“Farklı yüzleriz ama adada bir aradayız”

AKEL Yürütme Kurulu üyesi ve Yarışma Komitesi üyesi Elias Demetriou ile hem yarışmanın geçmişten bugüne sürecini hem de fotoğrafçılık ile barışın ilişkisini konuştuk.

Murat OBENLER

AKEL ve Avrupa Parlamentosu’ndaki Sol-GUE/NGL Grubu tarafından “Kıbrıs’ın Çehreleri” temasıyla bu yıl 5’ncisi gerçekleştirilen İki Toplumlu Fotoğraf Yarışması ile ilgili siyasal bilimci, AKEL Yürütme Kurulu üyesi ve Yarışma Komitesi üyesi Elias Demetriou ile hem yarışmanın geçmişten bugüne sürecini hem de fotoğrafçılık ile barışın ilişkisini konuştuk.

“Sadece takvim için fotoğraf ile başladık. Her yıl yarışmaya daha fazla katılım ve ilginin arttığını görmekten büyük mutluluk duyuyoruz”

iki Toplumlu Fotoğraf Yarışması 5 yaşını doldurdu. Neden yapılmaya başladığını, kimlerin bu işi organize ettiğini ve bugün hangi noktaya geldiği sorusu ile başlamak isterim.

Demetriou: İki Toplumlu Fotoğraf Yarışması, AKEL Yeniden Yaklaşma Bürosu ile Avrupa Parlamentosu’ndaki Sol Grup arasında sürdürülen iş birliği faaliyetleri çerçevesinde 2019 yılında başladı. Başlangıçtaki hedef, yeşil hattın her iki tarafından da Kıbrıslı fotoğrafçıların fotoğraflarından oluşan bir takvimi oluşturmaktı ve daha fazla sayıda katılımcıya fotoğraflarını gönderme fırsatını verip aralarından en iyilerini seçmeyi düşündük. İlk yarışma böyle başlatıldı. Devamında hem takvimde hem de en iyi 40 fotoğrafın yer aldığı sergide onlarca katılımla mükemmel bir görsel sonuç elde ettiğimizi gördük. Bu sonuç, yarışmanın kalıcılaşmasının yolunu açtı ve gerçekten 2019 yılından bu yana her yıl farklı bir temayla bu yarışmayı düzenliyoruz. Her yıl daha fazla katılım olduğunu ve yarışmaya olan ilginin arttığını görmekten de büyük mutluluk duyuyoruz.

“En önemli neden Yarışmanın kendine özel iki toplumlu karakteridir”

Bugün Yarışma Kıbrıs’ın her tarafından fotoğrafçıların ilgi gösterdiği prestijli bir yarışma haline geldi. Bunu nasıl başardınız?
Demetriou:Yarışmanın başarısının birçok nedenden kaynaklandığına inanıyorum, ancak en önemlisi yarışmanın kendine özel iki toplumlu karakteriyle ilgilidir. Organizasyon ve değerlendirme komitelerinden katılan yarışmacılara kadar iki toplumlu ve iki dilli bir yarışma. Ayrıca gerçek hayatta kendilerine dayatılan bölünmeye rağmen Kıbrıs’ta yaşayan insanların tümünün görüntülerinin fotoğraflara yansıtılmasının bu yarışmada hedeflenmesi de, yarışmaya katılmaya davet edilenlerde özel bir duygu ve ilgi yaratıyor.

Yarışmanın ödül töreni 15 Aralık’ta yapıldı. Bu etkinlik nasıl geçti, nasıl bir katılım oldu? Sanatseverler bu fotoğrafların sergisini dijital olarak nerede görebilir?

Demetriou: Ara Bölge’de bir kez daha başarılı bir etkinliği gerçekleştirdik ve en fazla beğeniyi toplayan 12 eser ödüllendirilirken, en iyi 40 eser de gerçekleştirilen sergide yer aldı. Etkinliğe AKEL Genel Sekreteri, AKEL Avrupa Parlamentosu Üyeleri, partilerden ve örgütlerden temsilciler, yarışmacılar ve gazetecilerin yanı sıra iki toplumun yeniden yakınlaşmasını destekleyenler ve fotoğrafçılık sanatı dostları da katıldı. Etkinlikte bu yıl da iki toplumlu özel bir sanat programı sunuldu. Fikret Demirağ'ın şiirlerinin Yunanca çevirilerinden yaptığı besteleri Yorgos Kaloyiru sahnede yorumlarken, Oya Akın şiirlerin orijinallerini okudu. En fazla beğeni toplayan on iki fotoğraf yarışma sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte medyada yayınlandı, bu fotoğrafları internette bulabilirsiniz.

