TOPLU TAŞIMACILIKTA ÇAĞDIŞI MANZARA!

Toplu taşımadaki kötü fiziksel koşullar, can güvenliğini hiçe sayarken, yolcuların seyahatini eziyete dönüştürüyor

Fehime ALASYA

Hem şehirlerarası hem de şehir içindeki toplu taşıma servislerindeki kötü şartlar, dünya standartlarının çok altında kalırken, toplu taşımaya olan talebin de düşmesinde neden oluyor.

Gününü her saatinde özellikle şehir içi yollarda hissedilen yoğun trafiğin giderilebilmesi için geniş planlı bir ulaşım planlaması ve toplu taşıma planlamasının şart olduğunu belirten Trafikte Kazasız Yaşam Derneği (TRAKAYAD) Başkanı Hüseyin Sevay, toplu taşıma şartlarının iyileştirilerek kullanımın arttırılabilineceğine dikkat çekti. 

Son yıllarda giderek artan trafik kazaları arasında otobüs veya minibüslerin sıkça görülmesi de dikkatleri şoför kriterlerine çevirirken, servislerin ne kadar güvenilir olduğu ve denetlenip, denetlenmediğini de düşündürdü.

Bağımsız Milletvekili ve Bayındırlık ve Ulaştırma Eski Bakanı Hasan Taçoy ise toplu taşımayla ilgili sorulara geçtiğimiz hafta Genç TV’de Baykan Gürses Özdağ’ın hazırlayıp sunduğu sabah programında yanıt verdi. İktidara yakınlığı ile bilinen Taçoy, konuya ilişkin Türkiye’ye eleştiride bulundu. Türkiye’nin, Kıbrıs’taki toplu taşımacılıkla ilgili çalışmalarla ilgilenmediğini belirten Taçoy, hem kendi bakanlığı döneminde hem de şimdiki hükümet döneminde masada olan toplu taşımacılıkla ilgili çalışmanın dikkate alınmadığını belirtti.

Toplu taşımanın, ulaşım planlaması kapsamında çok önemli bir yeri olduğunu ifade eden Trafikte Kazasız Yaşam Derneği (TRAKAYAD) Başkanı Hüseyin Sevay, toplu taşıma şartlarının iyileştirilerek kullanımın arttırılabilineceğine dikkat çekti.

Şoförler profesyonel mi?

Toplu taşıma şoförlerinin profesyonel olması gerektiğine değinen Sevay, ülkemizde buna ilişkin herhangi bir uygulama veya yaptırım olmadığını kaydetti.

Toplu taşımada kullanılan otobüs ve minibüslerin kötü fiziksel şartları, standartların çok altında kalırken, gözler Trafik Dairesi’nin Toplu Taşıma Planlaması’na çevrildi.

Şehir içerisinde yapılan toplu taşıma, hem öğrenciler, hem de toplu taşımayı kullanan vatandaşları zora sokuyor. Sadece okulların değil, vatandaşların ve turistlerin de hizmet aldığı toplu taşıma araçları adeta dökülüyor.

Can güvenliğini sağlayacak fiziksel şartların olmamasının yanında standartların altında bulunması sıkıntı yaratıyor. Birçok araç, camları bozuk, emniyet kemerleri arızalı, kliması çalışmayarak yazın sıcağında, kışın soğuğunda seyahat ediyor.

Yeni araçların olmasının yanında, yıllardır halen daha eski araçların da yollarda olması, eleştiri topluyor.

Girne- Lefkoşa seferlerinde pek çok yabancı turist veya öğrenci bulunmasına karşın, ulaşım araçlarının ne içerisinde ne de dışarısında yabancı dil kullanılmıyor.

Toplu taşıma şartları iyileştirilerek kullanımı arttırılabilir

Ulaşım planlaması kapsamında ileriye yönelik yatırımlar yapılması gerektiğinin altını çizen Sevay, “yıllardır aynı şeyleri söylüyoruz” diyerek sitem etti. Toplu taşımanın bu planlama kapsamında çok önemli bir yeri olduğunu savunan Sevay, toplu taşıma şartlarının iyileştirilerek kullanımın arttırılabilineceğine dikkat çekti. 

Hüseyin Sevay “Araç sayısı çoğaldıkça trafik kazaları da artıyor. Tüm bunların önüne aşamalı şekilde geçilmeli. Toplu taşıma da bu aşamanın çok önemli bir parçasıdır”

“Çalışan insana, topluma, öğrenciye yaraşır toplu taşımamız olmalı ki kullanılırlığı da artsın”

Araç sayısının çoğaldıkça yollarda yitip giden canların da artabileceğinden endişe duyan Sevay, bireysel araç sayısını arttırmakta toplu taşımanın çok önemli rolü olduğunu ifade etti.

Toplu taşımanın özellikle şehir içinde aktif kullanılması gerektiğine değinen Sevay, “Okullar açıldı, trafikten şikâyet etmeyen bir kişi bulamazsınız. Değişime ihtiyacımız var. Bu değişim içerisinde de toplu taşımanın daha insani şartlarda olması, daha iyi fiziksel standartlarda olması, vatandaşa yaraşır olması gerek.  Çalışan insana, topluma, öğrenciye yaraşır toplu taşımamız olmalı ki kullanılırlığı da artsın” dedi. 

