Rekolte düştü, fiyat yükseldi

Geçtiğimiz yıl 14 milyon enginar ihraç edildiğini söyleyen üreticilerin bu yıla ilişkin rekolte beklentisi biraz daha düşük, buna bağlı fiyat beklentisi ise daha yüksek.

Dila ŞİMŞEK

Enginar üretiminde ilk akla gelen Mormenekşe köyünde enginar üreticileri tahsil edemedikleri alacaklarından uyuşmazlığa, su sorunundan ürünün geç büyümesine kadar birçok sorunla uğraşıyor.

Yurt dışına ihracatı yapılan sayılı ürünlerden olan enginarın, hak ettiği değeri görmediğini söyleyen üreticiler, bu sene rekoltenin daha az beklendiğini ve fiyatın da yükseleceğini kaydetti.

Üretimde yaşadıkları sorunların aslında ‘kooperatif altında toplanamadıklarından’ kaynaklandığına vurgu yapan üreticiler, bu nedenle haklarını da arayamadıklarını ifade ediyor.

YENİDÜZEN’e konuşan bireysel çalışan üreticiler, 2018’den beri alacaklı olduklarını söylerken, ‘birlik’ olarak satış yapan üreticilerde bu sorun daha az görülüyor.

Enginarın güneşi sevdiğini belirten üreticiler, geçirdiğimiz kapalı kış nedeniyle zorlandıklarını, enginarların hala olgunlaşamadığını anlattı.

Tuzlu sudan dolayı ekinin büyümesi ve tadının da etkilendiğine değinirken, artık bölgedeki birçok üreticinin arsasını satıp, kiralayarak, İskele’de enginar üretimine başladığını dile getirdi.

Devletin denetiminin yetersizliğinden bahseden enginar üreticileri, ayrıca bilgilendirme de neredeyse hiç yapılmadığını, bu nedenle sıklıkla kullanılan ilaçlarda ‘kalıntı’ tespit edildiğini belirtti.

Üreticiler, şu sıralar en büyük korkularının don olayı olduğunu söyledi.

BİRLİK SORUNU…  Üretimde yaşadıkları tüm sorunların kooperatif altında toplanamadıklarından kaynaklandığını söyleyen üreticiler, tuzlu su sorununun da çözülememesinden yakındı.

Enginar Üreticileri Birliği Başkanı Mehmet Gazi:

“Her şey tüccarın ağzına bakıyor”

Enginar Üreticileri Birliği Başkanı Mehmet Gazi, birçok üreticinin özel çalışmayı tercih ettiğini belirtti. Geçtiğimiz sene kooperatif altında toplanarak, tüccara belirli bir fiyat vermeyi önerdiğini kaydeden Gazi, çoğu üreticinin buna yanaşmadığını söyledi. On bir farklı üreticiden enginar çıktığını ifade eden Gazi, bunların hep bir arada toplanmasının üreticinin yararına olacağını dile getirdi. “Malı tek çatı altında gönderip, ödemeyi de aynı şekilde alabilsek geç ödenme sorununu da çözebiliriz. Ancak şimdi her şey tüccarın ağzına bakıyor. Birlik olarak enginar ihraç eden sadece biz kaldık” dedi. Ocak’ta kesime başlandığını belirten Gazi, bazı ürünlerin ise henüz olgunlaşmadığını, Mart’ın beklendiğini söyledi. İç piyasada bile, ödemede iki üç aylık gecikme yaşandığını ifade ederken, geçtiğimiz seneden ürününün parasını alamayan üreticiler olduğunu kaydetti. Tuzlu su nedeniyle birçok üreticinin de artık İskele’de ekin yapmaya başladığını açıkladı.

Üretici Taşkın Öztemiz: “Geçtiğimiz sene yaklaşık 14 Milyon enginar ihraç ettik”

Genç üretici Taşkın Öztemiz, enginardan karpuza ve diğer sebzelere, birçok farklı gıda üretiyor. Geçtiğimiz sene 12-14 Milyon enginar ihraç edildiğini kaydeden Öztemiz, buna rağmen üretimde tedbir alınmadığını ifade etti. Her yıl suyun daha da kötüye gittiğini söylerken, toprağın da yorulduğunu ve üretimin daha da zorlaştığını belirtti. Öztemiz, üreticilerin bireysel olarak satış yaptığı için herkeste farklı fiyat belirlendiğini, bu nedenle de tüccarın genelde bir kişi ile anlaşarak alım yaptığını anlattı. Öztemiz, “Bu işi bırakmak yerine, aile mesleğime ve topraklarımıza, üretime sahip çıkmak istedim. Ama yaşadığımız bin bir türlü zorluk yüzünden, mesleğimize sahip çıkmak çok zor oluyor. Üretim çok fedakârlık ve emek isteyen bir işken, aylarca uğraşıp sonrasında da geç ödenmek bizleri kurtarmıyor” dedi.

Üretici Cafer Doygundağ: “2018’den alacağımız var”

Yıllardır enginar üreten ve mesleğini çocuğuna da öğrettiğini söyleyen Cafer Doygundağ, bu sene rekoltesi için Mart’ı beklediğini kaydetti. Havanın hep kapalı olmasından dolayı enginarın daha verime başlamadığını söyleyen Doygundağ, en çok Şubat’ta kesime başlandığını ancak bu sene geri kalındığını ifade etti. Rekoltenin geçen seneye göre çok kötü olmadığını kaydederek, don olayından korkulduğunu anlattı. Enginarın oldukça zahmetli bir ürün olduğuna değinerek, Ağustos’ta ekime başlandığını ve Şubat’a doğru kesildiğini, bu süreçte sıklıkla budanıp sulandığını açıkladı. Doygundağ, “2018’den alacağımızı alamadık. Ödemelerde yaşanan gecikmeler bizi çok kötü etkiliyor. Bu kez işçimizi de ödemekte zorlanıyoruz. Derdimizi kime anlatacağımızı bilemiyoruz” şeklinde konuştu.

Üretici İbrahim Ercen: “Devlet, üreticiye yol gösterici olmalı ki bizler de zarara uğramayalım”

Emekli üretici İbrahim Ercen, genelde narenciye üretimiyle bilindiğini, ama enginar da ürettiğini söylüyor. Şimdilerde işi oğluna bıraktığını, ama yine de tarlaya sıklıkla gidip yardım ettiğini anlatan Ercen, suların çok tuzlu olduğunu ve yağmur yapmazsa enginarın çok geciktiğini belirtti. Ercen, toprağın hep tuz olduğunu, bu nedenle ekinlerin daha olgunlaşmadığını ifade ederken, tatlı suyu olan bölgelerde kesimin çoktan başladığını kaydetti. Gübre, ilaç ve benzeri ihtiyaçların döviz üzerinden ödenirken, satışın Türk Lirasıyla yapıldığına değinirken, bunun üreticiye zarar verdiğini söyledi. Boğaziçi’nde üretime başladığını ve oradaki tatlı sudan dolayı işlerin çok iyi olduğunu belirten Ercen, göç ettiklerinden beri su sorunundan olumsuz etkilendiğini kaydetti. “Kooperatif ve birlik olarak hareket etmemek üreticilere zarar verir. Ayrıca devletin de sıklıkla denetim ve eğitim yapması gerekir. Devlet, üreticiye yol gösterici olmalı ki bizler de zarara uğramayalım” dedi.

Özel Haber Haberleri