Şeftali ve nektarinin kilosu 109,90 TL

Mevsim değişikliğiyle manav reyonlarında yer alan ithal yaz meyvelerinin fiyatları dudak uçuklatıyor… Tüketici artık ya tadımlık, ‘tane ile’ alıyor ya da fiyatları görünce aldığını yerine koyuyor. Satıcı ve tüccar ise ‘girdi maliyetlerinden’ dert yanıyor…

Fehime ALASYA

Mevsim değişikliğiyle manav reyonlarında yer alan ithal yaz meyvelerinin fiyatları dudak uçuklatıyor… Tüketici artık ya tadımlık, ‘tane ile’ alıyor ya da fiyatları görünce aldığını yerine koyuyor. Satıcı ve tüccar ise ‘girdi maliyetlerinden’ dert yanıyor…

Piyasaya küçük paketlerde tane ile giren ithal yeşil (can) eriklerin paketi 21 TL civarlarında iken, kilosu 200 TL’yi aşıyor.  Yerli ürünlerden karpuzun kilosu ise 29,90 TL’den satılırken, tartıda 5 kiloluk bir karpuz 150 TL’yi aşıyor…

İthal ürünlerden kırmızı erik kilosu 72,90 TL iken, nektarin ve şeftali fiyatlarını gören şaşkınlığını gizleyemiyor. Nektarin ve şeftalinin kilosu 109,90 TL’den reyonlarda yer alıyor. Sebzelerden ise ithal biber çeşitlerinin kilosu 50-60 TL civarında değişiyor.

Bu ürünlerin satışını yapan bazı manavlar, “Kilo ile fiyatlandırınca hiç satış yapamıyoruz, artık tane ile veya küçük paketlerde satış yapıyoruz” derken, bazı manavlar ise “çok pahalı, elimizde kalırsa çok zarar ederiz, satışı da çok olmuyor” diyerek reyonuna koyamadığını anlatıyor.

Söz konusu ürünleri ise ülkeye getiren tüccarlar, girdi maliyetlerinden yakınıyor, ülkede kullanılan para biriminin TL, tüm alımların döviz olduğunu anlatıyor.

 

Patates reyonları boş…

Fiyatıyla son günlerde adından çok söz ettiren patates hafta sonu 21 TL’yi aşan etiketlerle reyonlarda yer alırken, dün 19,90 olduğu görüldü. Buna karşın bazı manavlardaki patates reyonlarının da neredeyse boş olduğu dikkat çeken bir diğer ayrıntı oldu.

 

5 kiloluk karpuz 150 TL’yi aştı…

Yerli üretim olan karpuz ile kavun da yaza fiyatıyla hızlı bir giriş yaptı. 5 Kiloluk bir karpuz tartıda 150 TL’yi gördü, kavunun ise kilosu 27,90 TL olarak reyonlarda yer aldı.

Benzer şekilde yüksek fiyatıyla mevsime giriş yapan asma yaprağının kilosu ise 200 TL civarında iken bu hafta 100 TL’ye geriledi. Daha da düşeceği öngörülüyor. 


Erhan Yılmaz (Maksıl Meyve-Sebze Manavı İşletmecisi):

“Gümrük, fon gibi vergiler ithal ürünlerin fiyatını olumsuz etkiliyor. Hal Yasası olsa üretim de, tüketim de denetim altında olacak”

İthal ürünlerin bu fiyatlara ülkede bulunmasının bazı etkenler nedeniyle normal olduğunu belirten Maksıl Meyve-Sebze Manavı işletmecilerinden Erhan Yılmaz, buna karşın yerli ürünlerdeki yüksek fiyatların ve piyasanın dengesizliğinin normal olmadığını savundu.

Yerli üreticinin de girdi maliyetlerinin arttığını anlatan Yılmaz, bazı yerli ürün ile ithal ürünler arasında çok az bir fiyat farkı olduğunu belirtti. Yılmaz, “Öncelikle gümrük, fon gibi vergiler ithal ürünlerin fiyatını olumsuz etkiliyor. Ama her şeyden önce ülkede Hal Yasası olsa üretim de tüketim de denetim altında olacak, o zaman ithale gerek bile duyulmayacak ama bu yıllardır yapılmıyor.” dedi.

 

“Bazen kasaya oturuyorum, insanlar birkaç parça tazelik alıyor, 100 TL demeye utanıyorum”

Hal Yasasının önemine değinen Yılmaz, şöyle devam etti: “Her şey kontrollü olsa, devlet Lefkoşa’da ne kadar domates tüketiliyor, hangi bölgede ne kadar domates üretiliyor, kimin elinde ne kadar stok var bilse fiyatlar da piyasa da dengelenir. Üretileni de tüketileni de bilmiyoruz, kim kime dumduma bir yerdeyiz. Bazen kasaya oturuyorum, insanlar birkaç parça tazelik alıyor, 100 TL demeye utanıyorum.

Bu hafta 40 TL olan bir ürün, haftaya 6 TL’ye düşüyor. Bu hem üreticiyi hem tüketiciyi zorda bırakıyor.”


Tüccarlar Birliği Sekreteri Hakkı Haktanır:

“Para birimi döviz olan ülkeler bu zamları %10 hissediyor, biz TL ile %40 hissediyoruz”

Meyve sebzelerin ülkeye ithalinde navlun fiyatları, nakliye ücretleri, çeşitli nakliye bağlantılarının aksaması gibi maliyetleri yükseltecek çok fazla faktör olduğunu belirten Tüccarlar Birliği Sekreteri Hakkı Haktanır, bunların pandemiden sonra dövizin de etkisiyle iki katı aşan fahiş rakamlara ulaştığına değindi.

Hem ithal hem de yerli ürün fiyatlarının en çok da dövizdeki hareketlilikle Türk Lirası’nın değer kaybetmesinden kaynaklı olduğunun altını çizen Haktanır, “Ülkemizde TL kullandığımızdan dolayı çok uçuk fiyat farkları görülüyor. Parası döviz olan ülkelerde bu farklar %10 gibi hissediliyor ama bizde % 40’lara kadar olan bir hissedilme oranı var.” şeklinde konuştu.

 

Seralarda yetişen ithal ürünler daha yüksek fiyatta

“Tüm dünyadaki küresel krizden biz de etkileniyoruz ama özellikle TL’nin de değer kaybı bizleri çok olumsuz etkiliyor” diyen Haktanır, tüm girdilerin döviz üzerinden hesaplandığını dile getirdi.

 İthal olan bu meyvelerin çoğunun seralarda yetiştiğine dikkat çeken Haktanır, bunun da fiyatları yukarıya çektiğine vurgu yaptı. 

Özellikle Avrupa bağlantılı ürünlerin tümünün dövizle ithal edildiğini belirten Haktanır, tropik ülkelerden, Hollanda, Rusya gibi ülkelerden ürün ithal ettiklerini kaydederek, Rusya-Ukrayna savaşının da bunu olumsuz etkilediğine değindi.

 

Tüccarlar da fiyatlardan dertli…

Genel olarak tüccarların da yüksek fiyatlardan muzdarip olduğunu anlatan Haktanır, sebze-meyve ücretlerinin vatandaşın alım gücüne göre düşmesi gerektiğini, satışların da bu bağlamda artabileceğini anlattı. “Fiyatlar şu an çok yüksek, satışlarımız da çok az” dedi.

Özel Haber Haberleri