültürlülük içindeki birliğini...
Buna kendimiz dahi ikna olamadık ya!

*  *  *

Adanın kuzey yarısına dair yaşadığımız kuşatma, öylesine bir öfke ve travma oluşturuyor ki, bazen hedef şaşırıyoruz.
Din meselesi de böyle…  Yurttaşlık gibi...
Tepkiliyiz… Ve öfkeliyiz...
Ama bazen öfkemiz, hiç suçsuz insanların üzerine boşalıyor...
Ve bazen bu öfke nedeniyle, hiçbir meseleye ilkesel yaklaşmıyor, yarını planlamıyor, sürekli savruluyoruz.

*  *  *

DİN meselesi "empati" yeteneğimi epeyi zorlayan başlıklardan birisi…
Sol kültür din denince kendini “ateist” tanımlar, çoğunlukla…
Kimi “ateist taklidi” yapar...  Kimi “din” kavramını “gericilik”le eş tutar…
Slogandan değil pratikten söz ediyorum...
Böylece eğitimden ibadete, özgürlükten eşitliğe “din”e dair sağlıklı bir tartışma olmaz.

*  *  *

Öyle sanıyorum ki, pek çok mesele gibi “din” başlığında da “ikiyüzlülüğümüz” var…
Ya da “yüzleşme” ihtiyacımız...
Hade geliniz itiraf edelim, camilerdeki Kur’an kurslarına gösterdiğimiz tepkiyi, örneğin kiliselerde İncil kursları başlasa, aynı şiddette göstermeyiz…
Ya da boynunda “Haç”la gezenden rahatsız olmaz, “başı örtülü”ye ikinci kez bakarız.
Tepkimizin sebebi “içerik”ten ziyade irademizi kısıtlayan “adres”tir aslında...
Bir kesim “karşıt” görünmesin diye tavır alır, bir başka kesim “yandaş...”
Pek çok meselede böyledir...

*  *  *

Halbuki, Kıbrıslı Türklerde pek tartışma değildi din... “Gözümüzün içine içine” soktukları zamanlara kadar…
Oysa şimdi...
Siyasi bir aygıt olarak hayatımıza dayatılıyor...
Ve bu dayatma, kendi içinde yarattığı gerilim ve karşıtlıkla, evrensel bir tartışma zeminini ortadan kaldırıyor.

*  *  *

Bir dönem, her yanı bayrak ve büst donatanlara “Türklüğümüzü” ispat yükümlüğümüz vardı…

Şimdi “Müslümanlığımızı”…
Ve tüm bu harala gürele arasında, büyüyor Kıbrıs’ın çok kültürlü yapısı...
Öfkelerimize teslim olmadan ilkeleri tartışalım ve bu çok kültürlü yapıya sahip çıkalım.
Budur kurtaracak olan yarınlarımızı…

 

 

 

 

Bu yazı toplam 3135 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar