1. YAZARLAR

  2. Necmi Belge

  3. Atasayan Showmen bile olamadı
Necmi Belge

Necmi Belge

Atasayan Showmen bile olamadı

A+A-


Ulusal Birlik Partisi içerisindeki kurultay hesaplşaması sonucu, adeta milli piyango kazanmış gibi gökten zembille inen ve Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı görevine getirilen Mutlu Atasayan, bu bakanlığın alternatifi olmadığını altı ayı aşkın icraatı döneminde kanıtladı.
Spor geçmişinde eski Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanı Kemal Dürüst gibi, Baf Ülkü Yurdu genç takımında futbolculuk olan Bakan Atasayan, o çok eleştirdiğimiz eski bakan Kemal Dürüst kadar bile olmadı.
Biraz da, show ile karışık spor medyası ve spor kamuoyu ile çağdaş diyaloglar kuran Kemal Dürüst, Türkiye Cunhuriyeti’nin Spordan Sorumlu Devlet Bakanı ile ortak projelere imza atmıştı. UBP Kurultayında Ahmet Kaşif ‘i tercih ettiği için görevden alınırken, bu projeler hızlı bir şekilde hayata geçiyordu.
Ne var ki, Kemal Dürüst’ten böylesine güzel bir miras alan Atasayan, çok sessiz ve beyefendi olan kişiliğinden mi, yoksa Spor Koordinatörü hariç, etrafına aldığı yetersiz bürokratladan mı ne, ortadan kaybolurken, adeta  “HAYALET BAKAN” görünümüne girdi.
Kemal Dürüst’ten devarldığı projelerin açılış törenlerinde boy gösteren Atsayan’ın, ilaç niyetine sporla ilgili ciddi bir açıklamasını göremedik.
Bakmayın etrafındaki yağcılarına, bu açılış törenlerinde, başta Spor Dairesi Müdürü, Basın danışmanları vs. gibi işgüzar bürokratları bile showmenlikte Bakan Atasayan’ın önüne geçiyor.
Son olarak, eski Bakan Kemal Dürüst’ün başlattığı ayda bir spor medyası ile olan sohbet toplantılarında, herhalde bu işgüzar bürokratlarının yeteri kadar brifing veremedikleri Bakan Atasyan, dostlar alışverişte görsün öreneği, “onu yaptık, bunu yaptık” diye attı, tuttu.
Bu sohbet toplantısında, “Sadece futbola önem vermiyoruz” diyereki diğer spor dallarına da ilgi gösterdiklerini iddia eden Bakan Atasayan’a, Türkiye adına yarışsalar bile adeta sefilleri oynayan Kuzey Kıbrıs’ın tek Olimpiyat müsabıkı Melis Redif, Yiğtcan, Hekimoğlu, Kutay Kırmızı, Eliz Maloney ve diğerleri için ciddi bir devlet desteği yapılmadı.
Buna ek olarak, yerlerde sürünen okul sprorları, okula geçiyorken uğradım diyen bazı Beden Eğitimi öğretmenlerini mi desem, oy potansiyeli olmadığı için patates tarlasına dönen köy sahaları mı?
Neyse, ikinci oğlumun nişanlısının annesi ile aynı köylü olduğu için “dünür” diye selamlaştığımız Bakan Atasyan, artık oyuna girsin de, bu işi yüzlerine gözlerine bulaştıran bazı büroklartlardan insiyatifi ele geçirsin. 

 

***

KTSYD Sertoğlu’na angaje mi? 

