1. YAZARLAR

  2. Cenk Mutluyakalı

  3. Bir hayat geride kalır
Cenk Mutluyakalı

Cenk Mutluyakalı

Bir hayat geride kalır

A+A-

Öylesine üst üste ‘çakışır’ ki tarihler kimi zaman...

Hani bir çocuğun tam da yaş gününde ölür en sevdiği, o ‘yıldönümü’ başkalaşır artık, mumlara üflenmez bir daha...

------

“Neşe doluyor insan” şarkılarını öğrettiler bize okullarda, her 23 nisan...
Bir eğitimci dostum anlatmıştı, Kıbrıslı Türk bir çocuğun önüne Türkiye haritasını açınız ve “Trabzon’u göster” deyiniz, hemencecik bulur!..
‘Dali’ deyiniz mesela öylece bakar...

------

‘Büyümek’ gerekir öğrenmek için 23 Nisan’da katledilen avukatların öyküsünü...
‘Cumhuriyet’ gazetesi yazarlarının acılı bir yurt için öngördüğü ‘halkların kardeşliğini’, ellerinde dünya bayrakları ile çocuklara söyletirler aynı günde...
- “Tüm dünya çocukları el ele....”

Oysa sıcacık yatağında uyurken katledilir Ayhan Hikmet, ailesine doğru yol alırken Ahmet Muzaffer Gürkan!..
23 Nisan diye ‘tatil’ yapmaz katiller!..

-------

Yine bir 23 Nisan’da aralanır barikatlar...
İnsanlar ‘doğdukları topraklar’a koşar...
Ve ne acıdır ‘misafir’ gibi uzaktan bakar nicesi anılarına...
Kimi kovulur hatta:

- Ne geldiniz be!..
Diyemezler ki, ‘Biz gitmek hiç istememiştik ki, sizden önce buradaydık zaten... ’
Kimi senelerce hayallerinde büyüttüğü evlerin ‘küçüldüğünü’ görür giderek...
Bir hayat geride kalır...
Bin hayat.... Onbin anı...

Ve yeni kuşaklar, sadece, ‘tanıştıkları’ andan itibaren yaşar coğrafyasını...
Bahçedeki ‘yeni dünya’yı, ‘yusufçuk’u, ‘zerdali’yi aslında kimin diktiğini bile bilmez...
Yeni çocuklar, yitik ve uzak düşlerin emeğinde kurulmuş salıncaklarda salınır gökyüzüne...

------

24 Nisan ise yıldönümüdür ‘referandum’un....
Okuldan kaçarak meydana koşan öğrenciler büyümüştür artık...
Gri etekli, beyaz gömlekli fotoğrafları durur arşivlerde...

Kimi işsizdir, kimi düş’süz şimdi...
Kiminin çocukları vardır mutlaka...
Coğrafya her kuşağa farklı anılarıyla gülümser, yine de ‘yük’ artar omuzlarda.
Bir avukat kanlı yatağında verir son nefesini, bir ergen meydanları özler, bir yaşlı evini...

Bu yazı toplam 2112 defa okunmuştur.
Önceki ve Sonraki Yazılar