“Daha ne kadar bekleyeceğiz”

20 yıllık hemşire Firdevs Gıral Bladanlı ve 16 yıllık hemşire Ülfet Kral, sorunların temelinde hemşire alımının yapılmamasının yattığını söyledi

Ödül AŞIK ÜLKER

12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü... Kanatsız melekler, hükümet edenler tarafından unutulmaktan şikayetçi. 20 yıllık hemşire Firdevs Gıral Bladanlı ve 16 yıllık hemşire Ülfet Kral, sorunların temelinde hemşire alımının yapılmamasının yattığını söyledi.

Son 10 yılda 100 civarında hemşire istihdam edildiğini belirten Bladanlı ve Kral, “Yeni bölümler açılmasına rağmen çok az sayıda hemşire alınması sağlığı sistemsizliğe sürüklemiştir” dedi.

12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü dolayısıyla YeniDüzen’in sorularını yanıtlayan KTAMS Yönetim Kurulu üyesi Hemşire Firdevs Gıral Bladanlı ve Hemşire Ülfet Kral, KTAMS’ın sağlıkta yetkili sendika olduğunu kaydederek, hükümetin son dönemde doktorların ikinci iş konusuna eğilmesi nedeniyle hemşirelerin unutulmakta olduğunu belirtti.

“Doktor ve hemşire sağlıkta ekip zinciridir. Hemşireler, hasta ve doktor arasında en önemli köprüdür, sağlık sisteminin vazgeçilmezidir” diyen 20 yıllık hemşire Firdevs Gıral Bladanlı, zorluklarına rağmen mesleklerinin çok kutsal ve güzel bir meslek olduğunu, korkulacak bir meslek olmadığını anlattı.

16 yıllık hemşire Ülfet Kral da “Lütfen hemşireliği tercih edecek olanlar bu işe uygunsa, yapabileceğine inanırsa tercih etsin. Doğumdan ölüme insanların yanında hemşireler olur. Mesleğimiz çok güzeldir ama çok sabır ve özveri ister” dedi.

Modern hemşireliğin kurucusu, dünyaca ünlü hemşire Florance Nightingale’in doğum günü olan 12 Mayıs tarihi, 1954 yılından bu yana tüm dünyada Hemşireler Günü olarak kutlanıyor.

KTAMS 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü’nde bir panel düzenleniyor. Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Erdem Beyoğlu’nun “Hemşirelerin çocuk ve ergen hastalara yaklaşımda öfke kontrolü”, Uzman Sosyolog ve Aile Danışmanı Nihal Salman’ın da “Hemşirelerin Evlilikte Yaşadığı Sorunlarla Başetme Yöntemleri” konularında konuşma yapacağı panel, 12 Mayıs Cuma saat 14:00’te Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Thalasemia Konferans Salonu’nda yer alacak.

 

Kral: “Hemşireler unutulmakta”

Soru: Sağlık sistemiyle ilgili son dönemde tartışmalar yoğunlaştı. Hemşireler bu tartışmaların neresindedir? Hemşireliğin sistem içindeki önemi nedir?

Bladanlı: Hemşirelik çok kutsal bir meslektir. Doktor tanısını koyduktan sonra, planlanan tedaviyi uygulayan iyileşmesine katkı koyan hemşiredir. Doktor ve hemşire sağlıkta ekip zinciridir. Hemşireler, hasta ve doktor arasında en önemli köprüdür, sağlık sisteminin vazgeçilmezidir.

Kral: Ancak maalesef son zamanlarda doktorların ikinci iş konusu nedeniyle hemşireler unutulmakta ve hiçbir soruna iyileştirme yapılmamaktadır.

 

10 yılda 100 hemşire istihdamı...

Soru: Son dönemde hemşireleri eleştiren haberler basında yer alıyor. Hemşireler açısından durum nedir? Mevcut sistem içinde ne gibi sorunlar yaşıyorsunuz?

Kral: Şu anda en büyük eksikliğimiz hemşire istihdamının olmamasıdır. Son 10 yılda 100 civarında hemşire alımı yapılmıştır. Yeni bölümler açılmasına rağmen çok az sayıda hemşire alınması sağlığı sistemsizliğe sürüklemiştir.