“K/T ve K/R ortak bir fotoğraf sergisi ile AP'nda olmamız, Kıbrıslıların geleceğinin Avrupa ailesi içerisinde barış koşullarında ve ortak bir vatanda olması gerektiği mesajını güçlü bir şekilde verdi”

Bu etkinlik aslında Kıbrıslıların katıldığı bir yarışma ama Avrupa Parlamentosu’nda da sergilenen ve vekiller dahil birçok yabancının da izlediği bir sergi. Gerek Kıbrıs gerekse AP ayağını ne zaman ve hangi işbirlikleri ile hayata geçirdiniz? Bunun fotoğrafçılara ve Kıbrıs sorununun çözüme kavuşturulması çabalarına katkısı nedir?

Demetriou:2022 yılında ilk üç yarışmanın en iyi 12 fotoğrafının yer aldığı bir sergiyi Brüksel’de de gerçekleştirme fırsatını yakalamamız çok duygulandırıcı ve özel bir an oldu. Bu yolculuğa ilk üç yarışmada dereceye girenler de katıldı. Orada özellikle Sol Grup’ta yer alanlar olmak üzere çok sayıda Avrupa Parlamentosu üyesi de sergiyi görme fırsatı buldu. Gelecekte de benzer bir sergiyi düzenlemeyi hedefliyoruz. Kıbrıslı Rumların ve Kıbrıslı Türklerin ortak bir fotoğraf sergisi ile Avrupa Parlamentosu'nda olmamız, Kıbrıslıların geleceğinin Avrupa ailesi içerisinde barış koşullarında ve ortak bir vatanda olması gerektiği mesajını güçlü bir şekilde veriyordu. Kıbrıs'ta ve tüm dünyada barışı inşa etmeye çalışanlar açısından ilham verici bir andı.

“Yeşil hattın her iki tarafından da yılın en iyi fotoğraflarının yer alacağı sergiler ve etkinlikler yapmayı hedefliyoruz”

Bu yarışmanın ileriki yıllarda daha iyi olması için neler yapılabilir? Mesela adanın kuzeyinden siyasal partiler ve sendikalar da bu organizasyonun mutfağına davet edilebilir mi?
Demetriou: Yarışmamızı çeşitli etkinliklerimizle sürekli olarak daha fazla kişiye duyurmayı amaçlıyoruz. Yeşil hattın her iki tarafından da yılın en iyi fotoğraflarının yer alacağı sergiler ve etkinlikler yapmayı hedefliyoruz. Önümüzdeki yıllarda seçilecek olan temaların yarışmaya daha geniş katılım konusunda insanlara ilham vereceğini umuyoruz. AKEL olarak K/T sol partileri ile çok iyi bir iletişimimiz var. CTP ile kültür çalışma gruba da dahil birçok ortak çalışma grupları oluşturduk ve ortak projeler ve etkinlikler yapacağız. Bu yarışma Avrupa Parlamentosu’ndaki Sol-GUE/NGL Grubu tarafından yapılmaktadır ve AKEL de Kıbrıstan tek grubu olan partidir. O yüzden başka partilerin olmaması teknik bir meseledir ama örneğin Yıltan Taşçı gibi deneyimli K/T fotoğraf sanatçıları bizlere çok yardımcı olmuştur.Tecrübeleri sürece çok ışık tutmuştur. K/T ve K/R fotoğraf örgütlerini de bu sürece dahil ederek en geniş temsiliyetle çalışmalarımızı yaptığımızı düşünüyorum.

“Özellikle kırsal kesimde yaşayan ve giderek kaybolmaya yüz tutan geleneksel yaşam tarzını sürdüren yaşlı insanların fotoğraflarından çok etkilendiğim”

Seni en çok etkileyen fotoğraf hangisi ve neden?
Sadece bir tek fotoğrafı seçmek benim için çok zor çünkü her fotoğraf kendi hikâyesini içeriyor. Tabi ki diğerlerinden ayırdığım bazı fotoğraflar da var. Ancak bu yılki yarışmada özellikle kırsal kesimde yaşayan ve giderek kaybolmaya yüz tutan geleneksel yaşam tarzını sürdüren yaşlı insanların fotoğraflarından çok etkilendiğimi söylemeliyim. Bu insanların gözleri geçmişin acılarının ile sevinçlerinin ve aynı zamanda geleceğe dair umutların hikâyelerini yansıtıyor. Sanırım Kıbrıslıların hayatta kalan son kuşağı olan başı çemberli büyükannelerin ve dizlik giyen dedelerin yer aldığı karelerin dile getirdikleri bu yarışmayı devam ettirmeye değer olduğunu vurgulayan bir nedeni daha sunuyor.

 

Röportaj Haberleri