Geçen yıla oranla % 24’lük düşüş

YENİDÜZEN’e değerlendirmede bulunan Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit, yaşanan ekonomik krizi ve ülkedeki hayat pahalılığı nedeniyle öğrenci sayılarında düşüş yaşanacağını gösterdiğini belirtti.

2018-2019 öğretim yılı için Türkiye Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı (ÖSYM) yerleştirme sonuçlarına göre Kuzey Kıbrıs’taki üniversitelere TC uyruklu 8 bin 178 öğrenci ‘yerleşme hakkı’ kazanırken, 9 bin 623 kontenjan boş kaldı…

Didem MENTEŞ

Yüksek öğrenimde bu yıl üzücü gelişme yaşandı, Türkiyeli öğrenci sayılarında ciddi düşüş oldu.
2018-2019 öğretim yılı için Türkiye Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sınavı (ÖSYM) yerleştirme sonuçlarına göre Kuzey Kıbrıs’taki üniversitelere TC uyruklu 8 bin 178 öğrenci ‘yerleşme hakkı’ kazanırken, 9 bin 623 kontenjan boş kaldı.
Eğitim Bakanlığı’nın resmi verilerine göre üniversitelere yerleşme hakkı elde eden öğrenci sayısında geçtiğimiz yıla oranla % 24.24’lük gerileme oldu. Yükseköğrenimindeki Türkiyeli öğrenci sayısında dört yıl öncesine dönüldü, 2014 yılında 8 bine yakın öğrenci gelmişti.
YENİDÜZEN’e değerlendirmede bulunan Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit, yaşanan ekonomik krizi ve ülkedeki hayat pahalılığı nedeniyle öğrenci sayılarında düşüş yaşanacağını gösterdiğini belirtti. Türkiye’de hem devlet üniversitelerinin hem de vakıf üniversitelerinin sayısı artmasının da etken olduğuna işaret eden Özyiğit, 542 bin 333 öğrencinin de tercih hakkını kullanmadığını anımsattı.

 

ÜNİVERSİTELERDE TABLO:
EN FAZLA ÖĞRENCİ YDÜ’DE, LAÜ 2'İNCİ
YDÜ: 1965 (% 25.84 düşüş)
LAÜ: 1638 (% 23.13 düşüş)
DAÜ: 1150 (% 29.09 düşüş)
UKÜ: 1068 (% 31.31 düşüş)
GAÜ: 917 (% 34.07 düşüş)
Girne Üniversitesi: 496 (% 8.31 düşüş)
Kıbrıs Sosyal Bilimler Üniversitesi: 309 (% 8.57 düşüş)
Uluslararası Final Üniversitesi: 189 (% 46.51 artış)
Kıbrıs İlim Üniversitesi: 175 (% 19.35 düşüş)
Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi: 118 (% 30.58 düşüş)
Adakent Üniversitesi: 109
Kıbrıs Amerikan Üniversitesi: 44 (% 13.72 düşüş)

 

 

12 üniversiteye göre dağılım…

Kıbrıs’ın kuzeyinde YÖK kitapçığında yer alan 12 üniversiteye TC uyruklu 8 bin 178 öğrenci ‘yerleşme hakkı’ kazanırken, 9 bin 623 kontenjan boş kaldı.
ÖSYM tarafından açıklanan sonuçlara göre ülkemizdeki üniversitelere yerleşme hakkı elde eden öğrenci sayısında YDÜ ilk sırada yer aldı.
YDÜ’ye 1965, LAÜ’ye 1638, DAÜ’ye 1150, UKÜ’ye 1068, GAÜ’ye 917, Girne Üniversitesi’ne 496, Kıbrıs Sosyal Bilimler Üniversitesi’ne 309, Uluslararası Final Üniversitesi’ne 189, Kıbrıs İlim Üniversitesi’ne 175, Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’ne 118, Adakent Üniversitesi 109, Kıbrıs Amerikan Üniversitesi’ne ise 44 öğrenci yerleşme hakkı kazandı.
Öte yandan ülkede kampüsleri bulunan ODTÜ Kalkanlı ve İstanbul Teknik Üniversitesi’ne ise toplamda 425 yerleşme hakkı elde etti. Bu iki kampus 8 bin 178 yerleşme hakkı içerisinde yer almıyor.