Hemşireler 14-17 saat arasında çalışıyorlar, evlerine gidemiyorlar. Avrupa’da hemşirelikte çalışma saati 8 saattir ve 8 saatten fazla çalışıldığı zaman dikkat dağınıklığı oluyor. Bizde personel eksikliği had safhada olduğu için uzun saatler çalışılmak durumunda kalınıyor. Dahiliye Servisi’nde 40 hastaya gece vardiyasında 3 hemşire kalıyor. Her hemşireye 13-15 hasta düşmektedir. Bu durumda da yatan hastalardan biri kötüleşince hemşirelerin tümü onun başına gidiyor. Örneğin hastaya bir kan takıldığı zaman hemşirenin 15 dakikada bir ateş, nabız, tansiyon gibi yaşam bulguları ölçmesi gerekir ama bazen buna fırsat bulamıyor. Sorunların temelinde aslında hemşire alımının olmaması yatıyor. Hükümetin doktorların ikinci iş konusuna eğilmesi nedeniyle hemşireler unutulmaktadır. Sağlık Bakanı’nı yaklaşık bir ay önce ziyaret ettiğimizde 100 hemşire alınacağı sözünü verdi ama alınmadı. Geçen hafta yeniden gittiğimizde 40 hemşire alınacağı söylendi. Ada genelinde 300 hemşireye ihtiyaç olduğunu tespit ettiklerini söylediler ancak 7 yıldır Yataklı Tedavi Kurumlar Teşkilat Yasası değiştirilmediği için kadro yok, kadro olmadığı için de hemşire istihdamı yapılamıyor. Sadece hemşire değil, doktor, labarant, diyetisyen, fizyoterapist de alınamıyor. Hemşire alımı konusunda birşey yapmaları gerekir. Hemşireler olarak sayımız yetersiz olduğu için robotlaşmış durumdayız, sadece doktorun verdiği orderi yapabiliyoruz. Bir hasta kötüleşince diğer hastaya bakamıyoruz. Hemşire sayısı yeterli olduğunda hemşire sadece tedavi uygulayıcı rolünü değil, taburculuk eğitimi gibi diğer görevlerini de yerine getirebilir. Hasta ile konuşamıyoruz, sadece tedavi etmeye zaman oluyor. Hastalar ve hasta yakınlarının da zaman zaman ilgisizlikten şikayetleri oluyor ancak onlar da durumu görüyor, personel eksikliğinin farkındadırlar.

Bladanlı:Bakanlığın verdiği sayı yetersizdir. Şu anda her servisin personel eksikliği vardır. Her servisin yoğunluğu ayrıdır. İhtiyacın çok iyi tespit edilmesi gerekir. Bir defada 200-300 hemşire alınsa, sistem uzun bir süre için rahatlar. Ebe sayımız da yetersizdir. Ebeler donanımlıdır, 4 yıllık eğitim alırlar, doktor gibi normal doğum yaptırma yetkisine sahiptirler.

Kral: Bu yasayla hemşireler de eğitimlerine göre sınıflandırılmalıdır. Hemşireler eskiden ortaokul sonrasında 4 yıllık eğitim alırdı, lise sonrası önlisans yapanlar, Hemşirelik Yüksek Okulu’na gidenler ve master yapanlar var. Avrupa’da uzman hemşireler eğitim verir. Bizde tüm hemşireler aynı kabul edilir. İleride bu da sıkıntı yaratacaktır, bunun düzeltilmesi gerekir.  

Ayrıca Tıbbi Sekreter de yoktur. Taşeron şirketle alınan kişiler sekreter olarak verildi. Arşiv, kayıt bölümlerine, eczaneye kalfalar taşeron şirketten alındı. Onlara bazı şeyleri öğretmek de hemşirelere düşüyor. Onların işini de bizim yapmamız gerekiyor. Yan elemanların sayıca yetersiz olması esas işimizi aksatıyor.

-----------------

Bladanlı: “Sağlık çalışanlarının ayrıcalığı olmalı”

Soru: Hemşirelerin motivasyonunu kıran başka etkenler nelerdir?

