3 bakanlık, 35 milyon TL ‘ek’ bütçe

Bir yanda ‘erken erken seçimle’ ilgili süreç işlerken, diğer yanda 2021 Mali Yılı Bütçesi ile ilgili komite görüşmeleri sürüyor.

Ayşe GÜLER

Ülkede bir yanda ‘erken erken seçimle’ ilgili süreç işlerken, diğer yanda 2021 Mali Yılı Bütçesi ile ilgili komite görüşmeleri sürüyor.

TC yardımlarının 2.5 milyar TL gelmesi durumunda bütçedeki açığın 760 milyon TL olacağı öngörülse de şu anda resmi kayıtlardaki mali açık 1 milyar 910 milyon TL.

Bütçede gelir-gider arasındaki uçurum farkın nasıl giderileceğine yönelik henüz çözüm üretilmezken, 8 Ocak’ta başlayan bütçe maratonunda Eğitim Bakanlığı’nda 5 Milyon TL, Tarım Bakanlığı’nda ise 25 Milyon TL bütçe artırımına gidildi.

İçişleri Bakanlığı bütçesi 5 milyon TL artırıldı.

Böylelikle şu ana kadar bütçede 3 bakanlık için toplamda 35 milyon TL’lik ek artırıma gidildi.

Buna göre; Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı bütçesi için öngörülen 356 milyon 848 bin 500 TL tutarındaki ödenek, 25 milyonluk artış  ile 381 milyon 848 bin 500 TL’ye yükseltildi.

Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı bütçesi 1 milyar 170 milyon 490 bin 400 TL olarak planlansa da komiteden 5 milyon TL artış ile 1 milyar 175 Milyon 490 bin 400 TL olarak oy çokluğu ile geçti.

İçişleri Bakanlığı için öngörülen 347 milyon 10 Bin 900 TL tutarındaki ödeneği komite 5 milyon TL artış önerisi ile 352 milyon 10 bin 900 TL’ye yükselterek onayladı.

Bu durum, bütçeye ek külfet doğurdu, bütçe açığını daha da tırmandırdı.

 

Maaş ödemelerinde sıkıntı…

Bütçe görüşmelerinin yarın tamamlanması planlanırken, tasarının Genel Kurul’dan geçip, yasallaşmaması gözleri bu ayki kamu ödemelerine çevirdi.

Maliye Bakanlığı’nın ödemeleri yapabilmesi için 100 milyon TL’lik ek kaynağa ihtiyaç duyuyor. Bütçenin henüz onaylanmaması nedeniyle de bakanlık iç borçlanma yoluna gidemiyor.

 

Ekonominin çerçevesini çizdiler

Eski Maliye Bürokratlarından Erkan Okandan, bütçenin geçmemesi nedeniyle şu anda hükümetin iç borçlanmaya gidemeyeceğini vurguladı.

Maliye Eski Bakanı Zeren Mungan ise 2021 yılı bütçesinin geçmemesi nedeniyle işlemlerin yapılabilmesi için bir önceki yılki bütçenin 12’de birinin bakanlık tarafından her ay kullanabileceğini belirtti.

Mungan, daha önceki yıllarda da buna benzer durumların yaşandığını ifade etti.

Öte yandan eski Maliye Bakanlarından Birikim Özgür de tablonun iç açıcı olmadığına dikkat çekerek, “Göstermelik bir bütçenin yasalaştırılması yerine bunun seçimden sonraya bırakılması düşünülmelidir” şeklinde konuştu.


BÜTÇE ONAYLANMADI, NE OLACAK?

Eski Maliye Bürokratlarından Erkan Okandan:

“Bütçe geçmediği için iç borçlanma yapılamaz”

Eski Maliye Bürokratlarından Erkan Okandan, bütçenin geçmemesi nedeniyle şu anda hükümetin iç borçlanmaya gidemeyeceğini vurguladı, “Bütçenin geçmemesinin sorumlusu onlardır” dedi.

Okandan, Koalisyon Hükümeti’nin nasıl bir hükümet olduğunu anlamak için kamuoyu gündemine bakmak gerektiğini de söyledi.

Bu ay bütçede 100 milyon TL açık olacağına dair bilginin Maliye değil, Ekonomi Bakanı tarafından açıklamasını ‘absürt’ bir durum olarak değerlendiren Okandan, ay sonuna kadar gelir-gider durumunun belli olmadığını, 100 milyon TL’lik bütçe açığının kapatılması için giderlerin kısılabileceğini söyledi.