% 24.24 oranında düşüş

Geçen yıl ise üniversitelere TC uyruklu 10 bin 795 öğrenci ‘yerleşme hakkı’ kazanmıştı. Geçen yıla kıyasla bu yıl öğrenci sayısında toplamda % 24.24’lük gerileme yaşandı.
Buna göre; YDÜ’ye gelen öğrenci sayısında % 25.84, LAÜ’de % 23.13, DAÜ’de % 29.09, UKÜ’de % 31.31, GAÜ’de % 34.07, Girne Üniversitesi’nde % 8.31,  Kıbrıs Sosyal Bilimler Üniversitesi’nde % 8.57,  Kıbrıs İlim Üniversitesi’ne % 19.35, Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nde % 30.58, Kıbrıs Amerikan Üniversitesi’nde ise % 13.72 oranında düşüş yaşandı. Sadece Uluslararası Final Üniversitesi’nde % 46.51’lik artış söz konusu oldu.

 

SON 11 YILIN YERLEŞTİEME RAKAMLARI…
Son 11 yılda KKTC üniversitelere ‘yerleşme hakkı’ elde eden TC uyruklu öğrenci sayıları şöyle:
2007: 4.896
2008: 8.143
2009: 4.273
2010: 3.940
2011: 5.063
2012: 5.798
2013: 6.929
2014: 7.925
2015: 10.759
2016: 11.960
2017: 10.795
2018: 8.178

 

11 yıllık tabloda inişler çıkışlar

Son 11 yılda KKTC üniversitelerine yerleşen öğrenci sayılarında kimi zaman artış kimi zaman da yükselişler yaşandı. Bugüne dek ÖSYM tarafından ayrılan kontenjanlar ve yerleşme istatistik tablosuna göre; 2007 yılında 4 bin 986 kişi üniversitelerimizi tercih ederken, 2008’de bu rakam katlanarak 8 bin143 kişiye yükseldi. 2009’da ise öğrenci sayısı müthiş bir düşüş yaşarak 4 bin 273’e gerilerken, 2010 yılında sayı daha da düşerek 3 bin 940’ta kalmıştı. 2011’de ise 16 bin 395 kontenjan ayrılan üniversitelerde 11 bin 330 kontenjan boş kalmıştı. 2011’de 5 bin 63 kişi üniversitelere yerleşirken, bu rakam 2012’de 5 bin 798’e ulaşmıştı. 2013 yılında ise beklentilerin biraz üstüne çıkararak bu rakam 6 bin 929’a yükselmişti. 2014 yılına gelindiği zaman ise yerleşme hakkı 7 bin 925’e çıkarken, 2015’de bu rakam iyi bir artışla 11 bin 430’e yükselmişti. 2016’da ise az bir artışla TC’li öğrenci sayısı 11 bin 960’a çıkarken, 2017’de yine düşüş yaşanarak 10 bin 795’e gerilemişti. Bu yıl ise hayal kırıklığı yaşanan yüksek öğrenimde yerleşme hakkı kazanan öğrenci sayısı 8 bin 178’e geriledi.

Üniversitelerde üzüntü

ÖSYM sonuçlarını YENİDÜZEN’e değerlendiren üniversite yetkilileri, ortaya çıkan tablonun üzücü olduğunu vurgulayarak, sorunun ekonomik sıkıntılar ve hayat pahalılığından kaynaklandığı noktasında birleşti. Bazı yetkililer ise ülkede artış gösteren üniversite sayılarının öğrenci rakamlarında etkisi olduğuna dikkat çekti.

KKTC üniversitelerinin Türkiye’deki pek çok üniversiteden daha ucuz olmasına rağmen, uçak biletleri, ev kiraları ve hayat pahalılığı nedeniyle öğrencilerin tercih yapmadığına işaret eden yetkililer, % 50’ye yakın öğrencinin de ya yanlış tercih yaptığını ya da başka nedenlerle tercih etmediğini dile getirdi.

Üniversite yetkilileri şuanda ek kontenjan sonuçlarını beklediklerini, ek kontenjanlarla bu rakamların daha yukarıya çıkacağına umut ettiklerini vurguladı.

