YENİDÜZEN
Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi Kıbrıs’ın kuzeyinde tutuklanan 5 Kıbrıslı Rum’la ilgili BKP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenlendi, adil yargılama talebinde bulundu.
Arif Hasan Tahsin Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Şener Elcil, tutuklanan Kıbrıslı Rumlara kefil olmayı talep ettikten sonra gelecek olan tepkileri tahmin ettiklerini söyledi. Tutuklama koşullarıyla ilgili de konuşan Elcil, tutuklu kalınan yerlerde insani şartların karşılanması gerektiğini ifade etti.
BKP Genel Başkanı İzzet İzcan, 5 Kıbrıslı Rum’un Simon Aykut davasına misilleme olması için tutuklandığını kaydetti. İzcan, insanlık suçu işlendiğini söyleyerek, “Amaç, iki toplum arasındaki ilişkileri tamamen bitirmeye çalışmaktır” diye konuştu.
Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi üyesi, Akademisyen Teyfik Yoldaş ise adil yargılamanın unsurlarından birinin de ‘tutuksuz yargılanma’ olduğunu hatırlatarak, “Kıbrıslı Rumlarla aramızda güven ilişkimizin olmamasından dolayı kefaletimiz kabul görmedi. Tutuklanan Kıbrıslı Rumların adil yargılanma hakları ellerinden alındı” açıklamasında bulundu.
Hareketin bir düğer üyesi Ülker Fahri de haksız yere tutuklandıklarını düşündükleri Kıbrıslı Rumlara kefil olmak isterken suç işlemeye meyilli insanlar olarak anıldıklarını söyledi. Fahri, mahkemenin kararının etkilenmeye çalışıldığına dikkat çekti.
Son olarak YKP Sekreterya üyesi Halil Karapaşaoğlu da Kıbrıslı Rumların mülkiyet haklarının gasp edildiğini ifade etti. Karapaşaoğlu, Kıbrıslı Rumların kuzeye geçip topraklarını talep etmesinin bir insan hakkı olduğunu belirtti.
Arif Hasan Tahsin Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Şener Elcil:
“Önemli olan doğru yolda olduğumuzu bilmek”
Basın toplantısında konuşan Arif Hasan Tahsin Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Şener Elcil, hareket adına ortak basın bildirisini okudu. Elcil, toplumun gerçek haklarını savunmayı temel edindiklerini ve o çerçevede çalıştıklarını söyledi.
Elcil, tutuklanan Kıbrıslı Rumlara kefil olmayı talep ettikten sonra gelecek olan tepkileri tahmin ettiklerine dikkat çekerek “Önemli olan doğru yolda olduğumuzu bilmek ve mücadeleyi yükseltmektir” dedi.
Tutukluluk koşullarına da değinen Elcil, insanların soruşturma kapsamında tutuklu bulundukları yerlerin “zindandan beter” olduğunu kaydetti. Elcil, “Tutuklu kalınan yerlerde insani şartlar karşılanmalı” ifadelerini kullandı.
BKP Genel Başkanı İzzet İzcan:
“İnsanlık suçu işleniyor”
Birleşik Kıbrıs Partisi (BKP) Genel Başkanı İzzet İzcan ise, Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi’nin her geçen gün güçlenerek yoluna devam ettiğini belirterek, “Amaç, insan haklarına yaraşır bir vatan yaratmaktır” diye konuştu. Kıbrıslı Rumları tutuklamalarıyla ilgili “derin devlet” ve “rejim” iş birliği içinde bir senaryo hazırlandığını ifade eden İzcan, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Bu senaryoda 5 masum Kıbrıslı Rum Kıbrıs’ın kuzeyindeki evlerini ziyaret ettikleri için tutuklanmıştır. Simon Aykut ve Rum mallarıyla ilgili yapılan diğer tutuklamalara misilleme olarak yapılmıştır. Bu dava siyasidir. Ekmek parası ve geçim için uğraşan insanlar hedef almışlardır.”
İzcan, tutuklanan Kıbrıslı Rumların kaçak olarak Kuzey’e geçtiği iddialarının yalan olduğunun ortaya çıkığını söyledi; “Bir yalan üstüne insanları yargılıyorlar” açıklamasında bulundu.
Bu olayın Kuzey Kıbrıs’taki rejimin ne kadar kırıldığını ve suçsuz insanlar üzerinden suç yaratılmaya çalışıldığının göstergesi olduğunu kaydeden İzcan, “Amaçları 74 sonrası oluşan ganimet düzeninin devamını sağlamaktır. Bu ülkede rehine politikasına hizmet edenler var” dedi.
İzcan, “Bu yaşananlar kabul edilemez. İnsanlık suçu işleniyor. Amaç, iki toplum arasındaki ilişkileri tamamen bitirmeye çalışmaktır” diyerek açıklamasını tamamladı.
Akademisyen Teyfik Yoldaş:
“Kıbrıslı Rumların adil yargılanma hakları ellerinden alındı”
Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi üyesi, Akademisyen Teyfik Yoldaş ise, basının bu süreçte “sınıfta kaldığını” iddia etti. Otosansür uygulayan yayın kuruluşları olduğunu dile getiren Yoldaş, “Bu konuyla ilgili yayın yapamayan bir gazetenin ortada dolanma hakkı yoktur” ifadelerini kullandı.
Bazı siyasi parti ve sivil toplum örgütlerine de eleştirilerde bulunan Yoldaş, “bu olay yokmuş gibi” davrandığını söyledi. Tutuklanan Kıbrıslı Rumlarla ilgili açılan davalarda casuslukla ilgili bir itham olmadığını kaydeden Yoldaş, “Bunu medya böyle yansıttı” diye konuştu.
Yoldaş, zorda olan Kıbrıslı Rum arkadaşlarına kefil olduklarını ve her türlü sıkıntıyı göze aldıklarını ifade etti. Adil yargılamanın unsurlarından birinin de “tutuksuz yargılama” olduğuna vurgu yapan Yoldaş, açıklamasının devamında şu ifadeleri kullandı.
“KKTC vatandaşı kefil aranıyordu, biz ortaya çıktık. Bütün unsurlara uymamıza rağmen, Kıbrıslı Rumlarla aramızda güven ilişkimizin olmamasından dolayı kefaletimiz kabul görmedi. Tutuklanan Kıbrıslı Rumların adil yargılanma hakları ellerinden alındı. Zanlılar hakkında konuşan iddia makamı ortaya hiçbir delil koymadı.”
Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi üyesi Ülker Fahri:
“Kefil olmak isterken suç işlemeye meyilli insanlar olarak anıldık”
Tutuklanan Kıbrıslı Rumlara mahkemede kefil olma talebinde bulunan Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi üyesi Ülker Fahri ise, “Mahkemeye, devletten alınan resmi koçanları casusluk emaresi olarak sundular” açıklamasında bulundu.
Fahri, kefil olmak isterken “suç işlemeye meyilli” insanlar olarak anıldıklarını söyledi; “Mahkemenin kararını etkilemeye çalışıyorlar” dedi.
YKP Sekreterya üyesi Halil Karapaşaoğlu:
“Rumların Kuzey Kıbrıs’a geçip topraklarını talep etmesi bir insan hakkıdır”
Son olarak söz alan Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Sekreterya üyesi Halil Karapaşaoğlu, Kıbrıslı Rumların mülkiyet hakkının gasp edildiğini söyledi.
Kıbrıslı Rumların kuzeye geçip topraklarını talep etmesinin bir insan hakkı olduğunu dile getiren Karapaşaoğlu, “Dünyanın en büyük laneti yurtsuzluktur” ifadelerini kullandı.