Kral: Bu meslekte belli bir yıldan sonra verimin azaldığını da kabul etmek gerekir. Bunun yanı sıra Göç Yasası’yla 2011’den sonra işe giren hemşireler 2 bin 200 TL ile işe başladılar. Bizim gibi 2011 öncesi girenler yaklaşık 2 kat maaş alıyoruz. Eskilerin motivasyonu daha yüksektir, daha huzurluyuz, hastaya daha şevkatli yaklaşıyoruz. 2.200 TL ile vardiya çalışan hemşireler tatmin olmaz, bizi de kendi içimizde birbirimize düşürür. Çoğu zaman “siz daha fazla para alıyorsunuz, siz çalışın” gibi yaklaşımlar da oluyor.

Bladanlı: Yeterli sayıda hemşire olmadığı için ek mesaiye de kalınıyor, çift nöbet durumu oluyor. Örneğin 07:00-14:00 vardiyasında olan bir hemşire 14:00-21:00 vardiyasına da kalabiliyor. 17 saat kesintisiz nöbette çalan hemşireler var. İnsan hayatı çok önemli olduğu için ek mesaiye kalmaları kaçınılmaz oluyor. Bir haftayı izinsiz tamamlamak durumunda da kalabiliyoruz. Hemşireler olarak biz de bazen yorgun olabiliriz, kendimize has sorunlarımız olabilir, öfke kontrolümüzü yitirebiliriz. Biz dinlenme şansını da yakalayıp, yeterince dinlenip yeniden nöbete gelmek istiyoruz. Dolayısıyla hasta ve hasta yakınlarıyla iletişim çok önemlidir ancak ağır çalışma koşulları nedeniyle bazen tükenmişlik sendromu yaşayabiliyoruz. Ama bilinmelidir ki ailelerimizden, çocuklarımızdan büyük fedakarlıklar göstererek uzun saatler nöbet tutuyoruz. Stres, öfke kontrolü konusunda Sağlık Bakanlığı’nın  eğitimlere daha fazla önem vermesi, seminerler düzenlenmesi gerekir. Çağdaş ülkelerdeki gibi bu yapılsa hem hizmetin kalitesi artacak, hem de zor şartlar altında, eksik kadroyla çalışan hemşirelerin daha verimli olması sağlanabilecektir.

Hemşirelerin çalışma saatleri kamu saatleriyle aynıdır. Halbuki bizim Sağlık Çalışanları Yasamız vardır. Hemşirelerin diğer kamu çalışanlarıyla aynı tutulması da motivasyonumuzu olumsuz etkiliyor. Tüm sağlık çalışanları çok ağır şartlarda, özveriyle, riskli bir iş yapmaktadır. Sağlık çalışanlarının bir ayrıcalığı olmalıdır, bu çağdaş ülkelerde de böyledir.

 

Döner Sermaye Yasası...

Soru: Döner Sermaye Yasası konusunda hemşireler olarak sizin duruşunuz nedir?

Bladanlı: Döner Sermaye Yasası tamamen kamu sağlık alanlarının özelleştirilmesine zemin hazırlıyor. Özellikle yasada murad edilen doktorların mesai saatleri içerisinde performansına göre ek ücret almasını sağlamak.Yani doktorlar ne kadar çok hasta görürlerse ya da ne kadar çok ameliyat yaparlarsa veya reçete yazarlarsa o kadar çok maaşından ayrı ek olarak döner sermayeden ücret alacaklar. Böylece kamu sağlık alanları özel hastaneler gibi paralı olacaktır. Ayrıca yasa kamu sağlık çalışanları arasında da huzursuzluk Ve adaletsizlik yaratacaktır. KTAMS  28 Nisan Cuma günü “Döner Sermaye Yasası Türkiye Deneyimleri” konulu bir panel gerçekleştirmisti. Panele konuşmacı olarak Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi üyesi Dr.Bülent Nazım Yılmaz ve İstanbul Tabip Odası Sağlık Politikaları Komisyonu üyesi Dr.Osman Öztürk katılmıştı. Panelde anlatılanlara göre, Türkiye'de bu uygulama başladıktan sonra yapılan araştırma tetkiklerin ve muayenelerin nitelik ve kalitesinin düştüğünü ve insanların birer meta olarak görüldüğünu ortaya koymuştur. Bu döner sermaye yasasına sendikamız teknik kurulda olumlu oy vermemiştir ancak oy çokluğu ile komiteden geçmiştir.

