“Esnaflık hayatımı kurtardı”

“Esnaflık hayatımı kurtardı”

 


Levent Özdağ

Ahmet Değirmenci, Lefkoşalıların bildiği ‘Ahmet-Canev Kuaför’, yaklaşık 30 yıldır eşi ile birlikte saç, makyaj, bakım gibi alanlarla kadınların görünüşlerine hayat veren bir işletme. Ahmet Değirmenci, “12 yaşında 1 yıl makinistlik yaptım ama makinistliğin bana göre olmadığına karar verdim ve daha insanlarI güzelleştiren, insanlarla iç içe olan bir meslek tercih ettim” diyor.

• Kuaför olmak, bir insanın dış görünüşünü değiştirmek nasıl bir duygu?
• “Hayatta yaptığım en güzel şeylerden biri bu, kuaförlük. İnsanlara yeni bir enerji, yeni bir imaj yapmak bana keyif veriyor. Dolayısıyla bundan çok mutluyum. Her gün aynı hissi yaşarım.”

• Daha önce farklı bir meslekte çalıştınız?
• “ 12 yaşında 1 yıl makinistlik yaptım ama makinistliğin bana göre olmadığına karar verdim ve insanları güzelleştiren, insanlarla iç içe olan bir meslek tercih ettim. 1980’de İstanbul’da şimdi yaptığım mesleğe başladım. 1985’de Kıbrıs’a geldik. 30 senedir kuaförlük mesleğine devam ediyorum.”

“MAZARETLERİN ARKASINA SIĞINMAM”

• İşletmelerin genel olarak sorunları var, esnaflar da buna dahil, yetki sahibi olsaydınız neyi değiştirmek isterdiniz?
• “Aslında her mesleğin zorlukları var. Butiklerin, marketlerin, bunun gibi işletmelerin herkesin kendine göre sorunu var. Ama sorunlar var diye de onları mazeret göstermek mantıklı bir iş değildir. Herkes daha çok çalışarak, özveri göstererek daha başarılı olabilir. O yüzden mesleklerin bu sorunları var gibi mazeretlerin arkasına sığınma tercihim değil, daha çok çalışmak gerekiyor.”

• Sizi en çok ne mutlu eder?  İş saatinde veya özel hayatınızda…
• “İş ortamında tabii ki çalışmayı sevdiğim için yoğun günler beni çok mutlu eder. Her yönüyle işimde bir şeyler başarabilmek, insanları memnun etmek beni çok motive eder ve mutlu olurum.
• Özel günlerimde ise en büyük zevkim Fenerbahçe’nin futbol maçlarını seyretmek. Hatta en önemlisi Fenerbahçe’nin maçı 25 Ekim’de ve sevgili eşimin de doğum günü o gün, son 3 yıldır 25 Ekim’i Fenerbahçe’nin maçları ile kutluyorum. Özelde de Fenerbahçe benim için çok önemli ama tabii ki ailemle geçirdiğim saatler, günler var mutlaka.”

• Hobiniz veya ilgi duyduğunuz başla bir şey var mı?
• “Eskiden av hobim vardı. Ancak son 4-5 yıldır çevredeki av katliamlarını duyduk, sonra ben de artık bir yeşilci oldum. Tüfeğimi sardım, dolaba koydum ve av işini bıraktım.”

• 1985 geldiğiniz Kıbrıs ile şimdiki arasında ne gibi farklar var?
• “Çok şey değişti tabii ki, o yıllarda Lefkoşa’da belki de 15-20 tane kuaför vardı. Şimdi belki 150-200 tane kuaför var. Hayat şartları değişti bir de. Genel olarak Lefkoşa ilk geldiğimiz gibi değil, birçok sorunlar var. O zamanlar 100 tane araba vardı sokakta şimdi 1000 tane var.”

“YAŞAMAK İSTEDİĞİM YERDEYİM”

• Hayalinizde bir ülke var mı, nasıl bir ülkede yaşamak isterdiniz?
• “Aslında işin özü yaşamak istediğim yerdeyim. Ama sadece Kıbrıs’ın biraz daha temiz, insanların daha duyarlı ve bilinci biraz daha gelişmiş insanların yaşaması gereken bir yer olduğunu hayal ediyorum.

• İş saatinde veya özel hayatınızda en fazla nelere öfkelenilirsiniz?
• “Aslında sinirli bir adam değilim. Haksızlıkları sevmiyorum. Bütün insanların adaletli davranmasını istiyorum. Bir bankada beklerken herkesin sırasını beklemesini, sıra ile işlerini halletmelerini kısacası saygılı olunması gerek.”


• Mesleğiniz size ne kazandırdı veya neler kaybettirdi?
• “Esnaflık bana hiçbir kaybettirmedi, ben bu meslek ile hayatı öğrendim. İnsanlara nasıl davranmam gerektiğini, kazanmanın nasıl bir şey olduğunu, mücadeleyi öğrendim. Her şeyi esnaflıkla öğrendim. Hayatımı kurtaran esnaflığımdır.”

Dergiler Haberleri