Araç güvenliğinin yaş ile sınırlı olmadığına dikkat çeken Sevay, fiziksel şartları çok kötü durumda pek çok şehir içi veya şehirlerarası ulaşım aracı olduğuna dikkat çekti. 

Çelebi, “Toplantıdayım, ben size döneceğim”

Daire dışında toplantıda olduğunu bu yüzden müsait olmadığını belirten Trafik Dairesi Müdürü Nazmiye Çelebi, konuya ilişkin gazetemize geri dönüş yapacağını dile getirdi.

Geçen yıl mayıs ayında müdür olarak Trafik Dairesi’ne atanan Çelebi, sosyal medyada yaptığı paylaşımda “Allah bana bu görevi layıkıyla yapma gücü versin, umudum odur ki trafik master planını ve toplu taşımacılık master planını anlımızın akıyla tamamlayalım... Trafik denince aklımıza sadece yol ve yolculuk gelsin, ölüm, kaza, kayıp uzak olsun...” ifadelerine de yer vermişti.   

Trafikte Kazasız Yaşam Derneği (TRAKAYAD) Başkanı Hüseyin Sevay;
“Araç sayısı çoğaldıkça trafik kazaları da artıyor. Tüm bunların önüne aşamalı şekilde geçilmeli. Toplu taşıma da bu aşamanın çok önemli bir parçasıdır”

Trafikte her şeyden önce düşünülmesi gereken can güvenliğinden ödün verilmemesidir. Ülkede yeni bir ulaştırma sistemine geçiş yapılmalı. Ülkede sürekli olarak çoğalan araç sayısına cevap verebilecek bir trafik sistemi dünyada yoktur, biz de yapmayız.

Bazı şeyler düşünmeli ve buna göre ileriyi görerek, daha da çok acı yaşamazdan önce temel gereklilikleri ön görmeli ve şimdiden değişmeye başlamalı.

Genel anlamda trafik güvenliğiyle ilgili olmakla birlikte ulaştırma sistemiyle ilgili de bire bir ilişkisi var. Araç sayısı çoğaldıkça trafik kazaları da artıyor. Tüm bunların önüne de aşamalı aşmalı geçilmeli. Toplu taşıma da bunun çok önemli bir parçası ve uç noktası.

Siyasilerin bunu görüp, toplumu değişime götürmeye başlaması gerek.

Okullar açıldı, trafikten şikâyet etmeyen bir kişi bulamazsınız. Değişime ihtiyacımız var. Bu değişim içerisinde de toplu taşımanın daha insani şartlarda olması, daha iyi fiziksel standartlarda olması, vatandaşa yaraşır olması gerek.  Çalışan insana, topluma, öğrenciye yaraşır toplu taşımamız olmalı ki kullanılırlığı da artsın.

“Yurt dışında kendi aracınızla şehir içine inmeye korkarsınız”

Ciddi bir politika ve yönlendirme olmalı. Bu sadece toplu taşıma ile de olmaz. Yurt dışında kendi aracınızla şehir içine inmeye korkarsınız. Hem trafikteki bekleme süreniz hem park yeri ücretleri, trafik stresi gibi pek çok neden bunu tetikliyor. Bunlar planlı olarak tasarlanmalı.

“Onlarca can taşıyan kişilerin daha özel şartlarda, iyi eğitim verilerek alınması, profesyonel olması, işinin ehli olması gerekiyor”

Şoförlerin denetim ve yasası olmalı. İsteyen her kişi kolayı kolayına şoför olmamalı. Minibüste onlarca can taşıyan kişilerin daha özel şartlarda, iyi eğitim verilerek alınması, profesyonel olması, işinin ehli olması gerekiyor ama ülkemizde bu yönde çalışmalar yapılmıyor. Toplu taşıma ile yolculuk yapan kişiler kendini güvende hissetmeli.

“Bisikletli yaşama da geçebilmemiz gerek”

Sistemin bütünüyle tasarlanması lazım… Bireysel araçlara dayalı bir trafik sistemi kurulması mümkün değildir.

Bunun yanında bisikletli yaşama da geçebilmemiz, bu yönde altyapı ve donanım, temellerinden yola çıkılan taşınmalar yapılmalı.

“Toplu taşımaya geçilmesiyle, ileriye yönelik planlamayla, yollardaki can kayıpları da zamanla azalacaktır”

Neredeyse hurdaya çıkan taşıtlar denetlenmiyor, toplu taşıma planlaması kapsamında bunlar araştırılmalı. Toplu taşımaya geçilmesiyle, ileriye yönelik planlamayla, yollardaki can kayıpları da zamanla azalacaktır.

Yıllardır verdiğimiz beyanatlar, sözlerimiz hiçbir yere gitmiyor, ulaşmıyor, biz sadece konuştuğumuzla kalıyoruz.

“Araçların güvenliği yaşıyla alakalı değil”

Bizde halen daha eski araçlar var. Araçların güvenliği yaşıyla alakalı değil aslında, bakım, tamirat ile eski bir araç da yenilenip bir nebze de olsa aranan şartlara getirilebilinir. Ama başta da söylediğim gibi bu bir politikadır.

 

 

 

 

 

Özel Haber Haberleri