 

Bladanlı: “Sağlıkta hızlı, seri çözüm üreten sistemlerin olması gerekir”

Soru: Nakillerle ilgili de zaman zaman sıkıntılar yaşanıyor. Sağlık Çalışanları Yasası altında hazırlanması gereken Nakil Tüzüğü ne aşamadadır?

Bladanlı: Nakil Tüzüğü tamamlandı ancak henüz yürürlüğe girmedi. Bu da büyük bir problemdir. Tamamlandığı söyleniyor ancak bir türlü yürürlüğe girmedi. Nakiller belli kriterlere göre yapılacak. Torpille olamayacak çünkü torpille yapılan nakiller motivasyonu olumsuz etkiliyor. Bugüne kadarki  nakillerin torpille yapılması da sıkıntılara neden oluyor. Nakil Tüzüğü’nün onaylanması mesleki anlamda bir düzen getirecektir. Hemşirelerin nakil tüzüğü ile ilgili olarak da bizlerin büyük katkıları oldu ve önerilerimiz alındı, kriterler belirlendi. Bu tüzük yürürlüğe girince hemşirelerin nakillerinde adil bir şekilde, hakkaniyetle karar verilecek.

Bu çalışmalarla ilgili toplantılar yapılır. Toplantıya gidilir, sonuç çıkmaz, süre uzayıp gider. En azından önemli bazı başlıklara öncelik verilmesi gerekir. Sağlık çok ciddi bir çalışma alanıdır. Zamanla yarışılıyor. Daha ne kadar bekleyeceğiz, sağlık çok hızlı hareket edilmesi gereken bir sektördür. Sağlıkta hızlı, seri çözüm üreten sistemlerin olması gerekir.

Kral: Yeni bölümler açılıyor, zaten eksik kadro çalışırken, iş bilen hemşire de başka servise aktarılıyor ve sıkıntı büyüyor. Ayrıca on-call Tüzüğü de geçmemiştir ve on call ödeneği alınmamaktadır. Örneğin yoğun bakım ve acil servisteki hemşireler on call çalışır ama herhangi bir ödenek almaz. Bu konuda sürekli “bekleyin” deniyor.

-----------------

 

Kral: “Hemşirelik tecrübe işidir”

Soru: Hizmetiçi eğitimler yapılıyor mu?

Kral: Eskisi gibi değil. Eskiden hemşireler yurtdışına eğitime gönderilirdi. Bazı bölümlerin hemşireleri gidebiliyor ancak bütün servisler için durum aynı değil. Hemşirelerin branşlaşma konusunda da sorunları var. Hemşirelik tecrübe işidir. Hemşirenin servisinin değiştirilmesi branşlaşmayı engeller. Genelde kötü bir olay sonrasında o konuda eğitimler gündeme gelir ancak birşey olmadan eğitimlerin yapılması gerekir.

Bladanlı: Yeterli hemşire sayısı olması gerekir ki eğitimlere gidebilelim yoksa serviste rutin işler yürümez. Mesleki açıdan doktorların, hemşirelerin gelişmeleri yakından takip ettiğini rahatlıkla söyleyebilirim.

 

Kral: “Hastalar şikayetlerini sorumlu hemşireye iletmelidir”

Soru: Hemşirelerle ilgili performans sistemi uygulaması var mı?

Kral: Şu anda hastanemizde performans değerlendirmesi yapılmaktadır. Örneğin hemşire yanlış birşey yaptıysa bunlar sorumlu hemşire tarafından kayda geçer. Hastaya davranış, yaptığı işlemler not alınır ve performansı ona göre değerlendirilir. Hastalar şikayetlerini sorumlu hemşireye iletmelidir.

 

Bladanlı: “Bakıcılar eğitimli, donanımlı değil”

Soru: Hastane içinde bir bakıcı sektörü oluştu. Hemşireler olarak bu konuda tavrınız nedir?

Kral: Hemşireler olarak eksik kadro çalıştığımız için bazı görevlerimizi maalesef bakıcılara devretmek durumunda kaldık. Biz sadece tedaviyi yapabiliyoruz. Sorumlu hemşirelerin çoğu yeterli hemşire sayısı olsa bakıcıları servisinde istemez. Mecburen bakıcıları aramıza aldık ama bu durum mesleğimizi kötü etkiliyor.