Bazı üniversite yetkilileri öğrenci akışı için KKTC ile TC hükümetleri arasında eğitim anlaşması yapılması gerektiğine işaret etti.

 

Bakan Özyiğit YENİDÜZEN'e yorumladı: ‘Ekonomik kriz ve pahalılık’
YENİDÜZEN’e değerlendirmede bulunan Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit, yaşanan ekonomik krizi ve ülkedeki hayat pahalılığı nedeniyle öğrenci sayılarında düşüş yaşanacağını gösterdiğini belirtti.

 

Eğitim ve Kültür Bakanı Cemal Özyiğit:
“Yerleşme hakkının ek kontenjanlarla % 50’lere çıkacağını düşünüyorum”

“Bilindiği gibi genel bir ekonomik kriz. Var. Türkiye’de hem devlet üniversitelerinin hem de vakıf üniversitelerinin sayısı artıyor. Bunu da görmezden gelmemek gerekir. Bu çerçevede elbette ülkemizdeki ekonomik krize bağlı olarak gerek toplu taşımacılık ücretlerinin yüksekliği gerekse uçak biletlerinin yüksekliği, konut veya yurt kiralarının daha çok dövize endeksli olmaları önemli. Tabi şu bilinmiyor; Kıbrıs’ta aslında yüksek öğrenim harçları son 2 yıldır TL üzerinedir. Yeni öğrenciler TL üzerinden kayıt yaptırırken, eski öğrencilere de kur sabitlemesi yapılmıştır. Bu konuda tam bir bilinçlendirme olmadı. Tabi bakıldığında geçen yılda bir önceki orana göre bir düşüş vardır. Geçen yıl da 20 bin dolayındaki kapasitenin 10 bin kursu doldu. Bu yıl 17 bin 801 kontenjandan 8 bin 178’i doldu. Buna baktığımızda Türkiye’de 1 Milyon 749 bin öğrencinin tercih hakkı vardı. Ne kadar ilginçtir ki 542 bin 333 öğrenci tercih hakkını kullanmadı. Onlar belki ki ilk haklarında bunu kullanmadılar, bu ek kontenjanlara başvuracaklar. Bunu da görmek lazım. Tabi önemli olan ekonomik genel yapıya ve ülkedeki hayat standartlarına bakıldığında bir miktar düşüş olacağı açıkça ortadaydı. Biz bu doğrultuda bir takım planlamalar yaptık. Bu planlamalar doğrultusunda önümüzdeki günlerde ek kontenjanlara bu sayının daha yukarılara çıkacağını düşünüyoruz. Şuanda 17 bin 801’in 8 bin 178’i doldu, bu oran % 46’dır, ek kontenjanlarla bunun % 50’lerde olacağını düşünüyorum. Bir önemli noktada şu; her halükarda ülkemizde öğrenci sayısı geçen yıldan fazladır. Çünkü geçen yıl 8 bine yakın öğrenci mezun oldu. Bu yıl 8 binden fazla öğrenci geliyor. Yani ülkemizden ayrılan öğrenciler ki bunların içinde Kıbrıslı öğrenciler de var. Bunların 1000 kusuru Kıbrıslıdır, her halükarda ülkemizde geçen yıl okuyan öğrencilere göre 1500’den fazla öğrenci ülkemize gelecek. Ama bizce bu yeterli değil. Biz 7 Temmuz’da yükseköğretim çalıştayı yaptık. Bu çalıştayla ülkedeki yüksek öğrenimin geleceğini kurgulamaya çalışıyoruz. Bir yandan üniversite sayımız artıyor ama kaliteyi de aynı doğrultu da artırabiliyor muyuz? Bizim temel hedefimiz bir yandan budur, bu doğrultuda adım atacağız. Özellikle maalesef Türkiye’de vakıf üniversitelerinin kurulması nedeniyle zaman zaman basında Kıbrıs’taki yaşam standartlarının pahalı olduğu yönünde bazı haberler de okuyoruz. Bir de özelikle üçüncü ülkelerden gelen öğrencilerde, daha önce kayıt kabul ve öğrenci takip sisteminin olmaması zaman zaman bazı kriminal olaylarda, bazı öğrenci statüsünde buluna  gençleri kamuoyunun bilgisine gelmesi de olumsuz bir etki yaptı diye düşünüyorum. Bu konuda da bir takım tedbirler aldık. Öğrenci Kayıt Kabul Tüzğü’nü geçirdik. Öğrenciler Eylül ayından itibaren izinlendiriliyor. Bu doğrultuda artık ülkemizde öğrencilerin de takip edileceği, bu tür olumsuz haberlerin devre dışı kalması yönünde de bir dizi tedbirler aldık. İnanıyorum ki önümüzde çok daha iyi şeyler olacak”