Okandan, CTP Ekonomi Grubu’nun Mart 2020’de hükümetin uzun vadeli borçlanma yolunu tercih etmesi gerektiğine yönelik bilgi verdiğini de anımsattı.

1-1,5 yıllık sürede pandemi dönemi için ihtiyaç duyulacak kaynağın tespitinin yapılması yönünde hükümete çağrıda bulunduğunu hatırlatan Okandan, reel sektör, esnaf ve işini kaybedenlere, maaş ve sosyal güvenlik desteğinin tespitinin yapılmasını talep ettiklerini belirtti.

Okandan, bankalarda ciddi bir meblağın atıl durumda olduğunu ifade ederek,

bunun bir şekilde bankacılık sistemi aracılığıyla Türkiye’ye gittiğini söyledi.

Bu durumun da Türkiye’deki faiz oranlarının fazla, stopaj vergisinin düşük olmasından kaynaklandığına işaret eden Okandan, Bankalar Birliği ile bu konuda çalışma yapılabileceğinden bahsetti.

Okandan, pandeminin ortadan kalkması ile eğitim, turizm ve reel sektörün canlanacağını dile getirdi.

Bu canlanma sonrası, akaryakıt fiyatlarında her litreye 10-15 kuruş fon konulabileceğini aktaran Okandan, buradan toplanan kaynakla da borçların ödenebileceğini söyledi.

Okandan, devletin 57.5 milyon TL değerinde yaptığı son borçlanmayı yüzde 20.17 faiz oranı ile yaptığını dile getirdi.

Şu anda iç borçlanmaya gidilmesi halinde bu oranın yüzde 21-22’lere çıkabileceğini sözlerine ekleyen Okandan, gelinen noktada kamu ve özel sektörün kutuplara bölündüğünü vurguladı.

 

 

ESKİ MALİYE BAKANLARI NE DEDİ?

Maliye Eski Bakanı Zeren Mungan:

“Önceki yılki bütçenin 12’de 1’i her ay kullanılabilir”

Maliye Eski Bakanı Zeren Mungan, 2021 yılı bütçesinin geçmediğini, Maliye Bakanlığı’nın bir önceki yılki bütçenin 12’de birini her ay için kullanabileceğini belirtti.

Mungan, daha önceki yıllarda da buna benzer durumların yaşandığını ifade etti.

Siyasi karar gerektirmeyen işlemlerin Maliye Bakanlığı’nda deneyimli bürokratlar sayesinde yürütülebileceğini dile getiren Mungan, “Bakanlar Kurulu kararı gerektiren mali konularda sıkıntı yaşanabilir, icraatlar etkilenebilir” şeklinde konuştu.

Mungan, bütçenin geçirilmesi konusunda mutabakata varıldığını, komitedeki çalışmaların sürdüğünü de kaydederek, 5 günün ardından Meclis Genel Kurulu’na geleceğini söyledi.

Meclis’te yaşanan sorunlara rağmen muhalefetin bu konudaki sorumluluğunu fazlasıyla yerine getirdiğini aktaran Mungan, şöyle devam etti: Normalde Ocak ayı zor aylardan biridir. Bu sene 13.maaş ödemeleri için Türkiye’den ciddi kaynak geldi. Ocak ayında sorun yaşanmayacak.

 

Eski Maliye Bakanlarından Birikim Özgür:

“Göstermelik bütçe yasallaşmak yerine seçim sonrasına bırakılmalı”

Öte yandan eski Maliye Bakanlarından Birikim Özgür, 2021 yılı bütçesinin yüzde 25’inin T.C. yardım ve kredilerine dayandığını, buna rağmen bütçede 760 milyon TL açık oluştuğunu söyledi.

Özgür, Taşınmaz Mal Komisyonu için ayrılan 100 milyon TL kredi hariç tutulduğunda ise yerel açığın 1 milyar 810 milyon TL olduğunu belirtti.

Bu tablonun iç açıcı olmadığı vurgulayan Özgür, “Siyaseten de ekonomik olarak da kamu maliyesinin sürdürülebilirliği açısından da böylesi bir yerel açık çok ciddi bir sorun olarak algılanmalıdır” şeklinde konuştu.

 

“Bir yıllık değil, 3 yıllık program…”

Seçim döneminde hiçbir siyasi partinin bu soruna gerçek çözüm önerileri geliştiremeyeceğini kaydeden Özgür, “Geliştirse bile toplumla paylaşamaz. O nedenle göstermelik bir bütçenin yasalaştırılması yerine bunun seçimden sonraya bırakılması düşünülmelidir” şeklinde konuştu.

