Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği ve Ziraat Mühendisleri Odası, TÜK konusunda ortak basın toplantısı düzenledi.
Tarım Bakanı Nazım Çavuşoğlu’nun TÜK konusunda yanlış algı yaratmakla suçlandığı basın toplantısında, Çiftçiler Birliği Başkanı Hüseyin Çavuş Kelle, “Bizim veremeyeceğimiz hesabımız yoktur, yeter ki hükümet hesap sorma niyetinde olsun’’ dedi.
Çiftçiler Birliği'nin basın açıklaması şöyle:
• TÜK’ te yanlış algı yaratılmaya çalışmaktadır.
Siyasi makamların görsel ve yazılı medyayı kullanarak son günlerde TÜK ile yaptıkları rakamlarda 22 trilyon açığı var denmektedir. Peki sayıştayın birbirinden çelişkili raporları sonuçlanmadan dönem Yönetim Kurulu üyelerine basında yer aldığı gibi 856.000 TL değil de 107.000 TL kurumu zarara uğrattıkları ve bizce doğru olmayan bir rakam iddia etmektedir. Ne garabettir ki ilgili makamların basında kullandığı 22 trilyondan iddia edilen 107 bin TL dışında kalan 21 trilyon 900 bin TL’nin nerede olduğu araştırılıp kamuoyun önüne sunmasını talep ederiz.• TÜK’TE Yönetim Kurulu olmaksızın aktarılan 13.500.000 TL
Pahalıya alınarak Bakanlar Kurulu kararları ile ucuza satılması sağlanan arpadan oluşan zararlar ve bunun gibi siyaseten yıpratılan kurum için günah keçisi ilan edilen Yönetim Kurulu Üyeleri toplumda karalanmaya çalışılmaktadır. Esas zararların siyaseten Yönetim Kuruluna baskı yapılmak yolu ile ayrıca dönemin müdürü dahil bazı idarecilerin yanlış yönlendirilmesi ile ve günü işleyiş içerisinde oluşabilecek kar ve zararla olduğudur.• Esas sorgulanması gereken TÜK’e ödenmesi gereken fiyat farkları ve mevcut paranın başka kaynaklara aktarılmak sureti ile maruz kalınan kur zararlarını yaratanlardır.
• Günün koşulları incelenmeden verilen kararların gerekçeleri incelenmeden alelacele topluma ve kamuoyuna suçlu gösterilmeye çalışılarak psikolojik baskı ve çöküntü içerine itilmeye çalışanların aksine siyaseten yönetilen ve bazı konularda tek olan TÜK’ün bugün olduğu gibi dünde oluşan ve oluşacak zararlarının tek sorumlusu siyasilerdir
• Suçlu oldukları hukuk yolu ile ispatlanmadan suçluluğu kesinleşmeden yaratılmaya çalışılan bu algı yanılması ile siyaseten maruz kalınan milyonlarca liralık zararın örtbas edilerek günlük işleyişten kaynaklardan zararları bahane ederek “işte suçlular bunlardır denilmeye çalışarak” algı yaratılması kabullenilemez bir davranış şeklidir.
• Talebimiz TÜK’ ün bilançolarının tekrardan incelenmesi ve gerçek zararın nereden kaynaklandığı somut olarak ortaya koyan bunların esas sorumlularını ortaya çıkaracak ve günü kurtaracak değil kurumu kurtaracak yaklaşım içerisinde hareket edilmesidir.
• Siyasilerin paslaştığı ve birbirini koruyup kolladığı bu ortam devam ettiği sürece bunları yapmak pek mümkün görünmemektedir.
- - - - - - - -
ZMO Başkanı Mehmet Ercilasun’ın açıklaması ise şöyle:
• Geçen hafta cuma günü gazetede çıkan yazıda Sayıştay raporu neticesinde yönetim kurullu üyelerinin, kurumu 856,485 TL zarara uğrattığı iddia Edilmiş ve TÜK yönetim kurulu üyelerinin isimleri deşifre edilmiştir.
• Yalınızca Sayıştay’ın düzenlediği raporlara göre, mahkeme kararı ve hüküm olmadan TÜK yönetim kurullu üyeleri suçluymuş gibi isimlerinin gazetede açıklanmasının kişilik haklarına saldırı olduğunu buradan belirtmek istiyorum.
Anayasamızın 18’ci maddesinde (4) Bir suçtan sanık herkes, suçluluğu yasaya uygun olarak ispat edilinceye kadar suçsuz sayılır. BU KONUDA Gerekli hassasiyetin gösterilerek iade-i itibar yapılmasını talep etmekteyiz. Tük yönetim kurullu üyelerinin büyük bir özveri ile çalışırken yargısız infaz yapılmasının kabul edilemez bir durum olduğunu ifade etmek istiyorum.• 25 Ağustos 2016 tarihli 2’ci sayıştay raporunda yine toprak ürünleri kurumu yönetim kurullu üyelerinin 107,000 TL’lik zarara uğrattığını iddia edilmiştir. Bu konuda da gerekli Bakanlar Kurulu kararları ve belgelerin elimizde mevcuttur. Bu raporlardaki iddiaların hızlı şekilde değerlendirilip oda üyelerimizin ve diğer yönetim kurullu üyelerinin zan altından kurtulması için gerekenin ivedilikle yapılmasını talep etmekteyiz. Teşekkür ederim.