Mehmetçik’teki 67 yaşındaki Zeki Yorgancıoğlu’nun ‘darp’ olayı ile ilgili yargı süreci işlemeye başladı
Dayak yedi, rapor aldı, savcılığa suç duyurusunda bulundu ama…
O POLİS HALA GÖREVDE!
OLAY YARGIDA… Mehmetçik’te 19 yaşındaki engelli bir gence cinsel saldırı olayıyla ilgili ‘isim benzerliği’ nedeniyle gözaltına alınarak, sivil kıyafetli polis tarafından darp edilen Zeki Yorgancıoğlu, dün sabah İskele Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
POLİSE GÖREVE DEVAM EDİYOR… Öte yandan YENİDÜZEN’in edindiği bilgiye göre, Yorgancıoğlu’nu darp ettiği belirtilen polis memurunun Ziyamet Polis Karakolu’nda görevine devam ettiği, Başsavcılığın yürüttüğü soruşturma sonucuna göre karar verileceği öğrenildi.
YENİDÜZEN
Gamze PİR BAYKUR
Mehmetçik’te 19 yaşındaki engelli bir gence cinsel saldırı olayıyla ilgili ‘isim benzerliği’ nedeniyle yanlışlıkla gözaltına alınarak, sivil kıyafetli polis tarafından darp edilen Zeki Yorgancıoğlu, konuyu Savcılığa taşıdı.
Yaşadığı travmayı üzerinden atamayan Yorgancıoğlu, dün sabah İskele Savcılığı’na giderek kendisini darp eden polisle ilgili suç duyurusunda bulundu.
Yorgancıoğlu’nun suç duyurusu üzerine ise Savcılık kovuşturmasıyla Polis Denetleme Kurulu tarafından soruşturma başlatılacak.
Öte yandan Yorgancıoğlu’nu darp ettiği belirtilen polis memurunun Ziyamet Polis Karakolu’nda görevine devam ettiği, Başsavcılığın yürüttüğü soruşturma sonucuna göre karar verileceği öğrenildi.
Polis Genel Müdürlüğü içerisinde de huzursuzluğa neden olduğu belirtilen olayla ilgili gözlerin Başsavcılık araştırmasında olduğu da ifade ediliyor.
Dilekçe sundular...
Avukatı aracılığıyla yazdığı dilekçeyi İskele Savcılığına, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığına ve Polis Genel Müdürlüğüne vererek suç duyurusunda bulunan Zeki Mehmet Yorgancıoğlu’nun oğlu Ali Yorgancıoğlu yaptığı açıklamada dilekçeyi verdiklerini ve Polis Denetleme Kurulu tarafından soruşturma başlatılacağını belirtti.
Yorgancıoğlu: “Bu işin bir özürle bitmemesi lazım...”
Haksız yere tutuklanıp polis karakolunda darp edilen ve daha sonra özür dilenerek serbest bırakılan 67 yaşındaki Zeki Mehmet Yorgancıoğlu, bu işin bir özürle bitmemesi gerektiğini ve kendisini darp eden polisin ve ihmali olan kişilerin cezasını çekmesi gerektiğini söyledi. “Bir sivil polis tarafından darp edildim. Başkalarının da başına gelmesin” şeklinde konuşan Yorgancıoğlu, olayda ihmali olan herkesten şikayetçi olduğunu vurguladı.
:::
Neler yaşanmıştı?
Kamuoyunda büyük yankı uyandıran olay, 31 Temmuz tarihinde Mehmetçik köyünde yaşanmıştı.
Mehmetçik köyünde sakin 67 yaşındaki ‘Kel Mehmet’ lakaplı Zeki Yorgancıoğlu, köydeki 19 yaşındaki engelli bir gence cinsel saldırı iddiasıyla evinden alınarak Ziyamet Karakolu’na götürülmüş, kendisine hiçbir açıklama yapılmadan, ‘sivil kıyafetli’ bir polis tarafından küfür edilerek, defalarca yüzüne tokat atılmıştı.
