1. YAZARLAR

  2. Sevgül Uludağ

  3. Sevilay Berk’ten “kayıplar” için girişim
Sevgül Uludağ

Sevgül Uludağ

0090 542853 8436/00357 99 966518

Sevilay Berk’ten “kayıplar” için girişim

A+A-

Biri Kıbrıslıtürk, biri de Kıbrıslırum, iki okurumuzun çok değerli yardımları sonucu Trikomo’da (Yeni İskele) birlikte göstermiş olduğumuz bir kuyuda onlardan geride kalanların bulunduğu 1964 “kaybı” Şefika ve Hüseyin Ahmet Kamber’in sevgili kızı, “kayıp” yakını Sevilay Berk, “kayıplar” için yeni bir girişim yaparak, 2004 yılında boşaltılmış olan Boğaz yöresindeki bir kuyunun etrafından toplanmış olan ve başka bir Kıbrıslıtürk “kayıp” şahsa ait olduğu sanılan kemiklerin DNA analizine tabi tutulması için Kayıplar Komitesi’nden yazılı başvuruda bulundu.
Sevilay Berk ve eşi Mustafa Berk’i geçtiğimiz Çarşamba günü (29.1.2014) Kayıplar Komitesi Kıbrıslırum Üye Yardımcısı Ksenofon Kallis’in ofisine götürdük ve Sevilay Berk, sözkonusu kuyunun etrafından 2004 yılında ailesi tarafından toplanmış insan kemik parçacıklarının Kayıplar Komitesi’ne DNA analizi yapılmak üzere devrettiği bir belge imzaladı. Aynı anda bu ofise gelen Kayıplar Komitesi Antropoloji Laboratuvarı’ndan Kıbrıslıtürk ve Kıbrıslırum antropologlar, bu insan kemik parçacıklarını incelemek ve DNA’ya hazırlamak üzere devraldılar.
“Kayıp” yakını Sevilay Berk’in ailesinin ve bir başka “kayıp” ailesinin Boğaz’da 2004 yılında inşaat amaçlı kullanılmak üzere boşaltılmış olan kuyunun çevresinden toplamış oldukları kemik parçaları, o tarihlerde insan kemiği olup olmadıkları anlaşılsın diye aile tarafından Kıbrıs’ın güneyine incelemeye gönderilmiş ve bunların insan kemiği olduğu bilimsel inceleme sonucu belirlenmiş, aileye bunların insan kemiği olduğunu belirten bir de rapor sunulmuştu.
Mağusa Boğazı civarındaki kuyuyu boşaltarak bunu inşaatta su kuyusu olarak kullanan şahıslar arasından bazı kişilerin kuyudan çıkardıkları “kayıp” kemiklerini İskele Polisi’ne verdikleri bilgisi aileye ulaştırılmış, aile de İskele Polisi’nden bu kemiklerin kendilerine verilmesini talep etmiş ancak herhangi bir sonuca ulaşılamamıştı.
Aynı kuyuda Kayıplar Komitesi’nin daha sonra yaptığı kazıda da gene başka insan kemik parçaları bulunmuştu.
Bu kuyunun etrafından insan kemik parçacıklarını  toplayan bir başka şahıs da bunları Sevilay Berk aracılığıyla Kayıplar Komitesi’ne ulaştırmıştı.
Şimdi Kayıplar Komitesi’nin elinde aynı kuyudan gelen üç farklı grup insan kemik parçacıkları bulunuyor ve bunlara yapılacak DNA analizi sonucunda bu kemiklerin hangi “kayıp” şahsa ait olduğunun anlaşılabileceği umuluyor.
Sevilay Berk’in annesi ve babasının Trikomo’da (Yeni İskele) başka bir kuyuya gömülmüş olduğu ortaya çıktıktan, onlardan geride kalanlar Kayıplar Komitesi tarafından yapılan kazıda kuyudan çıkarılıp DNA eşleşmesi yapıldıktan sonra, Sevilay Berk ve kardeşleri anne ve babaları Şefika ve Hüseyin Ahmet Kamber’i düzenledikleri bir törenle, Mağusa’da toprağa vermişlerdi.
Ancak 2004 yılından bu yana, kuyunun etrafından toplanmış olan ve bir başka “kayıp” Kıbrıslıtürk’e ait olduğu sanılan insan kemik parçacıkları beklemekteydi.
Sevilay Berk böylece kendi annesi ve babasından geride kalanları alıp defnettikten sonra, bir başka “kayıp” şahsa ait olduğu sanılan bu kemiklerin de analiz edilerek kimliklendirilmesi için insanlık görevini yaptı ve bu kalıntıları Kayıplar Komitesi’ne resmen devretmiş oldu.
Böylece belki bir başka “kayıp” yakınının akibeti daha belirlenebilecek ve bir aile daha belki birazcık da olsa huzura kavuşabilecek.
Bu vesileyle okurlarıma da çağrıda bulunarak 2004 yılında Mağusa Boğazı yakınlarında bir inşaat şirketinin işçileri tarafından boşaltılan kuyudan çıkarılmış olan bazı “kayıplar”a ait kemiklerin akibeti hakkında bilgi sahibi olanları, isimli veya isimsiz olarak beni aramaya çağırıyorum.
Kuyunun etrafından toparlanan kemik parçacıkları o kadar küçük parçacıklar ki, bunlara DNA analizi yapıldıktan sonra, eğer bir “kayıp” şahsa aitseler, belki de ailelerine gömebilecek herhangi bir insan kemiği kalmayacak geride…
Kuyuyu boşaltmış olan işçilerin İskele Polisi’ni arayarak büyük insan kemiklerini onlara teslim ettikleri yönünde çeşitli söylentiler hakkında daha ayrıntılı bilgi sahibi olan okurlarımı isimli veya isimsiz olarak beni aramaya davet ediyorum. Telefon numaram 0542 853 8436’dır.
Bu konuda her türlü insani yardım, bir “kayıp” yakını aileyi daha huzura kavuşturabilir. Devam edecek...

Bu yazı toplam 2085 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar