'Hellim iki toplumun ortak üretimi'

Kıbrıs Türk Sanayi Odası Süt Ürünleri İmalatçıları Birliği, Kıbrıs Türk Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği ile Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği, AB Destek Ofisi önünde eylem ve basın açıklaması yaptı.

Kıbrıslı Türk üreticilerin oluşturduğu dört örgüt, hellimin tescili konusunda Avrupa Birliği (AB) tarafından oluşturulması önerilen denetim mekanizmalarının üreticilerin “adil ve etkin bir şekilde tescilden yararlanmasını engelleyeceğini, hatta tescilden mahrum bırakma riski ile karşı karşıya getireceği” gerekçesiyle eylem yaptı. 
AB Destek Ofisi önünde yapılan eylemde, Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Candan Avunduk, Kıbrıs Türk Hayvan Üreticileri Ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları ve Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Başkanı Hüseyin Kelle konuşma yaptı. 
Eylemde, AB yetkililerine; coğrafi işaret denetim sürecinde KTTO’nun etkin katılımının sağlanması, hellim coğrafi işaret tescili ile hellimin AB’ye ihracatını mümkün kılacak yasal düzenlemenin eş zamanlı yürürlüğe konulması çağrısında bulunuldu. 
Üreticilerin eyleminde ayrıca Yeşil Hat Tüzüğü (YHT) ve komisyon kararlarında belirtilen gıda güvenliği ve hijyen standartlarına ilişkin denetim yapacak uzmanların da AB tarafından atanması gerektiği kaydedildi. 
Kıbrıs Türk Sanayi Odası, Kıbrıs Türk Hayvan Üreticileri Ve Yetiştiricileri Birliği, Kıbrıs Türk Süt İmalatçıları Birliği, Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği bugün saat 12.00’de AB Destek Ofisi önünde eylem ve basın açıklaması yaptı. 

“HELLİM İHRACATINI CİDDİ ANLAMDA SEKTEYE UĞRATACAK”

Basın açıklamasını okuyan Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Candan Avunduk, Avrupa Birliği’nde devam eden hellimin coğrafi işaret tescil süreci ile ilgili Kıbrıslı Türkleri olumsuz etkileyebilecek bazı gelişmelerin söz konusu olduğunu belirtti. 
Kıbrıslı Türklerle Kıbrıslı Rumların ortak ürünü olan hellimin, AB’de coğrafi işaret tesciline yönelik iki liderin 2015 yılında, Avrupa Komisyonu Başkanı huzurunda bir ortak mutabakata vardığını anımsatan Avunduk, ancak son zamanlarda, bu mutabakata aykırı olacak şekilde Kıbrıslı Türklerin hak ve çıkarlarını dikkate almayan bazı gelişmeler yaşandığını ifade etti.  
Hellimle ilgili olarak, AB tarafından oluşturulması önerilen denetim mekanizmalarının, üreticilerin adil ve etkin bir şekilde tescilden yararlanmasını engelleyeceği, hatta tescilden mahrum bırakma riski ile karşı karşıya getireceğini söyleyen Avunduk, şöyle devam etti: 
“Kıbrıs adasında yüzyıllardır iki toplumun ortak olarak ürettiği hellimin tescili ile ilgili Avrupa Birliği’nin bu yaklaşımı, çiftçimizden hayvancımıza, imalatçımızdan ihracatçımıza, işgücümüzün yüzde 22’sinden fazlasını doğrudan olumsuz yönde etkileyecektir. Ayrıca toplam ihracatımızın yüzde 37,5’ine tekabül eden hellim ihracatımızı ciddi anlamda sekteye uğratacak ve ekonomimize büyük bir darbe vuracaktır.
Bu gelişmeler ışığında, Avrupa Birliği’ne açık çağrımız, tescil hususunda Kıbrıs’taki iki halkın ortak çıkarlarını gözetecek ve güven ortamını sağlayacak adımların atılmasıdır.”

