Gözler kararda: 5 Ağustos!

Anayasa Mahkemesi’nde 6 saati aşkın ‘Koordinasyon Ofisi’ mesaisi…

 

Meclis’ten UBP-DP Azınlık Hükümeti’nin oyları ile tartışmalı bir şekilde geçen Yurt Dışı Koordinasyon Ofisi’ne ilişkin onay yasasının ve yasaya ek protokolün Anayasa’ya uygunluğu dün görüşüldü, gözler Anayasa Mahkemesi’nin 5 Ağustos’ta açıklayacağı karara çevrildi

Ayşe GÜLER

Anayasa Mahkemesi, dün 6 saati aşkın süre TC ve KKTC Hükümetleri tarafından imzalanan Gençlik ve Spor Bakanlığı Yurt Dışı Koordinasyon Ofisi Kurulması ve Faaliyetlerine ilişkin onay yasasının ve yasaya ek protokolün Anayasa’ya uygunluğunu görüştü, tarafları dinledi.

TDP Milletvekili Zeki Çeler ve Reddediyoruz Platformu üyelerinin de izlediği duruşmada en çok üzerinde durulan konu ise ‘egemenlik’ oldu.

Cumhurbaşkanlığı hukukçusu Avukat Gözde Uğraşın, Onay Yasası ve yasaya ek protokolün Anayasa’ya aykırı olduğunu vurgulayarak, yasada egemenliği zedeleyici maddeler ile Meclis iç tüzüğünün 40. maddesine aykırılık olduğunu belirtti.
Cumhuriyet Meclisi adına avukat Serhan Çınar söz ise anlaşma ile ilgili anayasaya aykırılık ileri sürülemeyeceğini, doğrudan veya dolaylı olarak Anayasa Mahkemesi’nde görüşülemeyeceğini savundu.

Öte yandan Başsavcılık adına Savcı İlter Koyuncuoğlu ise Cumhurbaşkanlığı tarafından Anayasa’nın 146. maddesi uyarınca Onay Yasası ve anlaşma hükümleri ile ilgili görüş talep edilemeyeceğini savundu.

Heyet, yapılan hitaplarının ardından kararı açıklamak üzere duruşmayı 5 Ağustos Cuma gününe erteledi.


-----------------------------------------------------

Cumhurbaşkanlığı hukukçusu, Avukat Gözde Uğraşın: “Protokol içerisinde aldatmaca var”

Duruşma Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik ile Yüksek Mahkeme Yargıçları Ahmet Kalkan, Mehmet Türker, Gülden Çiftçioğlu ve Tanju Öncül huzurunda görüşüldü.

Duruşmada ilk sözü alan Cumhurbaşkanlığı hukukçusu Avukat Gözde Uğraşın, onay yasasının ve yasaya ek protokolün Anayasa’ya aykırı olduğunu vurguladı.

Yasada egemenliği zedeleyici maddeler ile Meclis iç tüzüğünün 40. maddesine aykırılık olduğunu belirten Uğraşın, uluslararası anlaşmalar konusunda Anayasa Mahkemesi’ne başvurulamayacağı yönünde iddialar olduğunu ancak söz konusu yasanın henüz Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı tarafından imzalanmadığını, Resmi Gazete’de de yayınlanmadığını söyledi.

Anlaşmaya göre; Koordinasyon Ofisi’ne ‘yürütme yetkisi’ verildiğini ifade eden Uğraşın, ucu acık geniş bir takdir yetkisinin de sağlandığını dile getirdi.

“Meclis kendisinde olmayan sınırsız ölçüdeki bir yetkiyi devretti” diyen Uğraşın, protokol içerisinde aldatmaca olduğunu da öne sürdü.

“Yeni proje üretilemeyecek”

Uğraşın, Kıbrıs’ın kuzeyinin gençlik ve spor alanında yeni bir proje üretemeyeceğini, Türkiye’de gerçekleştirilen projeler arasında seçim yapacağını kaydederek, “KKTC bir başka ülkenin ihtiyaçlarına uygun görülen projeleri seçecektir. Kısıtlı olarak bu hak veriliyor, egemenlik hakkına bu durum aykırıdır. Anlaşma Anayasa’nın çizdiği sınırları çizmedi” dedi.

“Savcılık, Anayasa aykırılık konusundaki tereddüdü ortadan kaldırmadı”

Uğraşın, Meclis’te İdari ve Siyasi İşler Komitesi’nin ilk önce söz konusu anlaşmanın Anayasa’ya aykırı olup olmadığına bakarak, böyle bir durum tespit edilmesi halinde de direk olarak reddetmesi gerektiğine değindi.

Komitede anlaşma ile ilgili 2 toplantı yapıldığını ve Savcılıktan görüş alındığını söyleyen Uğraşın, Anayasa’ya aykırılık konusunda şüphelerin giderilemediğini dile getirdi.