Doğu Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Osam:
“KKTC ile TC arasında ciddi bir eğitim anlaşması yapılması gerekir”

“Yükseköğrenimdeki gerilemenin 4 yıldır sürdüğünü defalarca söyledik. Kendi adıma şunu söyleyebilirim; ilgililere yazdığım tüm raporlarda ve basında daralmanın devam ettiğini söyledim. Daralma devam ederken de üniversite sayısındaki çoğalma ters orantılı biçimde artıyor. Bunun doğru olmadığını defalarca vurguladık. Ama bunların bir yere algılanması gerekirdi. Dolayısıyla benim herhangi bir yerde hayal kırıklığım yoktur. Beklenen olmuştur, bu daha da geriye doğru gidecek. Ne zamana kadar? Devlet Türkiye ile oturup KKTC’ye olan öğrenci akışını düzenli bir anlaşmaya soktuğu gün bu iş düzelecek. DAÜ bir dünya üniversitesidir. Diğer üniversiteler bizim kardeş üniversitelerimizdir. Biz Türkiye sıralamalarında 4’üncü ve 7’inci sıralarında bulunmaktayız. Dolayısıyla TC’nin bize en iyi olduğumuz alanlarda öğrenci gönderip bursunu ödemesi gerekir. Açık söylüyorum; ben devlet üniversitesiyim ve Türkiye’de bulunan 186 üniversite içerisinde 4’üncü ve 7’inci sıralarda yer almaktayım. Devlet politikası oluşturulmalıdır. KKTC devletinin TC devleti ile ciddi bir eğitim anlaşması yapması gerekir. Böyle dakika başı üniversite açarak değil… Rakamlar ortada, 40 tane alan üniversite vardır. Ne bekliyorduk? Ben bu sonucu çok doğal karşılıyorum, üzülmüyorum. Üniversitem kalitesinden asla ödün vermeyecektir. Dünya sıralamalarında yerimizi koruduk, 25 Eylül’de açıklanacaktır. Uluslararası çalışmalarımız gayet iyi gitmektedir. Uluslar arası çalışmalar iyi gider derken nitelikli öğrenci almak için tüm çalışmayı yaptık, yapmaya devam ediyoruz. Buraya iş gücü getirecek tip bir üniversite değiliz. Uluslar arası normlara uyacak olan öğrencinin gelmesi çok önemlidir. Dolayısıyla bu çok önemlidir. Üniversite sayısının yanlış bir şekilde arttığı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Üniversite adası demek 50 tane üniversiteye sahip olmak demek değildir. Üniversite adası demek belli başlı üniversitelerin dünya literatürüne, dünya bilimine, dünya enstitüsüne bir şey katmak demektir. Biz üniversite olarak bunları yapıyoruz. Hiç kimse bana bunları yapmadığımızı söyleyemez. Biz ticari bir üniversite değiliz. Bugün meydana gelen sıkıntıyı karşılayacak güçteyiz ama nereye kadar? Ben devletten nereye kadarın cevabını öğrenmek istiyorum. Ne zaman TC hükümeti ile oturup da ‘DAÜ bir dünya üniversitesidir, bazı fakültelerine şu kadar öğrenci gönderiyoruz, ücretleri de hesabınıza yatıyor’ cevabını duymak isterim. Eğer bahsettiğimiz kaliteli eğitimse, dünya standartlarında üretim ise adres bellidir. Bu üniversiteye gereken önemin verilmesini bekliyorum. Söylediğimiz doğrultuda adımlar atılsın. TC ile KKTC arasında anlaşmalar vardır. Bu anlaşmalara bir paragraf daha ilave edilebilir”


Yakın Doğu Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkan Yardımcısı Doç Dr. Murat Tüzünkan:
“YDÜ olarak, en fazla tercih edilen üniversite konumundayız”

“Kıbrıs genelinde olduğu gibi öğrenci sayısında % 25 civarında düşüş söz konusudur. Biz en fazla öğrenci alan üniversite olmamıza rağmen bizim de bir önceki yıla göre % 25 oranında azaldı ve 1965 sayısına geldi. Girne Üniversitesi de geçen yıl 541 öğrenci almıştı, bu yıl 495’e düştü. Yüzdelik olarak en az düşüş Girne Üniversitesi’nde bulunuyor. Görülen o ki bu yıl ki tercihlerde, hem ülkenin içerisinde bulunduğu ekonomik durum nedeniyle insanların alım gücünün düşmesi ciddi bir belirleyici oldu. Hem de sınav sisteminin değişmesiyle birlikte birçok belirsizliğin ortaya çıkmasıyla birlikte, bu belirsizlik nedeniyle de 542 bin civarında tercih yapma hakkı olup da tercih yapmayan aday söz konusudur. Bununla birlikte tercih yapıp da bir yere yerleşemeyen 390 bin civarında da bir aday var. Yaklaşık 1 milyon yani % 50 civarında bir aday da tercihte bulunmadı. Bunlar ya yanlış tercihten ya da başka nedenlerden dolay tercih yapmadı ve bir üniversiteye yerleştirilemedi. Bütün bunları topladığımız zaman da bu düşüş ciddi bir şekilde ülkemizdeki tüm üniversiteleri etkilemiş durumdadır. Bu tabi ki sadece ülkemizdeki üniversiteleri değil Türkiye’deki devlet ve vakıf üniversitelerinin de yaklaşık % 25 civarında düşüşle karşı karşıya kaldı. YDÜ olarak biz 1965 ile Kıbrıs’taki üniversiteler arasında en fazla öğrenci tarafından tercih edilen üniversite konumundayız”


Girne Amerikan Üniversitesi (GAÜ) Rektörü Prof. Dr. Kutsal Öztürk:
“Dövizden kaynaklı sıkıntılar ve pahalılık öne çıkıyor”

“Sonuçlara baktığımız zaman 17 bin kontenjana karşılık % 60’lık bir düşüş yaşandı. Bu bizleri çok üzdü. Bunun nedenlerine baktığımızda, ilk etapta dövizden kaynaklı sıkıntıların önde ve etkili olduğunu da düşünüyoruz. Gerek ev kiralarının ciddi oranda yüksel olması, bakanlıklarda da güdeme getirdiğimiz bu durum önem arz ediyor. Artı hava yolu ile ulaşımda büyük sıkıntılar olduğu bir gerçektir. Piyasaya baktığımız zaman da gerçekten % 100’e yakın artışlar var. Kıbrıs yeni durumda çok pahalı bir ülke konumunda oluyor. Dolayısıyla bunların yansımaları ailelere yansıyor, onlar da değerlendirmek zorunda kalıyorlar. Biz mümkün olduğu kadar az parayla çocuklarımızın eğitimlerini nasıl sağlarız diye tercihler yapmak durumunda kalıyorlar. Genel olarak baktığımızda fiyatlarımız çok yüksek değil. Üniversitelerimiz Türkiye’deki üniversitelerden çok daha aşağıdadır. Böyle olmasına rağmen son durum ve pahalılık ile söylentilerin Türkiye’de çok geçerli olması ailelerin çocuklarını buraya göndermemelerinde etken olduğunu düşünüyoruz. İnşallah ek kontenjanlarla bu durumu daha düzletir bulacağımızı umut ediyoruz ve bunun için çalışıyoruz. Ama genelde üniversitelerimizin durumu istenmeyen durumdadır. Biz de dahil geçen seneye göre çok az öğrenci aldık. Bununla ilgili çalışmalarımız çok daha iyi gitti ama ona rağmen öğrencilerin tercihlerinde bir takım sıkıntılar olduğu da bir gerçek. GAÜ olarak 2600 kontenjana rağmen 917 yerleşen söz konusudur. KAÜ’de ile 187 kontenjan vardı, 44 yerleşen oldu. Ülkedeki üniversitelere genel olarak en fazla yerleşme oranı % 51’dir”

 

 

 

İlgili Haberler

Özel Haber Haberleri