Günsel: “Avrupa şampiyonluğu hayal değil”

“Basketbol Kadınlar Türkiye Kupası Şampiyonu Yakın Doğu Üniversitesi’nin bu başarısının birbirini  bütünleyen iki önemli yönü bulunduğu aşikardır.

Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) Mütevelli Heyeti Başkanı Doç. Dr. İrfan Suat Günsel, Basketbol Kadınlar Türkiye Kupası Şampiyonu Yakın Doğu Üniversitesi’nin başarısının, bir YDÜ takımının Avrupa şampiyonu olma azminin de artık hayal olmadığının gözler önüne serildiğini belirtti.
Günsel, KKTC’nin uluslararası arenada tutulmak istendiği darboğazların aşılmasında bilimsel başarılar yanında sanatsal ve sportif başarıların da önemine işaret etti.

İrfan Günsel’in, yaptığı yazılı açıklamanın tam metni şöyle:

“Basketbol Kadınlar Türkiye Kupası Şampiyonu Yakın Doğu Üniversitesi’nin bu başarısının birbirini  bütünleyen iki önemli yönü bulunduğu aşikardır.

Öncelikle, Türkiye’nin Avrupa ve hatta Dünya çapındaki Kadın Basketbol takımları arasında böylesine bir başarı, spor âleminde yankılanmaya devam etmektedir. Ve hemen ikincisi, Yakın doğu Üniversitesi Kadın Basketbol takımı önde olmak üzere, bir Yakın Doğu Üniversitesi takımının Avrupa Şampiyonu olma azminin artık hayal olmadığı gözler önüne serilmiştir.

PTT Kadınlar Türkiye Kupası şampiyonu olmak, sportif olan niteliği ile birlikte bilimsel-akademik, toplumsal ve uluslararası ilişkiler platforumdaki sıçramayı işaretlemektedir.

İki temel hususa mutlaka değinilmesi gerekir.

Öncelikle, bilimsel-akademik-eğitsel bir ‘dünya’ olan Üniversite’de esas olan, hiç şüphesiz bu faktörlerdir. Ancak, hemen bütün ülkelerde sanat etkinlikleri ve sportif gayret ve başarılar, Üniversitelerin moral motivasyonunu ve tanıtımını destekler ve ön plana çıkarırlar.

Ülkemiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin uluslararası arenada içerisinde tutulmak istendiği darboğazların aşılmasında bilimsel başarıların hemen yanındaki sanatsal ve sportif başarıların önemi, takdir edilir ki, büsbütün önem kazanmaktadır.

Yakın Doğu Üniversitemiz bünyesindeki bilimsel araştırmaların nitelik ve nicelikçe çok büyük ve önemli eserlere dönüştüğü bu yıllarda, ve özellikle doruklaştığı son akademik yılda, bizleri ayrıca soluklandıran sportif alanda da bir Türkiye Şampiyonluğu kazanmak toplam yüksek standartlara  ulaşma azminin açık işaretidir. Gerçekten de; yönetim, teknik heyet ve eşsiz takımımız, sadece birinden soyutlanacak ve ayrı ayrı irdelenecek teknik sportif hazırlık ve mali destek ile açıklanmayacak bir bütünlük sayesinde yoluna devam etmektir. Bir Avrupa şampiyonluğu da kimseyi hayret içersinde bırakmayacaktır.

Bu anlamda Sayın Cumhurbaşkanımız Akıncı’nın, Sayın Başbakanımız Özgürgün’ün, Sayın Milli Eğitim Bakanımız Berova'nın,Türkiye Cumhuriyeti’mizin Sayın Gençlik ve Spor Bakanı Arif Çağatay Kılıç başta olmak üzere Devlet büyüklerimizin ve onlarla beraber, Basketbol Federasyonumuz ve özellikle ülkelerimizin basının gösterdiği ilgi, Sayın İncirli’nin tabiriyle “Paha biçilmez büyüklükteki başarı”yı simge düzeyine yükseltmiştir.

İkinci ve belki de en önemli temel husus, başarıların Yakın Doğu Üniversitesi’nin ülkesinde kökleşme azminin, varlık sebebi olduğunun bir kez daha ortaya konulmasına vesile olmasıdır.

Yüksek öğrenim hayatını temsil eden bütün kurumların hedefi olan ülkenin her dinamik unsuruna omuz verme görevinde, Yakın Doğu Üniversitemizin sözkonusu ‘kökleşme’ içgüdüsünün gerçekleşmesi, asla, kendi başına bir sağlamlaşma hevesi değil; Türkiye’si ile mevcut tarihi, siyasi, hukuksal birliği ve ayrılmazlığının maddî platformlarda olduğu kadar, hiç şüphesiz, manevi boyutları da hedefleyen mevcut tarihi kopmaz bağların bütünleşmesi demektir.

Bilimsel hayatta en önemli gelişimin ifadesi olacak 9 Mart 2017 tarihindeki; Sağlık, Sosyal ve Fen Bilimleri DESAM Ödülleri’nin başarılar zincirinin en önemli bir halkası olarak gündemde olması, Üniversitemizin bilimdeki nitelikli sıçramaları kadar kaydettiğimiz üzere, Türkiye’miz ile her alanda bütünleşen üst düzey tasarım ve politikasının realize edilmesi anlamını da taşıyacaktır.

Bu etkinliklere basınımızın ve bütün kitle iletişim araçlarımızın gösterdiği ilgiye özellikle teşekkür ederim.

En büyük şükran duygularımız, hiç şüphe yok ki, her zaman olduğu gibi, Halkımıza yönelmiştir ve onun kalbi ilgisiyle meydana gelmektedir.”

 

 

 

 

 

Eğitim Haberleri