YENiDÜZEN
Kamu-Sen Yönetim Kurulu üyesi İzzet Türkmen, Halit Kızılkanat, Mehmet Yakup, Ümral Volkan, Oktan Türe, Levent Menteş Baytaroğlu, Özay Sökücü, Kamu-Sen’den istifa etti.
DEM-YAK ‘ta yaşanan 1.5 milyon TL’lik kaybın ardından, Kamu-Sen Başkanı Mehmet Özkardaş’a ait ses kayıtlarının ortaya çıkmasıyla, Kamu-Sen’de sular durulmuyor.
8 yönetim kurulu üyesi dün hem Kamu-Sen yönetim kurulundan hem de Kamu-Sen’den istifa ederek, birçok istifanın da gündeme geleceğinin sinyalini verdi.
“Önce doğrularken, sonradan inkar etme yönetimini seçmişlerdir”
İstifa eden üyeler yaptıkları açıklamada şunları ifade etti:
“Kamu-Sen Yönetim Kurulu üyesi İzzet Türkmen, Halit Kızılkanat, Mehmet Yakup, Ümral Volkan, Oktan Türe, Levent Menteş Baytaroğlu, Özay Sökücü, (Huriye Kutup sürecin başında gerçekleşen toplantıda istifasını yönetim kuruluna sunmuştur) olarak tüm topluma verdiğimiz temiz toplum, temiz sendika yönetimi sözümüzü kirli kalmak arzusu içerisinde olanların parmaklarının çokluğundan dolayı yerine getirememenin üzüntüsü ile canımızdan, ailemizden ve dostlarımızdan bile daha çok değer verdiğimiz sendikamızdan istifa etmiş bulunuyoruz.
Ancak bu istifaların başlangıç noktası aylar önce ortaya çıkan DEM-YAK’da yaşanan 1.5 milyon TL’lik kayıp (şu an yargıda olduğundan dolayı detay vermemiz doğru olmaz) paranın akıbeti ile ilgili çözüm beklerken 25 Mayıs tarihinde bu olayın kahramanı olan sendika başkanının ses kayıtlarının olduğu bir CD ortaya çıkmıştır. Bu CD içerisinde başkanın personel ile makamında birlikte olduğuna dair ve DEMYAK olayının örtbas esilmesi ile ilgili sesler bulunmaktadır. Sayın başkan ile ilgili personel S.K ilk önce bu olayı sendika yönetim kurulu üyelerinin bazılarına doğrularken, sonradan inkar etme yönetimini seçmişlerdir.”
“Tek amaç Metin Atan’ın rakipsiz bir şekilde başkanlık koltuğuna oturtulmasıdır”
“Bu olayda günler sonra başkan ve genel sekreter tarafından polise intikal ettirilmiştir, ilgili CD polise teslim edilerek sendikamız örgütlenme sekreteri İzzet Türkmen ve sendika memurumuz H.Ç’den şüphelenildiği yönünde ithamda bulunulmuştur.İlgili polis biriminin şahısları sorgulaması ve evlerinde teknik arama yaptıktan sonra bu olayla ilgileri olmadığı tespit edilmiştir.
Kaldı ki şikayeti yapan başkan önce odasına cihaz konduğunu söylemiş, sonra da aslında bu konuşmaların hiç olmadığını seslerin benzetme yolu ile montaj yapıldığını ifade etmiştir ki bu ithamları gerçekleştirecek teknoloji yaptığımız araştırmalara göre ülkemizde mümkün değildir.
Bu olayların ardından Kamu-Sen üyelerinden toplu istifa etme eğilimi içerisine girdiklerini gözlemlemiş bulunmaktayız. Bunu önleme adına istifalarımızı birkaç gün geciktirmiş ve onları bu kararlarından vazgeçirme yolları aramış olmamıza rağmen bu ortamda kalmalarının mümkün olmadığını bizlere belirtmişlerdir. Başkan ve genel sekreter tarafından yapılan büyük bir algı operasyonudur. Tek amaç Metin Atan’ın rakipsiz bir şekilde başkanlık koltuğuna oturtulmasıdır. Bu bağlamda tek rakibi olan ve yönetim kurulu içerisinde adil bir seçim yapılması durumunda kazanması en yüksek aday olan İzzet Türkmen’e asılsız karamalar yapılarak devre dışı bırakılmaya çalışılmıştır.
Tüm bu gelişmeler ışığında bazılarımızın 10 yılı aşkın bir süredir hizmet verdiğimiz Kamu-Sen Yönetim Kurulu üyeliklerimizden ve Kamu-Sen üyeliğinden bugünden itibaren istifa etmiş bulunmaktayız.
Kamu-Sen yönetiminde kalan arkadaşlarımızdan bu istifaları onaylamalarını daha sonra da vicdanları ile hesaplaşmalarını diliyoruz.
Biz 8 arkadaş vicdanımız rahat, onurlu ve dik yürüyüşümüze devam edeceğiz.
Bizleri koltuk meraklısı diye halkın önünde karalamaya çalışanlara da istifa ederek aslında onların dediği gibi koltuk sevdalısı olmadığımızı göstermiş oluyoruz fakat Kamu-Sen’de saltanat ilan edip koltuktan yıllardır kalkmayanlar ile koltuğa veliaht prens olarak birkaç güne kadar oturtulacak olan genel sekreterin de koltuk ve makam ihtirasları da ortadadır. Bizler her zaman yanlışların takipçisi doğruların destekçisi olacağız. Ancak unutmayın makamlar biter, insanlık baki kalır.”