Başbakan Yardımcısı, Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, “Geçişleri sağlığın ötesinde sebeplerle kapalı tutma düşüncemiz yoktur. Ancak sağlık pahasına da açmayız” dedi.
Özersay, geçişleri hem ekonomi, hem de karşılıklı işbirliği anlamında kendilerinin de önemsediğini söyledi, "Geçişleri biz de destekliyoruz ancak sağlık pahasına değil" diye tekrarladı.
Güneyde çalışan işçilerle ilgili Kıbrıslı Rum yönetimin de net bir önerisi olmadığını anlatan Özersay, Pile dahil, bu yöndeki mağduriyetlerin giderilmesi için net öneri varsa, bunu duymak istediklerini ifade etti.
Meclis’teki konuşmasına “Öncelikle Hemşireler Gününü kutluyorum, özellikle geçtiğimiz bu dönemde hemşirelerin özverili çalışmaları için teşekkür ediyorum” diyerek başlayan Özersay, geçiş noktalarıyla ilgili olarak pozisyonlarının çok net olduğunu açıkladı.
Özersay şöyle konuştu:
“Buraları sağlığın getirdiği durum dışında bu kapıları kapalı tutma tavrımız yoktur. Sadece ekonomi için değil, insan ilişkileri için de engelleme fikrimiz yoktur. Bunu kimse savunmuyor. Ancak halkın sağlığını risk edecek bir adım atmayacağımız ortada. Kıbrıslı Rum sözcünün geçtiğimiz gün yaptığı açıklamaya bakıldığında, bir karantinaya girmeden insanların geçiş yapmasını kabul edecek gibi görülmüyor. Güneyde çalışanlar var, bırakın gitsin demekle olmuyor, çözüm önerisinde de bulunmak gerekiyor. Pile ile ilgili konuşmalarda da, hükümet olarak belki içimize sinmeyen, bizi en rahatsız eden durumlardan birisidir, ancak çözüm yolu var da biz yapmadık değil. Bakanlar Kurulu uzun süre bu konuda tartıştı, pratik düzenlemelere gidildi. Onun haricinde köy muhtarının bize verdiği isimlere yardım edildi. Acil sağlık hizmeti dışında, kendi araçlarıyla kendi doktoruna gitmek isteyen kişiler de bakanlığa başvurdu, istismar ve riski arttırdığı için yine çözemedik. Ama Pile’den güneye barikatsız geçiş olduğu için bir risk olduğunu bize uzmanlarımız söylüyor, güneye kimin ne zaman ne kadar geçtiğini bilmiyor ve önleyemiyorsanız riski kuzeye almış oluyorsunuz. Bir delik açmış oluyorsunuz. Pile’nin kendine has durumu nedeniyle, bir çıkış noktası bulmakta zorlanıyoruz.”