Güneş enerjisinde kota aşıldı: Sistem alarm veriyor!

Kıbrıs’ın kuzeyinde de ‘güneş enerjisi’ne ilgi oldukça artı. Ancak kapasite aşıldı. Uzmanlar, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun analiz eksikliğinin yanı sıra şebeke kapasitesinin de sınırlı olması nedeniyle ciddi risklere işaret etti.

Devrim DEMİR

Güneş enerjisinde kapasite aşıldı, sistem alarm vermeye başladı.

Düşük maliyetli bakım masrafları, tamamen doğal kaynağın kullanılması, temizlik gideri ve sabit maliyetinin de oldukça az olması nedenleriyle güneş enerjisine ilgi Kıbrıs’ın kuzeyinde de oldukça artı.

Elektrik Mühendisleri Odası, Enerji Politikaları Komite Başkanı Görkem Çelik, ada ülkesi olduğumuz için şebekenin küçük olduğuna dikkati çekerken, KIB-TEK’in elinde şebekenin yenilenebilir enerjiye hangi durumlarda nasıl reaksiyon verebileceğini gösterebilecek bir analize sahip olmadığına da vurgu yaptı.

Ekonomi ve Enerji Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu, bugüne kadar 141 megavat başvuru yapıldığını, taleplerin de halen ciddi bir şekilde artarak devam ettiğini söyledi.

Ana sıkıntının izole sistem olduğu için alt yapıda ciddi sorun oluştuğunu kaydeden Aşıkoğlu, “Şu anda yeni güneş enerji panellerinin yarattığı gerilime sistem dayanmıyor. Alarm veriyor.” dedi.


EMO Enerji Politikaları Komite Başkanı Görkem Çelik :

 “Şebekenin her detayı elimizde yok”

Güneş enerjisinde kotanın aşıldığını ifade eden EMO Enerji Politikaları Komite Başkanı Görkem Çelik, şebeke analizinin bütünlükle olarak her detayının ellerinde olmadığını kaydetti.

KIB-TEK’in de analizi yapacak yazılımı olmadığını dile getiren Çelik, “Gerçek anlamda yenilenebilir enerji ne kadar elde edebiliriz, şebeke bu yenilenebilir enerjiye nasıl reaksiyonlar, tepki verebileceğini gösterecek analize sahip değiliz. Biz Kıbrıs Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği olarak, 2018 yılı Eylül ayında bir çalıştay yaptık ve orada rapor yayınladık. Şebeke analizi olmadan yenilenebilir enerjide, sınırlandırma miktarının belirlenmesinin mümkün değil. Mutlaka şebeke analizi ve şebeke analizini ölçüt olarak şebeke kodumuzun belli olması lazım, oradan analiz sonuçlarını karşılaştıralım” şeklinde konuştu.

 

“Yenilenebilir enerjiye talep çok büyük”

Güneş enerji sistemlerine halkın yoğun bir rağbet gösterdiğini kaydeden Görkem Çelik, YEK Kurulunun kontrollü bir şekilde bu kadar zamandır izin verdiğini, kotanın yüzde olarak belirlendiğini kaydetti.

Kurulum gücünün miktarından çok anlık üretilen enerjinin ne kadarının yenilenebilir enerjide üretildiğinin bilinmesinin gerektiğine de vurgu yapan Çelik, “Anlık üretilen enerjinin yüzde 20’sinden fazlası yenilenebilir olduğunda, yıllardır anlatılmasına rağmen sorunlar yaşanmakta. Şuan anlık olarak ne kadar yenilenebilir ürettiğimizi bilmiyoruz, ölçemiyoruz. Tüketilen günlük güneş enerjisi bilinmiyor.

Çok büyük bir talep oluşmaya başladı. YEK Kurulu bir kota belirler, yıllık olarak yenilenebilir güneş enerji izni olarak” şeklinde konuştu.