Bladanlı: Çoğu aileler çalıştığı için, hastasının yanında birini bırakma düşüncesiyle bakıcı tutuyorlar. Bu bakıcılar eğitimli, donanımlı değildir. Biz bundan ciddi anlamda rahatsızız, servisimizde olmalarından mutlu değiliz. Yeterli sayıda hemşire ve personelin olmasıyla bu bakıcılara ihtiyaç olmayacaktır. Bazen bu hastalar yanlış bir uygulama yapabilir, tedaviyi olumsuz etkileyebilir ve bu bizim gözümüzden kaçabilir. Birşey ters giderse yine hemşire sorumlu tutulur. Zaten personel sayısındaki eksikliğe rağmen bilinmesini isteriz ki, kesinlikle hastaların yatak banyosunu, kişisel bakımlarını, cerrahi yara bakımlarını biz hemşireler veriyoruz ve bakıcılara yaptırmıyoruz.

 

Kral: “Hemşire olmayan kişiler hemşirelik yapamayacak”

Soru: Hemşireler ve Ebeler Birliği Yasası geçtiğimiz günlerde oybirliğiyle onaylandı. Bu hemşirelere ne kazandıracak?

Kral: Bu yasanın mesleğimize çok olumlu katkısı olacak. Çünkü özelde hemşire olmayan kişilerin hemşire olarak çalıştığını görüyoruz. Artık hemşire olan herkesin birliğe üye olması gerekiyor. Hemşire olmayan kişiler hemşirelik yapamayacak.

 

Soru: Tıbbi malzeme konusunda sıkıntı yaşıyor musunuz?

Bladanlı: Hasta bakımında kullanılan malzemelerde de bazı servisler sıkıntı yaşıyor. İhtiyaç olan malzemelerin düzenli ve erken şekilde temin edilmesi gerekir. Bu da performansımızı etkiliyor.

Kral: Bazı servislerde durum gayet iyidir, eksikler yoktur ama örneğin İntaniye Servisi’nde iki tansiyon aleti vardır ve biri bozuktur. 12 yataklı serviste tek tansiyon aleti var. Çocuk Servisi’nde 2 pump var ve bütün taleplerine rağmen alınmamış. Servisler arasında farklılıklar var.

 

Bladanlı: “Gençler hemşireliğe yönlendirilmiyor”

Soru: Sıkıntılara, zorluklara rağmen mesleğinizi severek yapıyorsunuz. Gençlere ne söylemek istersiniz, neden hemşire olsunlar?

Bladanlı: Bu mesleği, insanı sevmek gerekir. Bire bir insanlarla iletişimdeyiz, hastaları iyileştirip taburcu ederken hastadan veya ailesinden bir teşekkür duymak, hastanın iyileşmesi çok büyük bir mesleki tatmimdir. Liselerde yapılan kariyer günlerinde hemşirelik mesleğine çok fazla rastlamıyorum. Gençler hemşireliğe yönlendirilmiyor. Zor bir meslektir, fedakarlık ister ama güzel bir meslektir. Her mesleğin zorluğu vardır. Korkulacak bir meslek değildir.

Kral: Lütfen hemşireliği tercih edecek olanlar bu işe uygunsa, yapabileceğine inanırsa tercih etsin. Doğumdan ölüme insanların yanında hemşireler olur. Mesleğimiz çok güzeldir ama çok sabır ve özveri ister.

 

Hemşireler Günü’nde panel

KTAMS tarafından 12 Mayıs Dünya Hemşireler Günü’nde bir panel düzenleniyor.

Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Dr. Erdem Beyoğlu’nun “Hemşirelerin çocuk ve ergen hastalara yaklaşımda öfke kontrolü”, Uzman Sosyolog ve Aile Danışmanı Nihal Salman’ın da “Hemşirelerin Evlilikte Yaşadığı Sorunlarla Başetme Yöntemleri” konularında konuşma yapacağı panel, 12 Mayıs Cuma saat 14:00’te Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Thalasemia Konferans Salonu’nda yer alacak.

 

Röportaj Haberleri