“Olay bizim inişimiz sırasında gerçekleşti, biraz gerildik”

Kıbrıslı Türk gezgin Alp Galip, Katar’ın başkenti Doha’ya yaptığı seyahat sırasında İsrail’in şehre yaptığı saldırının yarattığı kısa süreli endişeyi YENİDÜZEN’e anlattı.

Kıbrıslı Türk gezgin Alp Galip, Katar’ın başkenti Doha’ya yaptığı seyahat sırasında İsrail’in şehre yaptığı saldırının yarattığı kısa süreli endişeyi YENİDÜZEN’e anlattı.

Gazeteci Mert Özdağ’a kentteki gözlemleri anlatan Galip saldırının Doha’ya inişleri sırasında olduğunu ifade etti.

Galip, Katar Devleti’nin resmi turizm tanıtım hesabı @visitqatar için içerik üretmek amacıyla, dünyanın önde gelen reklam ajanslarından McCann’ın davetiyle Doha’ya gitti. 9 Eylül 2025 Salı günü Larnaka’dan Katar Havayolları ile Doha’ya uçtuklarını belirten Galip, Hamad International Havalimanı’na inişin hemen ardından arkadaşlarından gelen mesajlarla şaşkınlık yaşadıklarını söyledi.

“Telefonlarımızı açar açmaz özellikle Erbay Akansoy’dan ‘iyi misiniz?’ diye mesajlar aldık. İlk önce Kıbrıs’ta mahallede yangın çıktı sandık. Sonra Erbay, İsrail’in Doha’ya saldırdığını söyledi. Haberlere baktığımızda olayın bizim inişimiz sırasında gerçekleştiğini gördük. Açıkçası biraz gerildik,” dedi.

Ancak uçağın içindeki yolcuların kısa sürede gelişmelerden haberdar olduğunu ve yüz ifadelerinin değiştiğini anlatan Galip, buna rağmen havalimanında ve şehirde olağanüstü bir durumla karşılaşmadıklarını belirtti:

“Uçaktan indiğimizde her şey normaldi. Transfer aracının şoförüne sorduk, ‘küçük bir şeydi, çözüldü’ dedi. Şehir merkezinden geçerken de olağanüstü bir hal yoktu. Otele ulaştığımızda güvenlik endişesi duymadık.”

Galip, bölgedeki gerilimin yeni olmadığını hatırlatarak, “Daha önce İran’a uçuşumuz öncesinde de büyük bir füze saldırısı olmuştu. Geçen yıl yine Katar’dayken bölge çalkantılıydı. Artık bu tür olayları bu coğrafyada biraz normal karşılamaya başladık,” ifadelerini kullandı.

İşte Alp Galip’in anlattıkları:

Katar Devleti’nin resmi turizm tanıtım hesabı olan @visitqatar için turizm içerikleri üretmek amacıyla, dünyanın prestijli reklam ajanslarından McCann’ın davetiyle Katar’a davet edildik. 9 Eylül 2025 Salı günü Larnaka’dan Katar Havayolları seferiyle Doha’ya uçuşumuz vardı.

Doha’da bulunan Hamad International Havalimanına indiğimiz anda telefonlarımızı açtık ve başta Erbay Akansoy olmak üzere birçok arkadaşımızdan “İyi misiniz?” diye mesajlar aldık. İlk anda “Kıbrıs’ta mahallede yangın çıktı” diye panikledik. Ardından Erbay’a yazdım ve bana İsrail’in Doha’ya saldırdığını söyledi. Hemen haber kanallarını açtık; olay tam da bizim inişimiz sırasında gerçekleşmişti. Doğrusu ilk anda biraz gerildik. “Şimdi ne yapacağız?” diye düşünmeye başladık.

Uçağın içinde kısa sürede herkes durumdan haberdar olmuştu, bir anda yolcuların yüz ifadeleri değişti. Ancak uçaktan çıkmaya başladığımızda her şey normal görünüyordu. Herhangi bir alarm ya da olağanüstü durum yoktu.

Bizi karşılayan transfer aracının şoförüne sorduk: “Ne oldu?” dedik. O da, “It’s a little thing, but solved” (“Küçük bir şeydi, çözüldü”) cevabını verdi. Otele giden yol şehir merkezinden geçiyordu. Merkezde hayat o kadar normal akıyordu ki, sanki böyle bir olay hiç yaşanmamış gibiydi.

Otele vardığımızda tamamen emin olduk ki en ufak bir güvenlik endişesi yoktu. Konuşulanlara göre bu, Katar’ın da bilgisi dahil olmak üzere tüm bölge ülkelerinin haberdar olduğu, Hamas’a yönelik bir suikast saldırısıydı.

Daha önce İran’a uçuşumuz öncesinde de büyük bir füze saldırısı olmuştu. Geçen yıl Katar’a geldiğimiz dönemde de bölge oldukça çalkantılıydı. Artık bu coğrafyada bu tür olayları biraz daha normal karşılamaya başladık.

Haberler Haberleri