 

141 megavat başvuru var…

İzin miktarlarını kontrol etmeye çalıştıklarını, bunu bir noktaya kadar yapabildiklerinin de altını çizen Çelik, “İzin miktarlarını çok yüksek tutsak bütün izin kotası bitecekti” dedi.

Gelinen noktada, 141 megavat başvuru olduğunu, 130 megavata izin verildiğini 11 megavat’ın ise eksik evraktan dolayı görüşme aşamasında olduğunu kaydeden Çelik, “Şu an 87 megavat devrede, güneş enerjisinden verilen izinlerle 6 ay sonra bunun 130’a ulaşmasını bekliyoruz” ifadelerini kaydetti.

 

 “Voltaj ve frekans sorunu ciddi sorunlar”

Yaşanan sorunlara dikkati çeken Çelik, sorunların bir tanesinin de şebekede yaşanan voltaj sorunu olduğunu, güneş enerjisi kullanmayan insanların evlerindeki cihazları bile tehdit eder durumda olduğunu kaydetti.

Bu sorunun cihazların yanmasına kadar ciddi sorunlar oluşturduğunu kaydeden Çelik, “Bu sorunların çözümü için KIB-TEK çalışıyor, ikinci sorun ise frekans sorunudur ki şuan yaşamadık yaşadığımız takdirde, şebekemizin tamamen devre dışı kalmasına varabilecek tehdit edebilecek soruna dönüşebilir. Kurulu güç arttıkça, önümüzü görmedikçe, şebekenin buna nasıl tepki vereceğini bilmedikçe bir sel yollarımızı alıp götürüyor bir bulut bütün şebekeyi göçertebilir” sözlerini kullandı.

 

“Önümüzü görmeden izin vermeye devam edersek ciddi sorunlar oluşacak”

Kurulum gücü arttıkça, güneş enerjisinin devreden çıkması halinde var olan şebekenin nasıl tepki vereceğinin, limitlerin bilinmesi gerektiğini kaydeden Çelik,”Önümüzü görmeden izin vermeye devam edersek, bir gün bu yaşanacak” dedi.

Şebekenin her noktasının bütünlüklü olarak incelenmesi gerektiğine vurgu yapan Çelik, şebeke kodunun oluşması gerektiğini söyledi.

Yazılımla yapılması gereken bir analiz olduğunu da kaydeden Çelik, “Yüzde 30 kota en kötü senaryoya göre belirlenen bir görüştür, bilimsel olarak bu yazmıyor” şeklinde konuştu.

 

Yeni tüzük için Başsavcılık’tan görüş bekleniyor…

Yeni bir tüzüğün de hazırlandığını ve Nisan ayında bittiğini kaydeden Görkem Çelik, tüzük için Başsavcılıktan görüş beklendiğini Bakanlar Kurulu’na gönderildiğini görüş gelmediği için de Bakanlar Kurulu’ndan geçmediğini söyledi.

Yaşanan mağduriyetin de YEK Kurulu veya bakanlıkla ilgili olmadığına da değinen Çelik, “Başsavcılıktan görüş henüz gelmedi. Tüzük geçse dahil, yeni kotalar belirlenirken, bu analizler olmadan önümüzü görmeden adım atmaktan vazgeçmeliyiz. Bunların tek çözümü analiz, ciddi bir yazılım çalışması yapılarak şebeke kodunun çok net belirlenmesi şart” dedi.  

 

Çelik örnek olarak Kıbrıs’ın güneyini gösterdi…

EMO Enerji Politikaları Komite Başkanı Görkem Çelik, anlık üretilen enerjinin yüzde 20’sinden fazlasının yenilenebilir olduğuna değinerek şebekelerin sorun yaşandığına vurgu yaptı.

“Yenilenebilir enerji konusu dünyada kurun denilen bir zamandayız” sözlerini kullanan Çelik, şebekeye daha fazla yenilenebilir bir  enerji ekleyebilmek için yatırım yapılması gerektiğine vurgu yaptı ve bu konuda Kıbrıs’ın güneyini örnek gösterdi.


