Başbakan Ömer Kalyoncu, Kıbrıs’ta bir çözüme ulaşılsa bile Türkiye’yle ilişkilerin önemini sürdüreceğini söyledi. Kalyoncu “Bizim için sorun çözülse bile Türkiye’yle ilişkilerimizin devam etmesi önemlidir ve asıldır” dedi. Türkiye Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi de, Kıbrıs’ta iki kesimli, iki toplumlu, federal bir çözümden her iki tarafın da çok şey kazanacağını düşündüklerini ifade ederek, böylesi bir çözümün bölgesel istikrara da katkıda bulunacağını vurguladı. Başbakan Kalyoncu, saat 16.30’da Türkiye Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi ve heyetini kabul etti. Kabulde, Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Derya Kanbay, Maliye Bakanı Birikim Özgür ile Ekonomi, Sanayi ve Ticaret Bakanı Sunat Atun da hazır bulundu.
Tüfenkçi: “Güzel Kıbrıs’ın güzel başkentinde sıcak karşılama…”
Türkiye Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi, “Güzel Kıbrıs’ın başkenti güzel Lefkoşa’da sizlerle bir araya gelmekten ve bu sıcak karşılamadan duyduğum memnuniyeti bir kez daha ifade etmek istiyorum. Sizlere en derin saygı ve muhabbetlerimi iletmek istiyorum” diyerek başladığı konuşmasında, KKTC’nin kendileri için çok önemli bir yere sahip olduğunu vurguladı.
Tüfenkçi, KKTC’yi bir komşudan öte dost ve kardeş olarak gördüklerini ifade ederek, kendilerini evlerinde hissettiklerini, Anadolu insanının samimiyetini ve içtenliğini tüm KKTC’de gördüklerini söyledi. Kıbrıs Türk halkının bu özelliklerini yıllardır kalıcı barış için sürdürdüğü çabada da gördüklerini kaydeden Bülent Tüfenkçi, “Yıllardır süren siyasi izolasyonu, tanınmamışlığı, bir milletin siyasi kimliği ve varlığının inkar edilişini tüm dünya maalesef sessizlik içinde izlemektedir” diye konuştu.
“Çözümde her iki tarafın da kazanacağı çok şey var”
“11 Şubat 2014 tarihli ortak açıklamada ifade edilen iki toplumlu, iki kesimli, federal bir çözümde her iki tarafın da kazanacağı çok şey olduğunu düşünmekteyiz” diyen Tüfenkçi, böylesi bir çözümün bölgesel istikrara da katkıda bulunacağını vurguladı. Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun 2014 sonunda Türk-Yunan iş çevrelerinin Atina’da düzenlediği toplantıda yaptığı bir konuşmaya atıfta bulunan Bülent Tüfenkçi, Davutoğlu’nun “iki ayrı devlet ve millet olabiliriz ama ülkelerimizi tek coğrafyaymış gibi planlamak akıl işidir, bundan her iki ülke de kazançlı çıkacaktır” dediğini kaydetti. Bu söylemin önemine işaret eden Tüfenkçi, adadaki düzenin sağlanmasının son dönemde adeta savaş alanının andıran bölge için de son derece önemli olduğunu söyledi. Tüfenkçi, Ada etrafında keşfedilen doğal gaz rezervlerinin; Türkiye’den gelen suyla tarımın geliştirilebilmesinin, uluslararası alanda turizmin yapacağı katkının, zengin deniz ürünü çeşitliği ve birçok alanda sağlayacağı faydayla adaya ve tüm bölgeye istikrarı getireceği kanısını ifade etti.
“Akıncı ve Anastasiadis’in barışa yönelik mesajları bizi de mutlu ediyor”
Türkiye-Yunanistan, Türkiye-AB ve kurulacak Federal Kıbrıs Devleti arasında kurulacak iyi diyaloğun bölgede istikrar kaynağı olacağını ve uluslararası camiada Türk halkının ebedi temennisi olarak barışa katkıda bulunacağını kaydeden konuk Bakan Tüfenkçi, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum lider Nikos Anastasiadis’in barışa yönelik mesajlarının kendilerini de mutlu ettiğini vurguladı.
“İyi ilişkilerin devam etmemesi eşyanın tabiatına aykırı”
Başbakan Kalyoncu da konuk bakan Tüfenkçi’nin iki protokole imza attığını ve yoğun bir gün geçirdiğini belirterek, “İnşallah hayırlara vesile olur” dedi.
Kalyoncu, Tüfenkçi ve heyetini aralarında görmekten duyduğu memnuniyeti ifade ederek “Her şeyden önce Türkiye Cumhuriyeti’nin bize yönelik tavrı bizim için memnuniyet vericidir” diye konuştu.
Kıbrıs’ta çözüm olsa bile Türkiye’yle ilişkilerinin her zaman devam edeceğini kaydeden Başbakan Kalyoncu, şöyle devam etti: “Zaten devam etmemesi, eşyanın tabiatına aykırı bir durumdur. Dolayısıyla şimdi döşenen zemin, gelecekte çok daha sağlam biçimde bu ilişkinin devamı yönünde önemli bir zemin oluşturacaktır. 2007’de imzalanan kaçakçılığa yönelik protokol, bugün Gümrük Komitesi’yle beraber yeniden daha farklı biçimde gündeme gelmiş bulunmaktadır. Tüketici haklarının korunmasına yönelik imzalanan protokol önemli bir gelişmedir. Bu, hem bizim ihracatımıza yönelik Türkiye’deki tüketici haklarının korunması, hem de Türkiye’den buraya ihraç edilen -ki bizim en büyük ithalatımız Türkiye’dendir- buradaki tüketici haklarının korunması açısından önemli bir mevzuat oluşturma yönünde bir adım oluşturuyor. Bu açıdan da daha ziyade korunması gereken taraf biziz diye algılıyorum ve bu protokolden de mutlu olduğumuzu söylemek isterim.”
“Tek taraftan evet çıkmasına rağmen…”
Başbakan Ömer Kalyoncu, Kıbrıs sorununun 2004’te götürüldüğü referandumda tek taraftan evet çıktığını hatırlatarak diğer taraftan hayır çıkmasına rağmen Rumlara AB yolunun kapanmadığını, daha çok açıldığını, o günden bu yana AB nezdinde Kıbrıslı Türklerin durumunda ise çok fazla bir değişiklik olmadığını anlattı.
Kalyoncu konuşmasını, “Umarız bu dönem bir sonuca ulaşırız ama bizim için sorun çözülse bile Türkiye’yle ilişkilerimizin devam etmesi önemlidir ve asıldır. Bulunduğumuz coğrafyada ve mensup olduğumuz ulusal değerler açısından da bunun böyle olması gerektiği gün gibi orta yerdedir.
Önümüzdeki dönemde iş birliğimizin daha da artarak devam edeceğini düşünüyorum” diye tamamladı. tak