Uğraşın, “Savcılık temsilcileri, bu anlaşmanın imzalanmadan önce görüş alınmasını gerektiğini, imzalanmasının ardından bir soru sorulması halinde içeriği hakkında bir şey söyleyemeyeceğini belirtti. Savcılık tereddüdü ortadan kaldıracak bir şey yapmadı” şeklinde konuştu.

“Dairelerin kapısına kilit vurulacak”

Anlaşma ile şu anda faaliyet gösteren Gençlik Dairesi ve Spor Dairesi gibi dairelerinin de kapısına kilit vuracağını söyleyen Uğraşın, feshedilmesi halinde dahi faaliyetlerin devam edeceğini, bu durumun Anayasa’nın 78. maddesine aykırı olduğunu dile getirdi.

Uğraşın, yasama yetkisinin ipotek altına alındığını ancak bunun kabul edilemeyeceğini belirtti.

---------------------------------------------------

Meclis adına Avukat Serhan Çınar: “Anayasa’ya aykırılık ileri sürülemez”

Uğraşın’ın mahkemeye yaptığı hitabın ardından 10 dakika ara verildi.

Aranın ardından Cumhuriyet Meclisi adına avukat Serhan Çınar söz aldı.

Çınar, anlaşma ile ilgili anayasaya aykırılık ileri sürülemeyeceğini, doğrudan veya dolaylı olarak Anayasa Mahkemesi’nde görüşülemeyeceğini savundu.

Onay Yasası’nın yürürlüğe girmediğini, bu nedenle anlaşmanın yasa hükmüne kavuşmadığını dile getiren Çınar, Anayasa Mahkemesi’ne görüş için sunulup sunulamayacağına bakılması gerektiğini dile getirdi.

Çınar, “Bu bir yasa veya Meclis kararı değildir, oluşmamış bir şeydir. Bu nedenle uluslar arası anlaşmanın Anayasa Mahkemesi’nde aykırılığı ileriye sürülemez” dedi.

Ne iç tüzük ne de anlaşmanın eğitim, spor ve gençlik alanlarındaki bir hükmüne aykırı olmadığını vurgulayan Çınar, Meclis'in yetkisinin devredilmediğini de kaydetti.

Türkiye’de onaylandı…

Çınar, yeni anlaşmanın Mart 2014'te imzalandığı, Haziran ayında da Bakanlar Kurulu tarafından onaylandığı söyledi.
Söz konusu anlaşmanın Türkiye'de Meclis'ten onaylandığı hatırlatan Çınar, uluslararası anlaşmaların onay yasası ile onaylanarak Bakanlar Kurulu veya milletvekillerinin önerisi ile Meclis'e sunulduğunu ifade etti.

Çınar, anlaşmanın Meclis'e Bakanlar Kurulu önerisi ile gelerek komitede görüşüldüğüne ve Meclis'te onaylandığına değindi.

“Egemenliğe müdahale yoktur”

Anlaşmanın genel bir anlaşma olduğunu ve gençlik ile spor alanlarında iki ülke arasındaki işbirliklerini geliştirerek programların hazırlanacağını ifade eden Çınar, Kıbrıs’ın kuzeyinin de bu durumda ‘söz sahibi’ olacağını savundu.

Çınar, “Türkiye’de yapılan bizde de beğenilen projelerin uygulanması yetki devri midir? Bu, bardağın boş tarafından bakmaktır” diye konuşarak, Kıbrıs’ın kuzeyinin Türkiye’den yardım aldığını ancak ülkede Avrupa Birliği desteği ile de yapılan projeler olduğunu, bunun ‘egemenliğin elden gittiği’ anlamına gelmediğini söyledi.

“Kuzey Kıbrıs, genç bir ülkedir. Kendi ayakları üzerinde durabilmesi için yardım alması gerekiyor. Birçok ülke AB’den yardım alıyor” şeklinde konuşan Çınar, bu durumun ‘egemenliğe müdahale’ olarak algılanamayacağını vurguladı.

“Uzmanlara diplomatik hak ve ayrıcalık verilmesi normal”

Çınar, Koordinasyon Ofisi’nde çalışacak uzmanlara diplomatik hak ve ayrıcalık verilmesinin normal olduğunu ancak bu durumun onlara ‘istediği gibi hareket etme’ olanağı sağlamadığını kaydetti.

Anlaşmanın yürürlükte kalması için belirlenen 5 yıllık sürenin de ‘makul’ olduğunu savunan Çınar, bu sürenin egemenliği kısıtlayıcı bir süre olarak algılanamayacağını ifade etti.