ODTÜ Kampusu Elektrik ve Elektronik Müh. Program Koordinatörü Bölüm Başkanı Doç. Doktor Murat Fahrioğlu:

“Şebeke kapasitesi sınırlı”

Ada ülkesi olduğu için şebekenin de küçük olduğuna değinen ODTÜ Kampusu Elektrik ve Elektronik Müh. Program Koordinatörü Bölüm Başkanı Doç. Doktor Murat Fahrioğlu, dünya ve Türkiye ile bağlantısı olmayan bir şebekemiz olduğunu ifade etti.

Fahrioğlu,  bağlantımızın bir tek Kıbrıs’ın güneyi ile olduğuna değinerek sadece güneyde sistemin biraz daha büyük olduğunu kaydetti.

Şebeke kapasitesinin küçük olduğunu Türkiye’de 90 bin megavat kurulum gücü olduğuna dikkati çeken Fahrioğlu,  KKTC’de bunun sınırlı olduğunu söyledi.

Şebeke genelinde ve bölgesel voltajlarda ciddi sorunlar yaşandığına işaret eden Murat Fahrioğlu, özellikle bölgesel voltajlarda ciddi sıkıntıların yaşandığına işaret etti.

 

Kotalar doldu, başvurular durduruldu

Şebekede yaşanan ciddi sorunlar nedeniyle güneş enerji sistemi bulunan evlerin olduğu bölgelerde, voltajın dönem dönem yükselerek bölgedeki evlere ciddi zararlar verdiğini ifade eden Fahrioğlu, “Kotalar doldu, başvurular durduruldu. Bundan sonraki adımlar çok daha dikkatli atılmalı. Bunun çaresi çok iyi bir analiz yapılmasıdır. Çok büyük bir şebekeye bağlanmamız gerekmekte ve bunun için kapsamlı bir analiz yapılması şart” dedi. 


Ekonomi ve Enerji Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu:

“Tek çözüm daha büyük bir sisteme bağlanmak”

Ekonomi ve Enerji Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu, bugüne kadar 141 megavat başvuru yapıldığını bu başvuruların tamamının mahsuplaşmadığını bir kısmının hala görüşme aşamasında olduğunu kaydetti.

Aşıkoğlu, güneş enerji sistemlerine halkın yoğun bir rağbet gösterdiğini ifade ederek, taleplerin hala ciddi bir şekilde artarak devam ettiğini söyledi.

Ana sıkıntının izole sistem olduğu için alt yapıda ciddi sorun oluştuğunu kaydeden Aşıkoğlu, “Şu anda yeni güneş enerji panellerinin yarattığı gerilime sistem dayanmıyor. Alarm veriyor.” dedi.

 

“Bu sorunun kısa vadede çözümü yok”

İzinlendirme konusunda sınır getirilmediği için aşırı talep yaşandığını söyleyen Şahap Aşıkoğlu, “Bazı noktalarda sistem de gerilimi sağlayan elektrik akımı sistem dışı kalmaya başladı” dedi.

Özellikle KIb-Tek’e klimalar ile ilgili ciddi şekilde hasar şikâyeti gittiğine de dikkati çeken Aşıkoğlu, enerji akımında çok ciddi bir yükselme olduğunu söyledi. Panellerin sistemde ciddi sorunlar yaratmaya başladığını söyleyen Aşıkoğlu, “Sistemsel değil ama yerel şirketlerin de yanlış uygulamaları etkili” diyerek ya Kıbrıs’ın güneyi ya da Türkiye gibi daha büyük bir sisteme bağlanılması gerektiğinin altını çizdi.

Tüzüğü değiştirdiklerini de ifade eden Aşıkoğlu, “Başsavcılığa gönderilen tüzük 9 haftadır görüş beklemekte. Bu sorunun kısa vadede çözümü yok” dedi.

Özel Haber Haberleri