Lezzetin adası Kıbrıs

Bu hafta diğer haftalarda olduğu gibi sizlere yaşadığımız bu güzel ada mutfağımızın lezzetlerinin arasından seçtiğimiz Abudardar pilavını ve de Turunç macununu nasıl yaptığımızı anlatacağız.

Öncelikle bizlere karşı olan ilginizden ötürü siz değerli okuyucularımıza teşekkürü bir borç biliriz. Sizlerden gelen yorumlar, yazılarımıza karşı olan ilginizden dolayı onure olmaktayız. Araştırmalarımıza ek olarak siz değerli okuyucularımızdan da aldığımız bilgiler ve istekler ışığında kendimizi her hafta daha da motive ederek sizlere en iyisini sunmaya devam edeceğiz. Bu hafta da diğer haftalarda olduğu gibi sizlere yaşadığımız bu güzel ada mutfağımızın lezzetlerinin arasından seçtiğimiz Abudardar pilavını ve de Turunç macununu nasıl yaptığımızı anlatacağız. Keyifli okumalar dileriz…

Abudardar Pilavı

Zekai Altan hocamın bir röportajından edindiğim bilgiler ışığında Abudardar pilavı hakkında edindiğim bilgileri paylaşacağım.

Yaklaşık 100 yıldır var olan abudardar pilavı, bir tür adak pilavıdır. Abudardar dedenin geçmişi hakkında kesin bir bilgi yoktur. Ancak mezarının Halep’te olduğu söylenmektedir. Abudardar pilavı, Özellikle toplum birliği üzerinde bir takım ekonomik ve buna benzeyen sıkıntılar yaşayan bunalım geçiren bireylerin manevi değerler olarak nitelendirdiğimiz bu tip adaklara başvurarak onların niyetlerinin yerine getirilmesi inancına dayanıyor. Bugün ülkemizde çok yaygın olmasa bile yine de bu adaklar yapılıyor. Bu konu hakkında; eğer sizin bir sağlık sorunu, maddiyat gibi konularında sıkıntınız varsa o sıkıntının giderilmesi için Abudardar dedeye bir adak adarsınız ve bu adakla birlikte eğer sıkıntınız geçer, dileğiniz gerçek olursa bu adağı yerine getirirsiniz. Abudardar pilavı yapılırken mevlit okunur. Pişen pilav büyük bir tabağın içine konur ve üzerine mum yakılır. Adak adayacak kişiler de duasını eder.Abudardar dedenin bir rivayeti; kadının biri çocuğunu kaybetmiş ve günlerce çocuğunu bulamıyor. Bir gece rüyasında kendisini deniz kenarında görüyor, yanına ak sakallı bir dede geliyor ve “neden ağlıyorsun?” diye soruyor. Kadın da cevaplıyor “çocuğumu kaybettim ve bulamıyorum”. Ak sakallı dede kadına “ağlama, çocuğun 3-4 güne geri gelecek” diyor. kadın da ak sakallı dedeye, “çocuğum gelirse senin için ne yapayım?” diye soruyor. Ak sakallı dede, “benim için bir mercimekli bulgur pilavı yap ve abudardar dedeye ada” diyor. Kadının çocuğu 3 gün sonra geri geliyor ve o gün kadın mercimekli bulgur pilavı yapıyor ve onu da Abudardar dedeye adıyor. Adak da bu şekilde yapılmaya başlıyor.

 Malzemeler

  • Sıvı Yağ
  • 1 adet Büyük Soğan
  • 2 Su bardağı Pirinç
  • 1 Su Bardağı Yeşil Mercimek
  • 4 Bardak Su
  • Karabiber
  • Tuz

Nasıl Yapıyorum?

Öncelikle Abudardar pilavı yapılırken mevlit okunması gerektiği için bilen birinden yardım alıp mevlit okunurken pilavımı yapıyorum.

Soğanları uzun uzun doğruyorum, eski insanlar zeytin yağı kullanır fakat zeytinyağı asidik olduğu için çiğ tüketilmesi gerekiyor. Bu yüzden ben sıvı yağ kullanıyorum.

Bir tencereye su koyup ilk önce mercimeğimi haşlamaya bırakıyorum. Mercimeğim haşlanırken bende doğradığım soğanımı güzelce kavuruyorum.

Soğanım kavrulunca içerisine pirincimi ekliyorum ve güzelce pirincimi de kavuruyorum. daha sonra haşlanan mercimeğimi süzüyorum ama suyunu dökmüyorum. Çünkü suyunu kullanacağım. Mercimeğimi de pirinç ve soğanımın üzerine ekledikten sonra mercimeğimin suyunu kullanıyorum ve 4 bardak su ekliyorum. Tabi eğer mercimeğimin suyu yetmezse endişelenmeden normal su ile tamamlıyorum. Tuzumu ve karabiberimi de damak tadıma göre ekleyip pişmesi için orta ateşte üzeri kapalı bir şekilde bırakıyorum. Suyunu çekince pişti demektir. Altını kapatıp biraz da demlenmesi için bekliyorum. Pilavım hazır olunca istersem tencereyle istersem de büyük bir tabağa aktarıp ortasına mum yakıp koyuyorum. Komşulardan dilek dilemek isteyen varsa da adağını adayıp mumlarını yaktıktan sonra 3 tur tabağın etrafında dönüyoruz. Eğer adakları olursa kendi evlerinde de Abudardar pilavı yapmaları ve benim pilavımın üzerine koydukları mumu yakmaları gerekir.

TURUNÇ MACUNU

Turunç meyvesinin kabuklarından yapılan ve yapılışı oldukça zahmetli ve çok zaman alsa da Turunç Macunu Kıbrıs kültüründe kahveden sonra misafirlere küçük çay tabaklarında ikram edilen eşsiz bir lezzettir. Kıbrıs kültürünün vazgeçilmezlerinden olan macunlar her evde kavanozlar içerisinde saklanarak, gelen misafirlere sunulmaktadır.

Malzemelerim;

  • 1 kilo toz şeker
  • 15 adet turunç
  • 3 damla limon suyu
  • Su

Hazırlama şeklim;

Turunçları yıkayıp iyice kuruluyorum. Turunçları biraz rendeleyip kabuklarını portakal soyar gibi 4’e bölerek beyaz posasını bıçakla ayıklıyorum. Kabukları yuvarlayıp iğneyle ipliğe geçiriyorum. Üzerini örtecek kadar su koyuyorum. 7 gün boyunca günde 1 kez sularını değiştiriyorum ki acılıklarından iyice arınsınlar. Bir tencerenin içerisine turunçlarımı ekleyip üzerleri geçene kadar su doldurup 5 dakika kaynatıyorum, kaynamadan sonra suyunu süzüp soğutuyorum ve bunu 3 kez tekrarlıyorum. Turunçları süzüp ipten çıkartarak derin bir tencereye üzeri geçecek kadar su ile 1 kilo şekeri koyuyorum ve kaynamaya alıyorum. Kaynamaya başladığında içerisine limon suyu ekliyorum. Ara ara kaynatarak kıvam almasını sağlıyorum. Sonrasında cam kavanozlarıma aktarıyorum. Şerbetini de turunçların üstünü geçecek kadar ekliyorum ki turunçlar hava almadan uzun süre dayanıklı olsunlar.

Haberler Haberleri