“Meclis iç tüzüğüne aykırı hareket edilmedi”

Meclisin iç tüzüğüne aykırı hareket edilmediğini bu yöndeki iddialara katılmadığı aktaran Çınar, yasanın geçersiz olduğu yönündeki iddiaları da doğru bulmadığını söyledi.

Protokol ile Kıbrıs’ın kuzeyinde faaliyet gösteren dairelerin görevlerinin devralındığı ve yasada değişikliğe neden olacağı’ iddiasına katılmadığını dile getiren Çınar, "yasa, tüzük anlaşma ile birlikte incelendiğinde hiçbir maddesi değişiklik içermiyor. Protokol incelendiğinde ilk bakışta anayasa aykırılık görülmüyor. Ancak kurgu yapılması halinde bu durum tespit ediliyor.

Örneğin meslektaşım yobazlık ve kuran kursları gibi bazı tehlikelerden bahsetti. Anlaşma 2 taraflıdır. Bir şeyler verin, bir şeyler alın. Uluslar arası müsabakalara katılmak için canımı yeriz. Bu egemenliğimizi devretme mi? Bu anlaşma genliğin menfaatine olan bir anlaşmadır. Kuran kursuna göndererek diyerek kurgu yapmaktır, kurgu yapacaksak uzay savaşı da çıkarabiliriz. Bu kadar korkmamak gerekir. Ülkedeki yöneticileri güvenmek gerekiyor, yanlış yapacak diye hiçbir yetkiyi vermemek yanlış olur” dedi.

“99. maddede uluslar arası anlaşmanın nasıl tartışılacağı açık…”

Meclis iç tüzüğünün 99. maddesinde uluslar ası anlaşmaların nasıl tartışılacağı ve yorumlanacağının açık olduğunu söyleyen Çınar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kurul’da ve komitede görüşüldü. Savcılık Komite’ye çağrıldı, görüş bildirdi. Anayasa aykırılık olmadığı düşüncesiyle de Onay Yasası’ndaki maddeleri tek tek oylayarak genel kurula gönderdi. Meclis’te herkes görüşünü sundu, yasa onaylandı.

Çınar, yasanın Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesine Meclis’in karar verebileceğini savunarak, bu nedenle ‘Meclis iç tüzüğüne aykırı hareket edilerek Onay Yasası’nın geçersiz olduğu’ iddiasına katılmadığını belirtti.

---------------------------------------------------

Savcı İlter Koyuncuoğlu: “146. madde altında Anayasa’ya aykırılık incelenemez”

Mahkemede son sözü Başsavcılık adına Savcı İlter Koyuncuoğlu aldı. Savcı Koyuncuoğlu, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Anayasa Mahkemesi’nden görüş istenmesi olayının 2 aşamada incelenmesi gerektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanlığı tarafından Anayasa’nın 146. maddesi uyarınca Onay Yasası ve anlaşma hükümleri ile ilgili görüş talep edip edemeyeceğine bakılması gerektiğini dile getiren Koyuncuoğlu, bu madde altında görüş talep edilemeyeceğini savundu.

Koyuncuoğlu, “Hukukçu olarak herkesin dileği başka olabilir ancak 146 madde altında Anayasa Mahkemesi tarafından anayasaya aykırılık incelenemez. Ancak Meclis üç tüzüğüne göre uygun yasallaşıp yasallaşmadığı iddiası mahkeme tarafından incelenebilir” dedi.

“Meclis iç tüzüğüne aykırılık olsa dahi…”

Meclis iç tüzüğüne aykırılık tespit edilmesi halinde bile bunun Anayasal bir konu olmadığını ifade eden Koyuncuoğlu, konunun Meclis’te fazlasıyla tartışıldığını, milletvekillerinin neyi oyladığını bilerek oy kullandığını söyledi.
Koyuncuoğlu, ihtimaller üzerinden Anayasa’ya aykırılık bulunmasının istendiğini ancak böyle bir yöntemin olmadığını vurgulayarak, ortaya açıkça aykırı bir durumun ortaya konması gerektiğine, varsayımların mahkemelerin değil siyasi iradenin olduğunu dile getirdi.

“Anayasa Mahkemesi tarafından denetlenene ülkeler var…”

Koyuncuoğlu, Türkiye’de 1961 ve 1982 anayasalarını yapan kurucu iktidarların uluslar arası anlaşmaları Anayasa Mahkemesi’nin denetimi dışında tutmayı amaçladığına değinerek, bununla birlikte uluslar arası sözleşmelerin Anayasa Mahkemesi tarafından denetlenen ülkeler olduğunu ancak bu yetkinin Anayasa’da verildiğini kaydetti.


Karar 5 Ağustos’a kaldı…

Mahkeme heyeti hitapların ardından kararı vermek üzere duruşmayı 5 Ağustos Cuma günü saat 11.00’e ertelediğini açıkladı.

Özel Haber Haberleri