“KIBRIS’TA GÜVEN ORTAMINI SARSACAK VE ÇÖZÜM ARAYIŞLARINA DA ZARAR VERECEK”

Avunduk, bu konuda aksi bir politika izlenmesinin, AB’nin Kıbrıs Türk toplumunun ekonomik ve sosyal kalkınmasına yönelik vizyonu ile tezat teşkil edeceği, Kıbrıs’ta güven ortamını sarsacağı ve çözüm arayışlarına da zarar vereceğini belirtti. 
“Böyle bir yaklaşım özellikle Kıbrıslı Türk üreticilerinin Avrupa Birliği’ne bakış açısını da olumsuz yönde etkileyecektir.” diyen Avunduk, AB’ye sundukları önerileri aktardı. 
Coğrafi işaret denetim sürecine KTTO’nun etkin katılımının sağlanması gerektiğine işaret eden Avunduk şunları kaydetti: 
“İki lider tarafından açıklanan 2015 ortak mutabakatı doğrultusunda atanması planlanan Bureau Veritas’ın, ülkemizde hellim tescil denetimlerini etkin bir şekilde yapabilmesi ancak ve ancak yerel bir paydaşla hukuki zeminde bir işbirliği ile mümkün olabilecektir. Aksi takdirde tescilin etkin ve adil uygulanması ve denetlenmesi mümkün olamayacak ve Kıbrıslı Türk üreticiler bundan gerektiği gibi faydalanamayacaktır.”
Avunduk, hellim coğrafi işaret tescili ile hellimin AB’ye ihracatını mümkün kılacak yasal düzenleme eş zamanlı yürürlüğe konulması gerektiğini kaydetti. 
2004 yılında Avrupa Birliği tarafından Kıbrıs Türk halkına söz verildiği halde Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün hala daha yürürlüğe girmediği gerçeği göz önüne alındığında, bahse konu yasal düzenlemenin eş zamanlı yapılmasının hayati önem taşıdığını söyleyen Avunduk, “Bu olmazsa olmazımızdır.” diye konuştu. 
Yeşil Hat Tüzüğü (YHT) ve komisyon kararlarında belirtilen gıda güvenliği ve hijyen standartlarına ilişkin denetim yapacak uzmanların AB tarafından atanması gerektiğine işaret eden Avunduk,  YHT kapsamındaki balık, patates, bal gibi ürünlerde olduğu üzere, süt ürünlerinin denetimini gerçekleştirecek uzmanların bağımsız ve tarafsız olması ve Avrupa Komisyonu tarafından atanması talebinde bulundu. 

NAİMOĞULLARI: KARAR SİYASİ VE ART NİYETLİ

Kıbrıs Türk Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları da Avrupa Birliği’ni eleştirerek, kararın “siyasi ve art niyetli olduğunu” söyledi. 
AB’nin, hellim tescilini Güney Kıbrıs’a vermeyi düşündüğünü söyleyen Naimoğulları, hellimin adanın bir ürünü olduğunu kaydetti. 
Naimoğulları, Kuzey Kıbrıs’taki üretimin ve fabrikaların AB standartlarında olduğunu vurguladı. 
AB’nin zihniyetini devam ettirmesi halinde eylemlerinin dozunu artıracakları uyarısında bulunan Naimoğulları, amaçlarının siyaset olmadığını hellim ürününe sahip çıkmaya çalıştıklarını belirtti. 

KELLE : KABUL EDİLEMEZ

Kıbrıs Türk Çiftçiler Birliği Başkanı Hüseyin Kelle de Avrupa Birliği’nin insan hakları, fırsat eşitliği gibi noktalarla çeliştiğini söyledi. 
Aynı topraklarda, aynı teknoloji kullanılarak üretim yapıldığını belirten Kelle, bu durum ortadayken Rum kesimine tescil verilmesinin “kabul edilemez” olduğunu kaydetti. 
Kelle, bu yanlıştan geri dönülmesi çağrısında bulundu. 
Konuşmaların ardından birliklerin talebini içeren metin, AB Destek Ofisi’ne iletildi. 

Haberler Haberleri