Karakolda 1.5 saat sorgulanan ve isim karışıklığı nedeniyle suçsuz olduğu ortaya çıkan Zeki Yorgancıoğlu, hastanelik olmuştu.
:::
Yorgancıoğlu, YENİDÜZEN’e yaşananları anlamıştı:
“Bre utanmaz, bre ayarsız’ deyip yüzüme yüzüme vurdu”
Yorgancıoğlu, korku dolu anları YENİDÜZEN’e anlatarak, şöyle konuşmuştu: “Ben dün(önceki gün) saat 4’de zeytinleri sulamaya gittim. Kızım beni aradı, ‘baba polisler geldi, seni ister’ dedi. Ben de kızıma gelip beni almasını söyledim. Kızım beni aldı, eve gittiğimde 3 tane polis vardı. Bana karakola gideceğimizi söylediler. Orada hanımlar ve yaşlı kayınvalidem olduğu için bana bir şey söylemediler. Beni arabaya koydular, Ziyamet Karakolu’na götürdüler. Yolda o kadar sordum ama hiçbir şey söylemediler. Bir tanesi tanıdık polisti. Karakola gittik, beni bir odaya aldılar. Beni alan polislerden biri ‘abi bu koltuğa otur’ dedi ve arka tarafa geçti, diğer iki ikisi de karşımdaydı.
“Elleriyle tokatlardı beni, çok sert vururdu”
İki dakika sonra başka bir adam karşıma geldi. ‘Bre utanmaz, bre ayarsız’ dedi ve bir tane vurdu suratıma. Yukarı kalkmaya çalıştım ama kalkamadım, çünkü dizleri dizlerime dayalıydı.
‘Yahu suçum ne? Suçum ne, bana niye vuruyorsun’ dedim. ‘Utanman yüzünden de daha lafta söylen’ der ve vurur yüzüme. Suçum ne dedik sonra yüzüme yüzüme vururdu. Elleriyle tokatlardı beni, çok sert vururdu. Yüzümün bir tarafı hala daha ağrır. Ondan sonra aradım kımıldanayım, ‘kımıldama da kemiklerini kırarım seni burada’ dedi. 3 tane de polis seyreder ama tanımıyorum bu polisi.
“Beni, ezip elediler… Neyin özrünü dilesinler?”
‘Yahu nedir’ diye tekrar sordum, ‘5 dakika bekle de öğrenecen’ dediler. Daha sonra bu saldırıyla ilgili şikayetçiyi getirdiler. Sordular, ‘sana yapan bu mu’ diye. O da ‘yok bu değil’ dedi. Bunun üzerine dönüp bana dediler, ‘isim hatası oldu özür dileriz senden’. Neyin özrünü dilerler benden, ezdin eledin beni. Bu olay nedeniyle tansiyon çıktı 22’ye. Kalbim yerinden oynadı. Şekerim tavana çıktı. Duramadım, elim ayağım titrerdi. Onlar beni sağlık ocağına götürmelerini söylediler, ben istemedim. Beni eve getirdiler. Oğlumla beraber Mağusa Hastanesi’ne gittik, 4.5 saat hastanede yattım. Değerlerim yüksek çıktı. Mamurladıktan sonra çıktım hastaneden. Şikayetçi oluyorum. Savcılıkta gerekenleri anlatacağım.
“Şikayetçi olma, o polisi sürgün edeceğiz dediler”
“Bana vuran sivil kıyafetli polis şahıs gitti geldi önümde, özür dilemedi. Diğerleri dedi ki bana ‘senden özür diledi’. Ama ben onun özrünü duymadım. Bana bir laf söylemedi, yüzüme bakmadı. Bana şikayetçi olmamı söylediler. Bir polis bana dedi, ‘şikayetçi olma, ben sana vuran polisi sürgün edeceğim’. Biz hastaneden çıkarken doktor raporlarını almadık, bugün (dün) polis alacak dediler. Zaten ben hastaneden çıktıktan sonra polise de şikayetçi olduk”