Özgür, seçimin ardından bir yıllık bir dönem için değil en az 3 yıllık dönemi kapsayacak şekilde ülkede hangi reformların hayata geçirileceğinin geniş katılımla uzlaşıya dayalı bir program oluşturulmasını tartışmak gerektiğini vurguladı.

 

“Türkiye iç siyasete müdahaleden vazgeçmeli”

Bu sürecin de sadece kendi irademizle yürütülemeyeceğini belirten Özgür,

Türkiye’nin iç siyasete müdahale etmekten vazgeçmesi ve ciddi bir çözüm ortağı olarak hareket etmesi gerektiğini de dile getirdi.

Ekonomik olarak sıkıntı yaşanan dönemlerde bu harcamaların kısılması yoluna da gidilemediğini ifade eden Özgür, “Ekonominin bir yarısı dış talebe dayalıysa diğer bir yarısının önemli bir kısmı ise devlet eliyle tüketimin ayakta tutulması anlayışı üzerine inşa edilmiştir” dedi.

 

Bütçeyi yorumladı

Özgür, 2021 bütçesinin 10 milyar 140 milyon TL gider, 9 milyar 380 milyon TL gelir ve 760 milyon TL genel açık, 1 milyar 810 milyon TL yerel açık öngörüsüyle hazırlandığını kaydetti.

Taslağa göre; bir önceki yıla oranla giderlerin yüzde 14.91, gelirlerin ise yüzde 13,89 arttığını ifade eden Özgür, genel bütçe açığının yüzde 29.3, yerel bütçe açığının ise yüzde 83.2 oranında yükseldiğini dile getirdi.

Özgür, bununla birlikte giderlerdeki en fazla yükselmenin yüzde 49.59 ile yedek ödenekte görüldüğünü söyledi, bu durumun, Türkiye ile henüz mali protokol imzalanmaması nedeniyle 600 milyon TL öngörülen yardımın yedek ödeneğe eklenmesinden kaynaklandığı ifade etti.

Bütçeyi yorumlayan Özgür, şunları kaydetti: “Mahalli yatırımların yer aldığı sermaye giderleri ise bir önceki yıla göre yüzde 39,8 arttı. Mal ve Hizmet Alım Giderleri yüzde 17,83, personel giderleri ve önemli ölçüde maaş ve maaş benzeri gider içeren cari transferler ise sırasıyla yüzde 14,24 ve yüzde 11,93 artırıldı.

Gelir kalemlerinin alt detayına bakıldığında bir önceki yıla göre en fazla artış yüzde 161,36 ile T.C. Kredilerinde görülüyor. Bu artışı yüzde 40,52 ile T.C. Yardımları izliyor. Toplam gelirlerin yüzde 60’ını oluşturan mahalli gelirlerdeki artış ise pandeminin etkisiyle yüzde 0,53 gibi düşük bir oranda artıyor. Diğer önemli bir mahalli gelir kalemi olan Fiyat İstikrar Fonu gelirlerinde öngörülen artış ise yüzde 10,11. Ercan Havalimanından elde edilen gelirlerin yer aldığı Özel Gelirlerde ise yine pandeminin etkisiyle yaklaşık yüzde 50 gelir kaybı öngörülüyor. Kamu bütçesinin gider tarafının ağırlıklı olarak personel giderlerinden oluşmasının harcama esnekliğini olumsuz etkilediği bilinen bir mevzu.”

Özgür, şöyle devam etti: “Diğer yandan, gelirler ise doğal olarak ekonomideki sıkıntılara daha duyarlı bir yapıdadır. Bu durum 2021 bütçesine de yansıyor. Giderlerde 2020 enflasyonu olan yüzde 15,03 ile uyumlu bir artış gözlenmekle birlikte, T.C. Yardım ve Kredileri hariç gelirlerde sadece yüzde 1,2 artış öngörülüyor. Bunun nedeni pandemi öncesinden başlayarak 2019 bütçesi itibariyle gündeme gelen yerel bütçe açığı bir yana, pandemi dönemindeki fakirleşmenin de sosyal adalet temelinde topluma yansıtılmamış olmaması…

Özgür, sözlerini şöyle tamamladı: “Siz reformları konuşmaya çalışırken başka birileri topluma eski usul vaatlerle erişebiliyorsa ve Türkiye’de buna siyaseten ve mali açıdan payanda oluyorsa, sizin bu duvarı aşmanız adeta imkânsızlaşır ve günün sonunda Kıbrıs Türk halkı içine saplandığı bataklıkta dibe doğru yol almaya devam eder” dedi.

 

Özel Haber Haberleri