1. YAZARLAR

  2. Tayfun Çağra

  3. Galamız eksikti!
Tayfun Çağra

Tayfun Çağra

Galamız eksikti!

A+A-

Bu akşam gala var.

Bir dizi çekmeye başladı TRT, bu akşam da yayına giriyor.

‘Bir Zamanlar Kıbrıs’ imiş.

İşte bu akşamın şerefine! Mağusa’da Kültür Merkezi’nde bir gala yapılacak.

Pandemi nedeniyle her taraf kapalıyken, esnaf çalışamazken, evlere emek giremezken, günlük değil, öğünlük alışveriş yapılabiliyorken, sinemalar, tiyatrolar kapalıyken, 10 kişiden fazla insan bir araya gelemezken, doğum günü kutladılar diye birkaç kişiye dava okunmuşken, TRT’nin dizisi, Türkiye’nin projesi, Elçiliğin koordinesi ile gala yapacaklar.

Önce 400 kişi katılacak dediler, kokteyl de yapacaklar dediler.

Dün kokteylin iptal edildiği, katılımın azaltıldığı haberi geldi (umarım hiç olmazsa bunlar doğru olur) ama yine de galayı yapacaklar.

Yapacaklar çünkü dizi önemli!

Dün Arıklı da söyledi BRT’de;

27 Nisan öncesi, yani Cenevre’de 5+1’in yapılacağı görüşmeler öncesi Kıbrıs’la ilgili gerçeklerin hatırlatılması önemliymiş!

Neyse bu gerçekler!

TC’nin öncülüğünde, Elçiliğin koordinesinde, TRT yapımı dizi Kıbrıs’la ilgili gerçekleri hatırlatacakmış!

Hem de 27 Nisan öncesinde.

TRT’nin hatırlatacağı gerçekler ne olabilir ki?

“Rumlar öldürdü, katletti, mahvetti!..

Şimdi onlarla barış mı yapılırmış!

Federasyonmuymuş, anlaşmaymıymış!

Biz yayınlayalım dizimizi da, Türkiye insanları da izlesin, troller faaliyete geçsin, sövsünler, saysınlar, tehditlere kadar vardırsınlar işi…

6-7 Eylül 1955 olayları gibi ‘Kıbrıs Türk’tür, Türk kalacaktır’ naraları yükselsin, faşizan saldırılar artsın, birileri sevinsin, karanlıklarda yaşamanın keyfini sürsünler, Türkiye kamuoyu belki ekonominin bozukluğunu da unutur, milliyetçilik de parasızlığın üstünü örter belki!”

Her zaman yapıldığı gibi…

“Kıbrıs, Türkiye iç politikası için kullanılmaya devam etsin…

Kıbrıslı Türkler mi?

İstekleri, gelecekleri mi?

Onlar da kim?
Bize ne!

Hem bakın;

Atadıklarımız da rollerini iyi oynuyorlar…

Demek ki iyi seçim yapmışız!”

 


Hellim sürecini AB ile yürütmekte fayda var

Hellim tescillendi. Süreç, henüz tamamıyla bitmese de uzun zamandır böyle güzel bir haber alamamıştık. AB alt komitesinde onaylandı, Nisan ortalarında da Komisyon’da onaylanacak hellimin Kıbrıs’ın ürünü olduğu…

Böylece artık hiçbir ülke hellim/halloumi adı altında bir ürün üretemeyecek.

Elbette ki benzeri ürünler üretebilir, başka isimler verebilir ama hellim/halloumi Kıbrıs’ın oldu.

AB, üretim ve satış için bazı standartlar istiyor elbette ki... Küçükbaş hayvan sütünün hellimde %50’nin üstünde olmasını, bazı AB standartlarının olmasını da talep ediyor.

2024’e kadar geçiş sürecinin 2034’e kadar olmasını istiyor üreticilerimiz çünkü “mevcut hayvanların ıslahı, ülkeye verimli ırkların getirilmesi gerektiğini” söylüyor Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları… Bir de “küçükbaş hayvan sütünü artırma, hayvan hastalıklarından ari ve güçlü alt yapıya sahip ağıllar oluşturma gibi ev ödevleri olduğunu” da ilave ediyor…

Naimoğulları, önlerinde duran ödevlerin farkında ve bunların yapılması için hem hayvan üreticilerine hem de ilgili sanayicilere AB’nin hibe vermesini de talep ediyor.

Naimoğulları haklı. Bu desteği ve teşviki KKTC makamlarından beklemek bir yerde hayal olur. Süreci yine Avrupa Birliği ile yürütmekte büyük fayda olacaktır.

 

 

 

Bu yazı toplam 1547 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar