Devlet Laboratuvarı yarı kapasite ile çalışıyor

Yangının üzerinden 5 yıl geçti, Devlet Laboratuvarı yeniden eski kapasitesine ulaşamadı

Uyuşturucu ve alkollü içecek analizleri, hayvansal veya tarımsal bazı ürünlerin tağşişi gibi uygulamalar halen yapılamıyor, laboratuvarın uluslararası alanda ‘akredite’ iptali ise en büyük kayıplardan biri oldu.

Devlet Laboratuvarı’ndaki yangının üzerinden yaklaşık beş yıl geçti, o günden bu yana işleyişini bir daha eskisi gibi sürdüremeyen daire, hâlâ yüzde elli kapasite ile çalışıyor, birçok analiz ve tağşiş yapılamıyor.

Tüm sıkıntıların temelinde ana bir laboratuvar binasının olmamasının yattığına değinen Daire Müdürü Doğuş Elmas, yeni bina projesinin tamamlandığını, ancak kaynak arayışı içinde olduklarını belirtti.

“Laboratuvar binası olmazsa hiçbir şey olmaz. Yangından sonra kaybımız büyük. Yanan cihazları temin etsek de koyacak yerimiz, çalıştıracak personelimiz yok. 2016 yılından bu yana var olan personel sayısının %50 azaldı. Tüm bunlar için girişim yapılmalı”

 

Fehime ALASYA


Devlet Laboratuvarı yangınının üzerinden 5 yıl geçti, sorunlar çözülemedi, pek çok analiz yapılamıyor, yeni bina için kaynak aranıyor.

2016 yılının Aralık ayında çıkan ve binanın kullanılamaz hale geldiği yangının ardından yıllardır Veteriner Dairesi’ne ait Ulusal Gıda Referans Laboratuvarı’nda hizmet veren Laboratuvar Dairesi, o tarihten bu yana hala yüzde 50 düşük kapasite ile çalışıyor.  Hem personel hem de cihaz eksikliği nedeniyle tam kapasite hizmet veremeyen dairede ülkedeki uyuşturucu ve alkollü içecek analizleri, hayvansal veya tarımsal bazı ürünlerin tağşişi gibi uygulamalar halen yapılamazken, laboratuvarın ‘akredite’ iptali de en büyük kayıplardan biri…

Tüm sıkıntıların temelinde ana bir laboratuvar binasının olmamasının yattığına değinen Daire Müdürü Doğuş Elmas,  “Laboratuvar binası olmazsa hiçbir şey olmaz.” görüşünü paylaştı.

Temin edilen cihazların kullanımına ilişkin personel alımı ve cihazların kullanımıyla ilgili eğitimlerinin uzun zaman aldığını kaydeden Elmas, “İlerisi düşünülerek erken adım atılmalı.” şeklinde konuştu.

Elmas, her şeye rağmen zor çalışma koşullarında çok büyük başarılara imza attığını da anlattı.

“Yanan cihazları temin etsek de koyacak yerimiz, çalıştıracak personelimiz yok”

2016 yılından bu yana var olan personel sayısının %50 azaldığını ifade eden Elmas, kimyager, gıda mühendisi, biyolog, odacı gibi 60 personelden 30’unun emekli olmak için hak kazandığını ifade etti.

Yanan cihazların bir kısmının temin edildiğini, bir kısmının ise konacak yer olmadığı için temin edilemediğini belirten Elmas, bulundukları noktaya dört yıl içinde 14 adet taşınabilir yapı ilave edip, çeşitli kullanım amacıyla hizmetleri arttırma gayesi içinde olduklarını kaydetti.

Elmas, çalışma koşullarının bir birinden bağımsız bu yapılarda çok zor sürdüğüne de değindi.

Performans ve analiz olarak işleyişlerinin yarı yarıya düştüğünü anlatan Elmas, “Kaybımız büyük. Yanan cihazları temin etsek de koyacak yerimiz, çalıştıracak personelimiz yok. Mevcut binada 6 bölüm var ama 2 bölüm Veteriner Dairesi ile ortak kullanılıyor. Bu da verimi ve çalışma motivesini de düşürebiliyor.” dedi.

Yeni bina için proje tamamlandı, kaynak arayışı sürüyor

Lefkoşa’da Esnaf Sitesi bölgesinde Türk Ajansı Kıbrıs (TAK) için başlatılan binanın genişletilerek Devlet Laboratuvarı’na dönüştürülmesini içeren projenin 7 bin 500 metrekare büyüklüğünde, dünya standartlarında yeni bir proje çalışması olduğunu kaydeden Elmas, geçtiğimiz ay projenin tamamlanıp vizelendiğini anlattı. Söz konusu projenin 130 Milyon TL civarı kaynağa ihtiyacı olduğunu anlatan Elmas, bunun için Türkiye’den fon istendiğini ifade etti.

Elmas “İnşallah bu kaynağa ulaşabiliriz. Kaynağa ulaşmamız durumunda projemiz hazır, hemen yapımına başlanabilir. Tüm adadaki ithalat ve ihracat, gıda olarak elimizden geçiyor, bu bağlamda önemli işlerin döndüğü bu bina projesinin bir an önce bitmesi gerekiyor. Yeter ki kaynağı bulabilelim. Çok önemli bir aşamayı geride bıraktık.” dedi.

Pandemi nedeniyle bu sürecin ötelendiğine de değinen Elmas, bundan olumsuz etkilendiklerini, sürecin bu nedenle uzadığını dile getirdi.

“Akreditemiz iptal oldu, bunu yeniden kazanmalıyız”

Yangının ardından süreç içerisindeki kayıplardan birinin de ‘akredite’ olduğuna değinen Elmas, şunları dile getirdi: “Adada ilk kez akredite olan ve yapılan tüm analizlerin uluslararası anlamda kabul ediliği bir statümüz vardı. Ne yazık ki laboratuvar yangından sonraki taşınmaların ardından bu akredite iptal oldu. Bu da bizim için çok önemli bir kayıptır. Yeni binaya geçtikten sonra bunu geri kazanabiliriz. Önemli olan yeni bir merkezde eski düzenli yapımıza ulaşmak, hizmet ağımızı genişletmek.”

“Personel şart…”

Bal, zeytinyağı, hayvansal veya tarımsal ürünlerin tağşişini yapacak cihazların halen alınmadığını belirten Elmas, “Bunalar alınsa bile koyacak yerimiz yok, personelimiz yok. Eğitimli personelimiz şu an var ama beş yıl sonra olmayacak. Cihaz alsak bile personel bulamayacağız. Bu nedenle hızlıca personel yatırımı yapmak, ileriye dönük düşünmek gerek. Bu ileriyi öngören büyük bir vizyon gerektiriyor. Aksi halde beş yıl sonra yapılan birçok analiz bile yapılmayacak, 10 yıl sonra da burası kapanacak” görüşünü paylaştı.

Uyuşturucu analizleri Eylül ayında başlıyor

Ülkedeki uyuşturucu analizlerinin Eylül ayı itibariyle başlayacağına değinen Elmas, “Bunun için de yapılan çalışmalar ve ülkede bu maddelerin tedariki çok güç. Vücut sıvısında uyuşturucu analizi için dünya standartlarında analizler başlayacak” dedi.

Alkollü içecek analizleri de yapılamıyor

Alkollü içeceklerde ethil alkol tespiti analizlerinin yıllardır yapılamadığını anlatan Elmas, herhangi bir ithalat ihracat durumunda sadece akredite belgesinin kontrol edilebildiğine değindi, ithalat ve ihracatın bu bağlamda sekteye uğradığını kaydetti.

 

Özel Haber Haberleri