İktidardaki Ulusal Birlik Partisi’nin batırdığı ve erken seçime gitmek zorunda kaldığı Lefkoşa Belediye seçimi süreci start alırken, her birey de kendi vicdani düşüncesi ile gönlündeki adayın yanında yer aldı.
Örneğin, ben artim olan CTP-BG’nin adayı mükemmel insan, yüreği insan sevgisi ile dolu  Kadri Fellahoğlu’nun yanında yer aldım. Başka arkadaşlarım da, kendi gönlündeki adayların yanında özgür bir şekilde yer aldı.
Bunlar hep doğal ama, doğal olmayan, hemen hemen her dünya görüşünden kişileri bünyesinde barındıran sivil toplum örgütleri yöneticilerinin söz konusu örgütü bir adaya angaje olmuş gibi göstermektir.
Örneğin, bir süre önce YENİDÜZEN gazetesinde değerli müdürlerimizden Faika Kişi’nin “Kulis” sayfasına taşıdığı KTSYD Başkanı Ogün Genç Kaçmaz’ın, sırf KTSYD binası sponsoru UBP Lefkoşa Belediye Başkanı Hasan Sertoğlu’na oy vermek için, ikametini Lefkoşa’ya taşıması.
Her ne kadar da, Gençkaçmaz bunu yalanlasa da Türkçe’deki o ünlü özdeyiş gibi “Ateş Olmayan Yerden Duman Çıkmaz” sözünü anımsamak gerekir.
Konu ile ilgili olarak, geçtiğimiz Çarşamba günü gerek Şht.Hüseyin Ruso Stadı’nda oynanan K.Kaymaklı-Yenicami ve Atatürk Stadı’nda oynanan Çetinkaya-Lapta Federasyon Kupası maçları sırasında basın tribününde bulunan tüm spor yazarlarını KTSYD yönetiminin bu seçimde taraf olmasından dolayı duydukları rahatsızlıkları yüksek sesle dile getirdiler.
Bu arada, dik duruşu ve sağlam yapısı ile takdir toplayan YENİDÜZEN Spor Şefi Burhan Gürkan hariç, diğer KTSYD yönetim kurulu üyelerinin UBP adayı Sertoğlu için çalıştıkları iddiaları.
Bunların hepsi normal. Bu üyeler istedikleri adayı destekleyebilirler bundan kimse gocunmaz. Yeter ki, KTSYD yönetimini resmi olarak bu seçimde taraf göstermesinler.

***

Alkışlar Serdar Savim’e


Kuzey Kıbrıs sporunda, yıllardır adeta kangrenleşen KKTC MOK sorunu çözülme aşamasına geldi.
Konumu itibarıyle, siyesetin dışında partiler üstü bir konumda olması gereken KKTC MOK’un, başkan seçildiği 2000 yılında boyuna kadar siyasetin içine sokan ve statükodan rant sağladığı idi edilen  Eyyüp Zafer Gökbilen’in bu görevden ayrılması sonrasında müthiş işler olmaya başladı.
Geçmişte, Eyyüp Zafer Gökbilen’in ekibinde yer alan BRTK Spor Amiri Serdar Savim’in, oybirliği ile KKTC MOK başkanlığına seçilmesinin ardından, Gökbilen’e olan yakınlığı nedeniyle belki de öyargılı davrandığımız Serdar Savim, öylesine bir çıkış yaptı ki, hepimizi şaşırttı.
Bu yönden, Savim’e eğer kabul ederse bir özür borcumuz var. İşte bu Serdar Savim,  KKTC MOK Başkanı olarak, ilk demecini kendisini en çok eleştiren gazete olan YENİDÜZEN’e verdi.
Verdiği ilk demeçte de, Kuzey Kıbrıs sporunda herkesi kucaklayacak ve IOC kurallarına uygun bir KKTC MOK hedefi olduğunu açıkladı.
Bu görüşmede, bana OFF THE RECORD olarak söyledikleri saklı kalmak şartıyle diğer söylediklerini hayranlıkla dinledim.
Bir zamanlar Gökbilen’in kapıdan bile içeri koymadığı KKTC MOK’un doğal üyeleri spor federasyonlarını yeniden üye yapma girişimi ve 67/1961 Türk Cemaat Meclisi Dernekler yasasına göre kurulan KKTC MOK yerine, Uluslararası Olimpiyat Komitesi (IOC) kurallarına göre bir KKTC  MOK hedefi. Bu da yeni ve çağdaş bir tüzük demek.
En önemlisi, tüm halkı kucaklayacak ve gücünü toplumdan alan bir KKTC MOK. Haydi Serdar Savim, tüm alkışlar seninle,  ha gayret.

Bu yazı toplam 1306 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar